Yıllardan beridir CHP denince kendi içinde hep hizipler ve hizip tartışmaları yansırdı gündeme. Son birkaç tanesinde olduğu gibi Genel başkanları bile normal seçim süreçleriyle seçilmez durumdaydı. Baykal’ın gidip Kılıçdaroğlu’nun gelmesi ardından ise Kılıçdaroğlu’nu şaibeli bir kurultay ile yenen şimdiki başkan.

CHP tam da budur. CHP şaibedir, ranttır, yolsuzluktur. Şu anda yaşananlar da tam da budur. İçerde yaşanan rant kavgası neticesinde sıkışan fay hattı sonunda patladı.

Fay hattı tabiri caizse Saraçhane’nin altından geçtiği için patlayınca doğal olarak İmamoğlu ve şürekasını içine çekti.

Aslında son dönemlerde yaşananlara bakınca hem CHP’nin kurumsal olarak hem de İmamoğlu’nun kişisel olarak böyle bir depremi beklediklerini görmek mümkün. Çünkü rant kavgasında istediğini elde edemeyenler savcıların kapılarını aşındırmaya başlamış bilgi ve belge akışını hızlandırmışlardı.

CHP ve İmamoğlu da bunun farkında olduklarından ön alma adına reaksiyon göstermeye başladılar. Cumhurbaşkanlığı adaylığı için düzenledikleri ön seçim ve bu kapsamda İmamoğlu’nun şehir şehir dolaşmaya başlaması gibi çalışmalar aslında hep bu konuda yani korktuklarının başlarına gelmesi konusunda ön alma çabalarıydı.

İmamoğlu’nun bugüne kadar çizdiği profile ve CHP içindeki ağırlığına bakınca bu operasyondan, tutuklanmasından memnuniyet duyan bir sürü CHP’linin de olduğunu iddia edebiliriz. Her şeyden ve herkesten önce bu iş en çok CHP’nin Genel başkanı Özgür Özel’e yaramıştır.

Kendisi, İmamoğlu’nun soğuk cüzdan yüklü son model telefonlarla satın aldığı delegelerin oylarıyla seçildiğinden dolayı sürekli onun gölgesinde etkisiz genel başkan olarak görüntü veriyordu.

Göreceksiniz eğer İmamoğlu aday olamayacak duruma gelirse Özgür Özel hiç çekinmeden adaylığa soyunacaktır. İmamoğlu olmazsa Özel ikinci forveti olan Mansur Yavaş’ı öne sürer diye de düşünmek mümkün. Ama o gün geldiğinde PKK’dan oy alamaz diye, Yavaş hızlıca taca atılacaktır.

Bu, CHP’nin geleneksel sporudur. Hep istemem yan cebime koy, mantığındadırlar.

Dikkat edin İmamoğlu’nun tutuklandığı bu süreçte ne CHP’liler ne de ona yakın medya mensupları olayı asla kendi mecrasında tartışmak istemiyorlar. Ortada yolsuzluk, hırsızlık, tehdit ve rüşvet ile ilgili çok ciddi iddialar varken bu konuları hiç gündeme getirmeden olayı sadece siyasi mecraya çekiyorlar. Oysa ortada çok büyük meblağda paralar dönmüş ve de bunlarla büyük menfaatler elde edilmiş durumda.

Bu konuda gerek hukuk camiasının gerekse de devlet ve hükümet çevrelerinin yetersiz kaldıklarını düşünüyorum. Halkın çoğunluğu bu operasyonların terör ve yolsuzluk operasyonları olduğu konusunda ikna olmuş değil.

Bu sürecin bundan sonra daha şeffaf ve anlaşılır bir şekilde sürdürülmesi gerekiyor. Çünkü yansıyan görüntülere ve yapılan yorumlara bakılınca süreç iktidar aleyhine işliyor gibi görünüyor. Hatta Televizyonlara çıkan İktidara yakın kişi gazetecilerin bile mahcup hatta biraz da korkak davrandıklarını da görmek mümkün.

Toplumun yaşanan sürecin siyasi değil de hukuki olduğuna, operasyonun yolsuzluk ve terör operasyonu olduğuna inanması, ikna olması gerekiyor. Aksi halde eğer süreç sadece siyasi rakibi hukuk yoluyla alt etme, hukuku silah olarak kullanma olarak anlaşılırsa bu durum ters teperek iktidarın ayağına dolanabilir.