Yer Gazze… Artık sıradan hale gelmiş olan bir katliam sonrası… Gazzeli bir Müslüman, katliamda şehid edilmiş olan Ziya isimli bir yakının mübarek naaşının başında ona, Şehid Ziya’ya sesleniyor.

Boğazı düğümlenerek… Gözleri yaşara yaşara… Şikâyet ediyor, şikâyet ediyor Ümmeti, şikâyet ediyor bizi, şikâyet ediyor devletleri ve de yöneticilerini…

Şehid Ziya aracılığıyla Ümmet’i baştan aşağı Resulullah’a şikâyet ediyor.

Ey Ziya diyor… Ey Ziya! Resulullah’a de ki; ‘Ümmet bizi yalnız bıraktı’

Şöyle sesleniyordu Şehid Ziya’nın akrabası;

‘Ey Ziya!

Resulullah’a de ki;

Yöneticiler Trump’ın kölesi oldular. İçlerinde ne Mu’tasım kaldı ne Faruk ne Ebu Bekir ne de Reşid.

Ey Ziya!

Resulullah’a haber ver!

Ordularımızda silah var ama içlerinde ne Halid ne Müsenna ne Haris ne Ka’ka ne Beyazıd ne Mutasım ne Selahaddin ne Kutuz var.

Ey Ziya!

Resulullah’a haber ver!

Alimler ne senin dinine varis oldular ne de Nübüvvet mirasına varis oldular. Ancak Sisi ve Salman’ın maaşlarına varis oldular.

Resulullah’a haber ver!

Kendileri hakkında vasiyette bulunduğun Kenane (Mısır) ordusu bizi kuşatıyor ya Resulullah. Bize yiyecek ve içecek vermiyor. Bizi Yahudilere teslim ediyorlar.

Ey Ziya!

O’na de ki; İslam ve İman kardeşlerine ihanet ettiler. Bizi kardeşlerinin kuyuya bıraktığı gibi bıraktılar.

Ey Ziya!

Kendin için hayıflanma. Çünkü sen ve senin gibiler bu toprağı mal için, sultanın maaşı için satmadılar. Biz öldürülürken ve boğazlanırken sosyal medyada övünerek paylaştıkları Amerikan vatandaşlığı için satmadı.

Ey Ziya!

De ki; O kendilerini yalnız bırakanların onlara zarar vermeyeceğini söylediğinde doğru söylemiş ve tasdik edilmiştir.

Bizi yalnız bıraktılar Ya Resulullah! Şeyhler, hareketler, davetçiler, ordular bizi yalnız bıraktılar. 2 Milyardan fazla ümmet bizi yalnız bıraktı!’

Evet, yalnız bırakıldı Gazze’nin mazlumları. Yukarıda adı geçen Şehid Ziya on binlerce şehidden sadece biri. Her gün onlarcası toprağa düşerken, canları vücutlarına aldıkları mermilerden ziyade bırakıldıkları yalnızlık yüzünden yanıyor.

Vallahi de billahi de artık aklım almıyor… İnsanlar, çocuklar Gazze’de bu asırda bu zamanda halen açlıktan ölüyor Açlıktan, susuzluktan ölüyor çocuklar…

Halen bizim devletlerimiz havanda su dövmeye devam ediyorlar.

Şehid Ziya’nın şikayetinden hiç mi korkmuyor bizi yönetenler, Şeyhler, reisler, prensler, veliahtlar, başkanlar, başbakanlar ve cumhurbaşkanları…

Haklarında her gün yüzlerce şikâyet yükseliyorken arş-ı Ala’ya. Onlar ise halen koltuklarının saltanatlarının, seçim kazanmanın, iktidarlarını korumanın peşindeler.

Tutturmuşlar bir kınama türküsü çığırıp duruyorlar bet sesleriyle. Kimi çocukların açlıktan ölmesinin kabul edilemez olduğunu söyleme cesaretinde bulunurken (!) kimisi ise çok çok önemli bir tavır takınarak uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırıyor.

Hiçbirinin aklına oradaki çocukları açlıktan, ölümden kurtarmak için doğrudan harekete geçme fikri gelmiyor. Hiçbiri o övündükleri ordularını, silahlarını, gemilerini harekete geçirmeye cesaret edemiyor.

Yalnız bıraktıkları çocuklar açlıktan gün be gün ölürken, şehid Ziya ve diğerleri onları her gün Resulullah’a şikâyet ederken bu adamlar halen kendilerini kudretli sanıyorlar. Ama Şehid Ziya’nın akrabasının da dediği gibi; “Hepsi Trump’a köle olmuşlar!”