Şu İsrail’e ne yapacağız?
Suriye özgürleşti… Yeni Suriye kuruluyor… Kudüs’e az kaldı derken, israil Suriye topraklarını da işgal etmeye devam ediyor. Müslümanlar uyumaya devam ediyor… İstanbul’da büyük bir miting gerçekleştirirken, İsrail, Suriye topraklarını işgal etmeye devam etti. Yetmedi Halep’i vurdu…
Gazze’de ateşkesi bekleyerek bir yılımızı geçirdik; ama ateşkes hiç olmadı. Hala ümidimizi kaybetmiyoruz; ama her gün masum insanlar can veriyor… Şehitlerimizle gurur duymaya ve sosyal medyada cihat etmeye devam ediyoruz…
Şimdi haram aylardan olan Recep ayına girdik, savaşı tamamen bırakacağız… Ardından Şaban ve Ramazan’a gireceğiz… Ramazan rahmet ayı, şeytanların zincire vurulduğu ay.
Geçen sene Ramazan’da israil şeytanlarına zincirleri yetmedi; ama inşallah bu sene gerçekleştireceğiz… Çocuklar ölürken, bebekler katledilirken, masum insanlar evlerinden çıkarılırken, bu soğuk kış mevsiminde sıcak yuvalarda oturarak hayatı geçirmek ne kadar zor olmalıdır…
Halimizi ve durumumuzu eleştirdiğim zaman, çok tenkit ediyorsun derler… Pozitif yaklaşıp, halimizi açıklamaya başladığım zaman, yine eleştiriyorlar… Fakat bu isral’e ne yapacağız? Bu soruya henüz bir cevap bulamadım…
Esed’e ve ABD’ye karşı savaşan gruplar neden şimdi her gün Müslüman topraklarını işgal eden israil’e karşı savaşmıyor anlamış değilim… Esed’i devirmek için 13 sene bekledik… Çok büyük bir başarı gerçekten ama 75 sene bekleyen Filistinlilerin durumu ne olacak onları ne zaman kurtaracağız?
Sloganlara gelince bizim gibi başarılı kimse yoktur ama icraata gelince çok temkinliyiz. Şu anda Suriye’de yeni bir lideri çıkarmaya uğraşıyoruz… Filistin’de her gün çok kıymetli insanlarımızı şehit veriyoruz… Filistin meselesindeki zafiyetimizi Suriye ile kapatmaya çalışmak ne kadar doğrudur bilemem; ama zaman geçiyor ve düşman gün geçtikçe cepheyi genişletiyor…
Irak, Suriye, Yemen, Lübnan ve büyük ihtimal ile Ürdün de ateş altında. israil tek başına bu ülkelere göz dikmiş durumdadır. Bu israil’e gerçekten ne yapacağız… Bu ülkeler birleşse israil’in yapacak bir şeyi kalmazdı; ama ne yapalım birlik beraberlik bize göre değil. Biz galiba bu halimizle mutluyuz…
Netanyahu da ameliyat olacakmış ve ameliyat yapacak doktorların elleri hata yapsın diye ümit ediyoruz; ama şunu bilmiyoruz, mesele Netanyahu değil, mesele biziz… Aynen biziz… Yaşananlar hepsi bizim yüzümüzden yaşanıyor… Biz çekilmişiz ve kurduğumuz dar bir dünyamızla uğraşıp duruyoruz… İsteklerimiz sadece bu dünya ile ilgili olmuş… Allah’tan korkumuz gerektiği şekilde değil çünkü gerektiği gibi, dilimizde anlattığımız gibi inanmıyoruz. İnanmış olsaydık bu şekilde davranmazdık… Bu şekilde yaşamazdık…
Batı’nın çıkardığı oyuncakların peşine takılıp gidiyoruz… Acayip bir duruma gelmişiz. Kaotik bir yaşam kurmuşuz. Ne olduğumuz belli değil… Şu israil’e ne yapacağımızı hala çözemedim… Biri çıkıp bu israil’in ne yapmak istediğini açık açık anlatsa ne kadar güzel olurdu… Bu kadar kan yetmedi mi acaba? Ne istiyor, soran var mı acaba bu canilere? Bu daha ne kadar devam edecek? Büyük resmi biri açıklasın…
Bu savaşların arkasındaki asıl amaçlar, hedefler ve istekler çok farklıdır. Bunları tam bilsek belki bir çözüm üretebilirdik… Gazze’ye selam, direnişe devam!