• DOLAR 32.472
  • EURO 34.742
  • ALTIN 2436.156
  • ...

Bir çiftliğin müstesna bir köşesinde “Bin aynalı büyük bir oda” vardı.

Bir gün köpeklerden bir köpek bu çiftliğe girdi. Kapıyı açık gördü ve bir odanın içine girdi. Dört yanı aynalı olan “Bin aynalı” odaya girdi.

Baktı ki odada bin tane köpek daha var. Çok korktu.

Köpek hemen karşı vaziyet aldı, tüylerini kabarttı. Kuyruğunu bacaklarının arasına sıkıştırdı. Ve korkutucu hırıltılar çıkararak keskin dişlerini gösterdi…

Bir de ne görsün! Bin köpeğin bini de tüylerini dikmişler, kuyruklarını da bacaklarının arasına sıkıştırıp, dehşet veren hırıltılar çıkarıyorlar ve hepsi de kesici dişlerini gösteriyorlar.

Köpek bütün diğer köpeklerin kendisine düşman olduklarını ve hemen kendisine saldırmak üzere olduklarını zannederek korktu. Saldırıya uğramadan odadan kaçtı. Çiftlikten de çıktı, uzaklaşıp gitti.

O andan itibaren o odadaki bütün köpeklerin kendisi için amansız birer düşman olduklarını düşünüyordu.

Ve bir daha ne çiftliğe ne de odaya yaklaşmadı. Çünkü orası, onun için tehlikeli düşmanlarla doluydu.

Günler sonra bir başka köpek, aynı odaya misafir oldu. O da önceki gibi bin aynalı odaya girdi.

Birlerce köpeği aniden karşısında bulunca, çok sevindi, neşesinden sağa sola hoplayıp, zıpladı, kuyruğunu sallayıp diğer köpekleri oynamaya çağırdı.

Aynadaki binlerce köpek de aynen onun gibi davrandılar. Çünkü aynadakiler onun görüntüleri idi. Çok sevindi. Neşe ve heyecan içinde kendisinin bir anda binlerce dostunun olduğunu düşündü.

Sonra bu durum üzere neşe ve sevinç içinde odadan çıktı. Çiftliğin bahçelerinde gezindi. Odaya tekrar dönmek istiyordu. Çünkü odayı dostlarıyla dolu bir mekân olarak biliyordu. (alıntı-hikâye)

Evet!

Dünya güneşin etrafında döner.

Her kes de kendi dünyasının etrafında döner.

Ayrıca herkes için bir rehber yol gösterici de vardı.

Herkesin müşterek dünyası olduğu gibi, her şahsın da kendine özel bir dünyası vardır.

Yani bir umumi(genel) dünya vardır ki, bu umumi dünyanın merkezinde güneş vardır.

Bir de özel dünya vardır ki, bu özel dünyanın merkezinde ise şahıs vardır.

Her şahsın da etrafında döndüğü ve kendine özgü bir güneşi vardır.

Bu güneşlerin de hiçbiri diğerinin aynısı değildir.

Ama hepsi kendi tapanlarınca değerlidir, kutsanırlar.

Herkesin gözü farklı bir ışığı güneş olarak görür. Bu bir gerçektir.

Güneş olarak gördüğü ışık, onun için en iyi olan ışığıdır.

Bir başkasının güneş olarak gördüğü ışık ise, kendisi için sönüktür yahut karanlıktır.

Ayrıca herkesin iyilik anlamında güneşi veya güneşleri ayrıdırlar, farklıdırlar, aynı değildirler.

Hem herkesin güneşi aynı yerden doğmaz. Kiminin güneşi Amerika’dan kiminin Batıdan kiminin bilmem hangi İT’ten doğar.

Ve aynı yerde ve aynı saatte de batmaz. Batarken de itleriyle beraber batar.

Kiminin güneşi, rehberi, taptığı it olur oda onun etrafında döner. Kutsal gördüğü itini sürekli tavaf eder.

Bazı şahısların rehberi, güneşi, yönelişi, hayali, atası hepsi it olunca kendisi de tam sahih bir it olur.

Nice it’lerle buluşmak! Pardon (kurtulmak) ümit ve temennilerimizle.