Faruk Şen'den Cem Özdemir'e Avrupa'nın devşirmeleri yine işbaşındalar

Batıda yine seferberlik var...

Bir değil, hem de birçok cephede...

Ne zaman bir İslam Ülkesine saldıracak olsalar, ne zaman Müslümanlara karşı insanlık suçlarına girişseler ve ne zaman kendi içlerinde-ülkelerinde yaşayan Müslümanların hakkına tecavüz etmek isteseler, bir işaret vermeleri yetiyor, devşirmelerini tam tekmil cepheye sürmeleri için...

Bu anlamda emirlerinin altında hemen hemen bütün Müslüman halklardan devşirdikleri şahsiyetler var. Bunların kimisi akademisyen, diplomat, siyasetçi, sanatçı ve kimisi de din adamı vesaire. Ama hepsinin ortak özelliği, kendilerine işaret verildiğinde, kendilerine tayin edilen cephedeki yerlerini almalarıdır.

Yalnız bu yazıyı okurken, Ivan Pawlow'un Köpek Deneyi'ni de hafızanızda canlandırmanızda yarar var.

Avrupalılar, devşirmeleri çok yönlü kullanırlar. Örneğin, yıllar önce Prof. Faruk Şen vardı. Almanya'nın Avrupa İslam’ı Projesinin önemli figürlerindendi. Hatta Şen, İslam'ın beş şartına nazire olarak "Avrupa İslam’ı" için de beş şart yazmıştı. Aklımda kaldığı kadarıyla bu şartların ilki, İslam şeriatını reddetmek ve ikincisi de laikliği kabul etmek idi.

Sonra ne mi oldu Şen'e?

Bir defasında kazara efendilerinin kendisine verdiği görevin dışına çıktı ve maruz kaldıkları haksız muameleler nedeniyle Türkler için, "Avrupa'nın yeni Yahudileri" deyimini kullandı. Vay sen misin bunları söyleyen? Onca hizmetine bakmadılar ve anında mamasını kestiler. O da soluğu Türkiye'de aldı...

Bugünlerde ise israil'in Gazze'de giriştiği soykırımı gölgelemek için, kendi kamuoylarına karşı Antisemitizm silahını kullanıyorlar. Fakat bütün psikolojik ve fiziki baskılarına ve engellemelerine rağmen her ülkede yüz binlerce insan sokaklara dökülebiliyor.

Öyle ki, idam fermanından daha büyük bir ceza olan "Antisemit" olarak suçlanmayı bile göze alabiliyorlar. Antisemitizm deyip geçmemek gerekiyor. Nasıl ki, israil, kurulduğu günden beri yapageldiği vahşetler için Filistinlilerin meşru savunma eylemlerini "suç" olarak tanımlıyor ve zulümlerine gerekçe yapıyorsa, Avrupa rejimleri de israil'in vahşetlerini eleştiren herkesi Antisemit olarak damgalıyor! Dediğimiz gibi, Avrupa'da Antisemit olarak damgalanmak, ölüm fermanı almaktan beterdir. Yaşarsınız, ama boynunuzda Hitler'in işlediği günahlardan dolayı aldığı mahkûmiyet kararıyla...

Avrupa hükümetleri bu vicdanları susturmanın biricik yolunun onları Antisemit olarak suçlamaktan geçtiğini düşünüyorlar. Tabii, ne tarihte ve ne de günümüzde Antisemitizmle hiç alakası olmayan Müslümanları Antisemit olarak suçlamak ve kendi kamuoylarını bu yalanlarına inandırmak zor olduğu için, hemen yedek güçlerini, yani devşirmelerini harekete geçiriyorlar.

Yukarıda dedik ya, bu devşirmelerden sürülerce var. Ne zaman ve hangi alanda Müslümanlara bir baskı yapmak istiyorlarsa, bakıyorsunuz onlar her biri bir yerden bitip papağan gibi ötüp duruyorlar.

Geçenlerde devşirmelerden politikacı Cem Özdemir dile geldi ve efendileri adına Müslümanlara ayar vermeye çalıştı...

Geçenlerde aralıklarla verdiği demeçlerde özetle, Almanya'daki İslami Grupları, Antimetimizmle suçlayacak kadar aşağılık bir seviyeye düştü. Türkiye'nin Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş için de tipik bir Yahudi Düşmanı- Antisemit dedi. Hızını alamadı ve Avrupa'daki İslam'ın ve Müslümanların nerede ve nasıl olmaları yününde de ahkâm kesti.

Demem o ki, israil Gazze'de soykırım yapıyorken, Avrupa'daki devşirmeler de seferber edilmişlerdir. Avrupa hükümetlerinin soykırımdaki suç ortaklıklarını gölgelemek ve Avrupa kamuoyunun vicdanını bastırmak için ellerine verilen Antisemitizm kılıcını sallayıp duruyorlar.

Bu öyle etkili bir silah ki, israil'in değil soykırım yaptığını söylemek, israil'in yaptığı her şeyin doğruluğundan zerre kadar bir şüpheye düşmek bile onların nezdinde Antisemitizmdir.

Ama daha şimdiden bu silahın da ellerinde patlayacağını ve sahip oldukları güçten dolayı hak ettikleri cezalara çarptırılmasalar bile, vicdanlarda çoktandır mahkûm edildiklerine şahit oluyoruz.

Sonuç olarak bu devşirmelere söyleyeceğimiz şu olabilir. İnsanlığınızı paraya, pula ve makama değişmeyin ve en azından seleflerinizden ders alın.