Bismihi Teâlâ
Eskilerin “Çocuğun eti senin, kemiği benim.”
sözü artık geride kaldı.
O köprünün altından çok sular geçti.
Bugün bilgi bol, ama bilgelik kıt.
Modern insan her şeyin uzmanı sanıyor kendini.
Söz çok, ama derinlik yok.
Emek değersiz, çaba görünmez.
Bilgi gösterişe, öğrenme sabırsızlığa dönüştü.
Sokrates bir zamanlar,
“Bir şey biliyorsam, o da hiçbir şey bilmediğimdir.” demişti.
Bugün bu sözü anlayan kaldı mı?
Bilge söz, değersizliğin gölgesinde kayboldu.
Saygı yitince, saygınlık da beraberinde gitti.
Bir zamanlar öğretmen “bilim insanı”, “ışık”, “rehber”di.
Onun hem eli öpülür, hem dua edilirdi.
Bugünse öğretmen yalnız,
yorgun, hatta kimi zaman korkak.
Ankara’da yaşanan olay keşke bir istisna olsaydı.
Ne yazık ki artık her okulda benzeri vakalar görülüyor.
Öğretmenin işi zor, hem de her geçen gün daha zor.
Veliden baskı, CİMER’den tehdit,
İdareden soruşturma, sokaktan şiddet…
Bir öğretmen, dersine artık tedirginlikle giriyor.
En küçük bir disiplin olayında bile suçlu bulunuyor.
“Çocuğumun psikolojisi bozuldu,” denilmesi yetiyor.
Nasreddin Hoca misali;
Sesini yükseltse suçlu,
Kıssa etkisiz,
Müdahale etse riskli.
Oysa eğitim, sevgiyle saygı arasındaki dengedir.
O denge bozulursa, eğitim de çöker.
Ne öğrenci kalır ortada, ne öğretmen.
Elbette şiddetin hiçbir gerekçesi olamaz.
Ne elde, ne dilde yeri vardır.
Ancak bugün yaşanan farklı bir şiddettir:
Sessizlikle, itibarsızlıkla, yalnızlıkla büyüyen bir şiddet.
Öğretmen savunmasız bırakılmıştır.
Toplumun önünde hesap verir hâle gelmiştir.
Bir zamanlar el üstünde tutulan o değer,
bugün sorgu masasında beklemektedir.
Velinin rolü de yerinden oynamıştır.
Oysa veli, öğretmenin hasmı değil, yoldaşı olmalıdır.
Evde dizginlenmeyen çocuk, okulda kural tanır mı?
Disiplin evde başlar, okulda pekişir.
Öğretmen yalnızsa, toplum da yalnızlaşır.
Öğretmen değersizleşirse, gelecek de öksüz kalır.
Unutulmamalıdır: “Bir elin nesi var, iki elin sesi var.”
Eğitim bir elin değil, iki gönlün işidir.
Öğretmeni yalnız bırakan toplum,
yarın kendi sessizliğinde boğulur.
Kalın sağlıcakla.
