Bismihi Teâla
Bahar nisanla erkenden başlasa,
Gül, Muhammedi sevdayla açsa,
Gül, gülizar simalarda vücut bulsa,
Tebessümler, mütebbesime ulaşmaz mı?
İşte Amed bu sevdanın adı olsa gerek.
Her Nisan’da Mevlid-i Nebi Etkinliği;
dostları, Resulü Emin’le buluşturduğu gibi
dava erlerinin buluşmasına da şahitlik eder.
Bu dev organizasyon her yönüyle anlamlıdır.
Kucaklayıcı, birleştirici ve kuşatıcı…
Dillerin, ırkların, coğrafyaların kardeşliği
ve dahası inanç kardeşliği var.
Sanırım dünyada böyle bir Mevlid Etkinliği yok.
7’den 70’e her yaş grubu,
avamdan havasa her kesimi görürsün.
Önemlisi makam, mevki kibri göremezsin.
Ey İslam, ne güzelsin!
Amed’in Nevruz Alanı bir kez daha yüz binleri ağırladı.
Ateşe, kora, tortuya gül kokusunu vererek akladı.
Kaside, naat ve salavatı şerifelerle gönüller zikre;
Marşlar ve tekbirlerle yumruklar bilendi.
Yeryüzü tağutlarına, öfke sesi bir kez daha yankılandı..
Akif’in dile getirdiği gibi,
‘’Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem.
...
Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum!’’
Tek değişmeyen gündemimiz Gazze.
“Direniş Peygamberi” Mevlit temasına,
en uygun hadise.
Ey halkı Müslüman olan coğrafyaların başları,
siyonizme açtığınız üsleri kapatamıyorsanız,
Muslukları kapatamıyorsanız,
Bari sınırları kapatmayın!
Açın paslı barikatları,
Milyonlarca muvahhid Aksa’yı bekler.
HAMAS Milletvekili Dr. Mervan Ebu Ras’ın;
Gür sedayla söylediklerine eğil de kulak ver;
Neydi dile getirdiği bu dört emanet:
-Bir: Gazze’nin mescitleri, çocukları, okulları ve toprağı…
-İki: Dua, mal, siyaset ve silahla Kasam Mücahitlerini desteklemek.
-Üç: Gaziler, aç ve susuz coğrafya…
-Dört: İslam toplumları, Kasam Tugayları gibi siyonistlerin boyunlarına basma dirayeti.
Son söz olarak;
Şehit Hasan el Benna’nın dediği gibi
“Yarınlar yorgun olanların değil rahatlarından vazgeçenlerindir.”
Kalın sağlıcakla…