Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Oruç tutun ki sıhhat bulasınız." Ramazan ayı, sadece aç ve susuz kalmaktan ibaret değildir. Oruç, ruhun, iradenin ve şükrün bir sınavıdır. Bedenimizi dinlendirirken, ruhumuzu da arındıran bu mübarek ay, sabrı, paylaşmayı ve şükrü en derin şekilde hissetmemizi sağlar.

Bedenin sağlığı hayatın en büyük nimetlerinden biridir. Sağlıklı olmayan bir insan tam anlamıyla Allah'a karşı kulluk vazifesini de yerine getiremez. Bu anlamda Oruç bedenimize şifa verir ruhumuza huzur kazandırır. Öyleyse neden bu bereketli ibadetten uzak duralım? Bize sağlık, huzur ve manevi bir güç sunan Ramazan'ı en güzel şekilde değerlendirelim.

Ramazan, başı rahmet, ortası bereket, sonu mağfiret olan mübarek bir zaman dilimidir. Gönüllerimizi onun manevi atmosferine açıyor, huzur dolu günlerini sabırsızlıkla karşılıyoruz.
Bu ay, sadece Müslümanlar için değil, tüm insanlık için bir rahmet ayıdır. Oruç, yalnızca bedeni aç bırakmak değil; sabrı öğrenmek, nefsimizi terbiye etmek ve vicdan muhasebesi yapmaktır. Günlük koşuşturma içinde unuttuğumuz manevi değerleri hatırlamak için Ramazan büyük bir fırsattır.

Ramazan: Yardımlaşma ve Dayanışma Ayı

Ramazan, yardımlaşma ve dayanışmanın en çok hissedildiği aydır. Paylaşmak, ihtiyaç sahiplerine el uzatmak, yetimleri gözetmek, fakirin halinden anlamak bu ayın en güzel hasletlerindendir. Aynı zamanda bilinçli harcama alışkanlığı kazandırır, israfı önlemeyi öğretir. Ancak bu bilinç, sadece Ramazan ayıyla sınırlı kalmamalıdır. Paylaşma kültürü, tüm yıla yayılmalı ve hayatımızın bir parçası hâline gelmelidir.

Ramazan: Aç Kalmak Değil, Ruhumuzu Doyurmak

Oruç, sadece yemekten uzak durmak değil, kötü sözden, kırıcı davranışlardan ve her türlü kötülükten kaçınmayı gerektirir. Ramazan ayı, kalpleri ve ruhları arındıran bir ibadettir.

Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur:
"Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı. Umulur ki sakınırsınız." (Bakara, 2/183)

Bu ayda dualar daha içten edilir, ibadetler daha büyük bir huşu ile yerine getirilir. Sahur vakitleri bereketle dolar, iftar sofraları sevdiklerimizle şenlenir. Ramazan’ın sonunda bayram coşkusunu doyasıya yaşayabilmek için bu mübarek günleri en iyi şekilde değerlendirmek gerekir.

Hassaten Gazze'de bombalar altında iftar eden kardeşlerimizin Ramazanlarını tebrik ederim.
Ramazan’ın feyzi, bereketi ve huzuru hepimizin üzerine olsun.
Ramazan orucumuz mübarek olsun!


Ahmet YILDIRIM