Siyonist israil çok pervasız, çok saldırgan ve çok gaddar! Herkese karşı açıkça savaş ilan ediyor. Filistin’e, Lübnan’a, Suriye’ye, Yemen’e saldırıyor. İran’a saldırmak için hazırlık yapıyor. Suriye’den sonra Türkiye’ye saldırmak için senaryolar oluşturuyor. Suriye’deki ayrılıkçı güçlere destek vererek bölgeyi yeni bir ateş çemberine almak istiyor. Denizlerdeki gemilere saldırılar gerçekleştirerek sınır tanımadığını ortaya koyuyor.

israil, Gazze’de soykırım yapmaya devam ediyor. Bu asırda milyonlarca insanı açlık ve susuzlukla karşı karşıya bırakarak dünyaya adeta meydan okuyor. Kendi işbirlikçileri olan yöneticiler üzerinden Gazze’ye, Gazze’deki mazlumlara destek veren vicdan sahibi herkese kan kusturuyor.

Ürdün gibi bir yerde Gazze’ye destek verdikleri/verecekleri gerekçesiyle İhvan’a mensup 16 Müslümandan 4’üne jet hızıyla 20 yıl hapis cezası verildi. İhvan hareketi yasaklandı, bütün malına mülküne el konuldu. israili rahatsız edebilecek herkese göz açtırılmayacağı bir anlamda ilan edilmiş oldu.

Özgürlük Filosu Koalisyonunun (Freedom Flotilla Coalition – FFC) Gazze’ye insani yardım ulaştırma hedefiyle yola çıkan gemisinin Malta yakınlarındaki uluslararası sularda saldırıya uğraması, israilin ne kadar da kudurduğunun açık göstergesi. israil, Gazze Özgürlük Filosuna dronlu saldırı gerçekleştirdi, gemi batmakla karşı karşıya kaldı. Saldırı nedeniyle çıkan yangın zorlukla söndürülebildi.

Bu korsanlık ve haydutluk daha ne zamana kadar devam edecek? Kadın ve çocukların öldürülmesine daha ne kadar göz yumulacak? Dünya bu zilleti daha ne zamana kadar yaşayacak? İslam ülkelerinin yöneticileri daha ne zamana kadar işi kuru açıklamalarla geçiştirecek? Birleşmiş Milletler daha ne zamana kadar bütün bu olup biten cinayetleri ve saldırganlıkları sadece seyredecek?

Ve Selahaddin-i Eyyubi’nin kuşandığı izzeti kuşanacak, önüne çıkacak bütün engelleri cesaretle ortadan kaldıracak, bu konuda hiç kimseye acımayacak bir lider, bir önder, bir server acaba ne zaman ortaya çıkacak?

Şartların dört dörtlük müsait olacağı bir zaman dilimi belki hiç olmayacak. Kimi riskleri ve tehlikeleri göze alarak bir yerden işe koyulmanın zamanıdır. Sonrasında insanlık vicdanının desteği ve duası, inşallah bütün engelleri ortadan kaldırmaya yetecektir.

Büyük komutan Selahaddin de bütün bu riskleri ve tehlikeleri yaşadı ama yılmadı, yıkılmadı, geri durmadı; azim ve kararlılıkla engellerin üzerine üzerine yürüdü ve düşmanı ezdi geçti.

Kudüs’ün fatihi olmak elbette ki bedel ister ama netice itibariyle izzet ve şerefin, bütün bu bedelleri ödemekten geri durmayanların olacağı muhakkaktır.

İşte o kahraman fatihi intizardadır bütün bir ümmet ve vicdan sahibi herkes! İnşallah daha da gecikmeyecektir!