Gazze’deki mücahitler destan yazmaya devam ediyorlar.
Gazze’nin onurlu halkı tüm insanlığa izzet dersini veriyor.
Gazze’nin çocukları hem Gazze hem de âlemi İslam’ın istikbali için umut oluyorlar.
Evet, 4 gün sonra 20. ayına gireceğimiz Gazze cihadı için İslam âlemi ne yapıyor? Ya da ben ne yapabilirim? Suallerini özetle cevaplamaya çalışacağız.
Devletler bazında âlemi İslam’ın hali pür melali ortadadır. Doğrusu bu sualin cevabını yorumlamaktan ya da eleştirmekten artık yorulduk. Sadece şu duada bulunmakla yetinelim; “Allah halkı Müslüman ülkelere imanlı, cesaretli ve ferasetli liderler nasip etsin.”
Ben ne yapabilirim? Sualinin cevabına gelince; öncelikle şu hususun altını çizelim. Halkı Müslüman ülke liderleri neden bir şey yapmıyorlar? Cemaatler, tarikatlar, cemiyetler ya da İslami STK’lar neden somut bir adım atmıyorlar? Falan hoca, falan seyda ya da falan şeyh neden cihat çağrısı yapmıyor? Gibi eleştiri ve tartışmaları bir kenara bırakıp, “kendim ne yapabilirim?” sualinin cevabına odaklanalım ve yapabileceklerimizi en iyi şekilde yapmaya çalışalım.
Gazze için yapabileceğimiz onlarca başlıktan birkaçına kısaca değinelim.
1- Gazze’deki cihad, Kudüs ve Mescid-i Aksa müdafaası için yapılıyor. Dolaysıyla bu cihadın bir akide meselesi olduğunu iyi bilelim ve çevremize iyi anlatalım.
2- Gazze cihadı sürekli gündemimizde olsun. İşyerinde, okulda, evde, çarşıda, pazarda ya da sosyal medyada birinci gündem maddemiz yapalım.
3- İşgalci siyonistlere destek veren her türlü ürünü BOYKOT etmeye devam edelim ve BOYKOT’u sürekli hale getirerek bir hayat tarzı haline getirelim.
4- İmkânımız ölçüsünde güvenli kuruluşlar aracılığıyla Gazze’ye maddi yardımda bulunalım ve bunun için çalışalım.
5- Kardeşliğe sarılalım. Haçlı siyonistler yaklaşık bir buçuk asırdır bize ırkçılık ve mezhepçilik hastalığı zerk ettikleri için ümmet olarak ancak nefes alabiliyoruz. Bu ölümcül hastalıktan kurtulup ehli kıble olan herkesi kardeş bilelim. Amerika, israil ve emperyalist ülkelerin olduğu bir dünyada kesinlikle Müslümanları hedef haline getirmeyelim.
6- En makbul zamanlarda mücahitlerin zaferi için uzun uzun DUA edelim.
7- Ümitsizliğe düşmeyelim. En yakın zamanda Gazze’deki mücahitlerle beraber Mescid-i Aksa’da zafer namazı kılacağımıza inanalım. Bununla beraber siyonistlerle karşı karşıya geleceğimiz günler için hazırlık yapalım.
8- Yaptığımız İslami çalışmaları en iyi şekilde yapalım.
Örneğin; kaç gençle ilgileniyorsak onlara daha çok zaman ayıralım.
Kalbimiz camilerle beraber olsun. Vakit namazlarımızı camide kılalım ve orada ya Kur’an dersi alan ya da veren olalım.
Gazze’de şehit edilen her çocuğun bilmem kaç katını biz burada camilerde, okullarda ve kurslarda yetiştirmeye çalışalım. Kalplerine Kudüs ve Mescid-i Aksa aşkını yerleştireceğimiz bu çocuklar yarının Simvarları, Haniyyeleri, Nasrallahları ve Muhammed Daifleri olsun. Bu çocuklar, yarın Türkiye’de oluşturulacak muhtemel “Kudüs Fedaileri” birliklerine birer mücahit ya da komutan oluversinler.
Yukarıda özetlemeye çalıştığımız başlıkları uygulamayan ya da mazeret sunan kardeşlerimiz bilmelidirler ki; bugün yapması gereken çalışmaları yapmayanlar yarın Gazze için, Kudüs için “Hayya Alal Cihad ” çağrısına da bir mazeret bulacaklardır. Bundan dolayı en üst seviyede fedakârlıklar yaparak Allah’a iyi bir kul ve Kudüs’e sevdalı bir nesil yetiştirelim ki yarın “Hayya Alal Cihad” nidalarına da tereddütsüz “Lebbeyk” diyebilelim.