Bizdeki laiklerin yaptığı bazı siyasi şov veya söylemlerin aynısı Almanya’da da olmuş. İktidar değişirse işgalci israile kaçacağını söyleyen Eğitim ve Aile Bakan’ı Karin Prien’in bu söylemi gündemi hareketlendirmiş. Meğer kadın Yahudi imiş. Almanya’da “Almanya İçin Alternatif” adlı parti iktidara gelirse işgal rejimine sığınacağını, oranın tüm Yahudiler için güvenilir olduğunu belirtmiş. Bizdeki laiklerin söylemiyle “Yalla israile” diyen olmuş mu bilmem. Lakin Almanya’yı beğenmiyorsan niye burada yaşıyorsun mantığı muhakkak dile getirilmiş.
Bakan Prien, AfD’nin “özgürlükçü ve demokratik bir toplumla bağdaşmadığını” vurgulaması, işgal rejiminin Almanya’dan daha özgürlükçü ve demokratik bir toplum olduğu anlamına geliyor. Halk aynı düşüncede mi bilemem, ama kendi ülkesini bu derece ötekileştiren bu bakanın bu saatten sonra iktidarda yer almasını demek ki uygun görüyorlar.
Prien, "Yaşanan savaşa rağmen israil, dünyadaki tüm Yahudiler için en güvenli sığınak. israil bunun için kuruldu" diye görüş belirtirken subliminal mesaj vermekten, diğer Yahudilere oraya gidin demekten de geri durmuyor. Buna rağmen "Dışarıdan Yahudi olduğu anlaşılan insanlar sokakta ayrımcılığa uğruyor, üzerlerine tükürülüyor, hatta saldırıya maruz kalıyorlar." diye bir tespiti dile getirmesi gözden kaçmıyor.
Demek ki Netenyahu adlı katil ve aynı zihniyette olanların yaptığı soykırım, çocukları ve bebekleri öldürme, savunmasız kadınları katletme görüntüleri dünyada öyle bir yayılmış ki acaba Yahudilere karşı gelişen ve gittikçe artan bu kin ve öfkenin yahut nefretin sebebi ne/kim? Daha yakın zamana kadar soykırıma uğradıklarının mağduriyeti sermayesiyle Amerika’da yüzde 58 prim yapmaları nasıl birden bire yüzde 1’e düştü? Dünyanın farklı ülkelerindeki istatistikleri de yazmayayım. Nasıl bu derece bir öfke patlaması yaşandı yeryüzünde? Tüm sosyal medya kendi ellerinde olmasına ve yapay zekalar onların kontrolünde bulunmasına rağmen bu derece sevilmez olmalarının suçu Filistinliler mi yoksa yaptıkları soykırım mı?
Trump’ın siyonistlere karşı seslerin senatolarında bile artık dile getirildiğini, eskiden bunun mümkün olmadığını söylemesi hayli düşündürücü bir tespit.
Dolayısıyla bir Alman olduğuna inanmadığım bayan Prien’in tespitindeki "… üzerlerine tükürülüyor, hatta saldırıya maruz kalıyorlar." ifadesinin altında yatan gerçekliği kendinden/ırkdaşı belki de kendi Başbakanı kabul ettiği Netenyahu’dan bilmesi galiba en doğrusu. Hatta araştırmak için işgalci rejime gitse, sözde yerleşimci olsa ve böylece güvende(!) kalsa daha iyi olur. Madem Almanya onun için güvenli değil, galiba en iyisi bu olacak. Bunu ona bir Alman söyleyemiyorsa bari biz söylemiş olalım.
