Klasik bir soru var ya hani; bana mutluluğun resmini çizebilir misin, diye… Ben de buradan kendime soruyorum, Bana İzzetin resmini çizebilir misin, diye… Çizemem tabi ki de. Ama şu anda canlı olarak Televizyondan izliyorum.
Televizyonda, HAMAS'ın 4 siyonist kadın askeri, esir değişimi kapsamında Dünyanın bütün mazlumlarına umut olacak görüntüler eşliğinde Kızılhaç'a teslim edişi gösteriliyor.
HAMAS mücahitleri ellerinde silahlarıyla, alınlarındaki bandajlarda yazılı 'La ilahe illallah' şiarına uygun bir heybet ile izzetin tablosunu değil ama izzetin, üstünlüğün ve imanın zirvesini gösterdiler.
Yaptıkları her hareket, attıkları her adım mesaj ve geleceğe dair umut doluydu. Bu teslimatın Terör rejiminin en ağır şekilde saldırıp bombaladığı kuzey Gazze'de gerçekleştirilmesi bile başlı başına bir mesajdı.
Terör rejimi her seferinde HAMAS'ı, Kassam Tugaylarını bitirdiğini iddia ederek kesin bir zafer havası vermeye çalıştı. Ama ateşkes ilan edilir edilmez HAMAS Mücahitleri birdenbire yeniden açıkça ortaya çıkıp asayişi sağlayarak bitirilmediklerini, bitirilemeyeceklerini dünyaya ispatladılar.
Esirlerin genel durumları da İslami ahlak ve değerler açısından çok şey ifade etmekteydi. Adeta gitmek istemiyorlar gibi bir halleri vardı. Onca bombardımana karşın Gazze'de bombardımandan etkilenmeden hayatta kalmış olmaları bile başlı başına HAMAS'ın bir zaferi olarak tezahür etmekteydi.
Küçücük bir coğrafyanın kocaman aslanları, başta Müslümanlar olmak üzere bütün insanlığa İslami izzet ve üstünlüğünü ve de hakkın mağlup edilemez oluşunu sarih olarak gösterdi.
Yaşanan mağduriyet ve ortaya konulan zafer görüntüleri her ne kadar özellikle batı basını tarafından sansüre uğrasa da özellikle sosyal medya ve insaf sahibi basın kuruluşları aracılığıyla dünyaya yayıldıkça İslami açıdan çok büyük bir davet, tebliğ olarak değerlendirildi.
Onca katliama rağmen, onca saldırıya ve şehide rağmen bu görüntüler neden zafer olarak nitelendiriliyor acaba?
Şimdi bir düşünelim. Gazze Şeridi olarak adlandırılan yer 41 Kilometre uzunluğunda. Eni yerine göre 6 ile 12 Kilometre arasında değişen ve de toplamda 363 Kilometrekarelik bir alan. Bir düşünün Türkiye'nin en küçük ili olan Yalova 850 Kilometrekare.
Yalova'nın matematiksel olarak yarı yüzölçümünde bile olamayan bir alan 16 aydan beridir bombalanıyor. Karadan, Havadan, Denizden saldırıya uğruyor.
Bu küçük alanda dünyanın en vahşi güruhu aylardır en teknolojik silahlarıyla katliam yaptı. Ama ne HAMAS'ı ne de Gazze halkını teslim alamadı. Bitirdim dediği HAMAS askeri kanadıyla ilk fırsatta kendini yeniden görünür kılarak siyonistlerin hevesini kursaklarında bıraktı hem de dünyaya insanlık ve Müslümanlık dersi vererek.
Kalbinde iman ve mücadele ruhu diri olan her Müslüman için ekranlara yansıyan o görüntüler bir umut ve özlem olarak yeter de artar bile.
Siyer, Megazi ve tarih kitaplarında okuyup adlarını öğrendiğimiz onca İslam kahramanı var. Gazze bize bir kez daha gösterdi ki; İslam kahramanı olmak, Mücahid olmak, Allah'ın askeri olmak tarihin yıpranmış sayfalarında arşivlenmekten ibaret değildir.
İslam kahramanları her zaman ve mekanda tezahüre hazırıdır. Bugün Gazze'de yarın tüm dünyada.