• DOLAR 34.569
  • EURO 36.024
  • ALTIN 3002.522
  • ...

Öncelikle Emperyalizm ‘Ben insanım!’ söyleminden kaynaklanan kişisel yücelik ve ahlak erdemini yok edemez. Tüm dünyadaki Filistin’e destek gösterileri ‘Ben insanım!’ erdeminin insanoğlunda hiçbir zaman yok olmayacağının göstergesidir. Filistin direnişine hakların desteği gün be gün artacaktır. Ve Allah’ın izniyle Emperyalizme karşı Küresel İntifada başlayacaktır.

Çok değerli bir şehit diyor ki: ‘Ey Müslüman kararlı ol. Allah’tan işlerinde ilham iste. Daha sonra bakacaksın ki Allah senin kalbine bir ilham vermiş gaybtan sana yardım ulaşıyor.” İslam ne güzel dindir, şehitler ne güzel insanlardır! Müslüman halklar Allah’ın yardımına her zaman namzettirler.

İnsan hareket etmek istiyorsa bilinçli olmalıdır. Devletlerin ve halkların Filistin direnişine destek vermesi için önce bilinç gereklidir; yani toplumlar Filistin’in mazlumiyetini ve haklılığını bilmelidir, anlamalıdır, idrak etmelidir ki Siyonizm’in barbarlığına karşı çıkılsın. Emperyalistler, toplumları bilinçten yoksun bırakarak sömürü düzenlerini devam ettirebiliyorlar. Siyonizm’in ve emperyalizmin yok olması için Filistin direnişinin haklılığını toplumların anlaması gerekiyor.

Şimdi bu girişten sonra Filistin direnişinin önündeki engelleri sıralayalım:

Filistin direnişinin önündeki en büyük engellerin başında bilinçsizlik geliyor. Yıllardan beri özellikle Müslüman halkalar sistematik bir şekilde bilinçten yoksun bırakıldılar. İslami eğitim, eğitim-öğretimin her kademesinde yasaklatıldı. Birçok Müslüman ülkede İslami eğitim merdiven altlarında gizli, bir şekilde verildi. Çünkü Emperyalistler toplumları bilinçten yoksun bırakarak sömürü düzenlerinin devam edeceğini biliyorlardı. Bu yüzden kendi piyonlarına İslami eğitimi yasaklattırıyorlardı.

Siyonizm’in ve emperyalizmin yok olması için Filistin direnişinin haklılığını toplumların anlaması gerekiyor. Filistin direnişi İslam’ın direnişidir. Öncelikle toplumumuza İslam’ı öğretmeliyiz. Toplumun sahih İslam’ı öğrenmesi de ancak İslami eğitimin ve öğretimin devletin imkanları ile olunca gerçekleşir. Tüm Müslüman ülkelerdeki Devlet ve organları İslam’ın insanlığa sunduğu bilinci halkına vermelidir. İslami eğitimin sistemli ve disiplinli bir şekilde devlet eliyle yapılması gerekiyor. Daha önceden de belirtmiştik ‘İslami Cemaatler Bu Ülkenin Kuva-i Diniyesi’dir. İslami Cemaatlerin tecrübe ve birikimlerinden yola çıkarak İslam Ümmetini bilinçlendirecek küresel çaplı bir eğitim öğretim faaliyetine girilmelidir.

Mehmet Göktaş Hoca, geçen yazısında boykotu biz değil devlet yapmalıdır, dedi. Gerçekten de çok doğru bir çıkıştı. Fakat devletin İslami eğitim ve öğretim yapması için, Siyonizmi boykot etmesi için, Kürecik ve diğer emperyalist üsleri kapatması için sağlam bir Anayasaya ihtiyacı var. Acaba bu ülkede hiçbir siyasi parti veya İslami STK yeni Anayasanın İslam’ın insanlığa sunduğu kanunlarla olması için bir taslak dahi hazırlayabildi mı? Filistin direnişinin önündeki en büyük engellerden birisi de 1. Dünya Savaşından sonra İslam Ümmetinin yaşadığı topraklarda kurulan devletlerin Anayasalarıdır. Bu Anayasaların birçoğu Emperyalistlerin denetiminde hazırlanmıştır. Dolayısı ile bu Anayasalar, Müslüman halkı ile savaşan devletler üretmiştir.  

Filistin direnişinin önündeki en büyük engellerden birisi de SUUD ve BAE menşeli tekfirci zihniyettir. Müslümanların vahdet içerisinde hareket etmesine engel olan bu zihniyeti iyi tanımalıyız. Ülkemiz içindeki hareketlerini ve temsilcilerini göz ardı edemeyiz. Tekfirci zihniyet ve ırkçılar bu ümmetin en büyük belasıdır, imtihanıdır. Dolaysı ile İslam halkları tekfircilere ve ırkçılara karşı bilinçlendirilmelidir. Bu bilinç de ancak topluma doğru kitaplar okutmakla olur. Vasat çizgimizi ve vahdet anlayışımızı halkımıza kazandıracak kitaplar okutmalıyız.

 İlkokuldan üniversiteye kadar özellikle gençlerin okuyabileceği eserler ortaya koymak gerekiyor. Acaba çocuklara ve gençlere sistematik bir şekilde okutabileceğimiz kitaplarımız var mı? Evet, İslami kitaplar çok, fakat gençlerin ve çocukların gelişim düzeyleri hesaplanarak hazırlanmış kitaplarımız ne yazık ki yok! İslami anlamda çok kitap ve dergi çıkıyor fakat ne yazık ki birçok kitap ve dergi toplumun ihtiyaç analizi yapılmadan çıkıyor. Bu da toplumun bilinçlenmesine engel oluyor. Kitap ve dergiler halkın ihtiyacına göre hazırlanmalıdır. Bu zamanda kitap yazmak ve basmak kolaydır. Önemli olan Müslüman halkın derdine derman olacak kitaplar çıkarabilmektir. Doğru kitaplarla halkımızı bilinçlendirmediğimiz müddetçe Filistin de dahil hiçbir cephede zafer yüzü göremeyiz.

Selam ve dua ile...