• DOLAR 34.566
  • EURO 36.235
  • ALTIN 2966.13
  • ...

Gündem öylesine yoğun ve yazılacak öylesine çok konu olmasına rağmen itiraf etmeliyim, konunun bir noktasına vardığımda korkuyorum.

Hangi konuyu ele alsam beni korkutan bir yönüyle karşı karşıya kalıyorum.

Kimlerden mi korkuyorum?

Hamaset olmasın, en azgın günlerinde bile hiç bir zaman Kemalist rejimden, emniyetinden, yargısından korkmadım. Küfür cephesinin hiçbir gücünden ürkmedim, çekinmedim, söyleyeceklerimi söyledim.

Peki, kimlerden, nelerden korkuyorum?

Müslümanlardan korkuyorum!

Müslümanlar arasında yeni problemlere sebep olmaktan çekiniyorum. İyi niyetli olmamıza rağmen meramımızı tam olarak ifade edememekten, etsek bile inatla anlaşılmamaktan çekiniyorum.

Mesela, şu anda gündemin birinci maddesi olmasına rağmen Oğuzhan Asiltürk – Temel Karamollaoğlu gerginliğinde tespitlerim ve düşüncelerim olmasına rağmen bugüne kadar yazmadım.

Fakat içime dert olmasın, müsaadenizle hiç olmazsa konuyla ilgili birkaç sorum olsun;

Rahmetli Erbakan Hoca hayatta olsaydı hangi ittifakta yer alırdı?

İttifaktan da önce hangi partinin yanında olurdu, Saadet Partisi’nin mi, oğlu Fatih Erbakan’ın Yeniden Refah Partisi’nin yanında mı?

Yaşıyor olsaydı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı Temel Karamollaoğlu’ndan ne kadar daha yumuşak olurdu?

Bu ve benzer sorular ve bunlara verilecek cevaplar Müslümanların fazla bir hayrına olmayacağını düşündüğüm için detayına girmekten korkuyorum.

Gelelim yazımızın başlığındaki konuya; “Benim Kürt Kökenli Kardeşlerim” şablon cümlesine.

Niye Kürt değil de Kürt Kökenli oluyor, bir türlü anlayamıyorum?

Kökeni Kürt ama bugün artık Kürt değil mi demek istiyorsunuz?

Bir zamanlar Kürt’müş ama daha sonra Türk olmuş veya başka bir ırka dönüşmüş mü demek istiyorsunuz?

Peki, bu insanlar kendilerinin bu şekilde tanımlanmasını kabulleniyor mu?

Eğer bunu kendileri kabul etmiyorlarsa niçin böyle bir dayatma yapılıyor?

Yoksa kendilerinin onurla kabul ettiği şekilde doğrudan Kürt denilirse karşılığında bir fatura çıkacağından mı korkuluyor?

Mademki iç içe girmişiz, hatta Kürtlerin yaşadığı diğer üç ülkeden, Irak, İran, Suriye’den çok daha iç içe girilip kaynaşılmış o halde “Kürt Kökenli” değil de doğrudan doğruya Kürt olarak tanımlasak daha iyi olmaz mı?

Mesela kim olduklarını açıklama gereği duyduğumuzda;

“Benim bir Kürt asker arkadaşım, benim Kürt ortağım, benim Kürt iş arkadaşım, benim bir Kürt gelinim, benim bir Kürt damadım, benim Kürt yengem…” desek daha güzel değil mi?

Hem bu kaynaşmışlık söylediğimden daha da ileri boyutlarda değil midir?

“Annem Kürt babam Türk’tür, babam Kürt’tür annem Türk, annem Arap babam Kürt’tür” diyenlerimizin sayısı az mıdır?