Bu yürüyüş tarihe geçecek şanlı ve izzetli bir adımdır.
Vicdan ve merhametin duruşudur.
Yaşanan zulme dur demenin somut sesleridir.
Eliyle bir şeyler yapmanın safhasıdır.
Küresel bir intifadadır.
Hedefe ulaşır ya da ulaşmaz bilinmez.
Ama artık işin hareket boyutunun açık alametleridir.
Bu bitse başka bir şeyler olacaktır.
Halklar durmayacaktır.
Vicdanlar sessiz kalmayacaktır.
Tüm engellemelere rağmen bu yürüyüşler durdurulamayacaktır.
Sınırlar zorlanacak, yıkılmaya mahkûm olacaktır.
İnsanlar sadece üzülmeyecekler, artık üzüntülerini eyleme dönüştüreceklerdir.
Sadece sözleri konuşmayacak; elleri, ayakları da konuşacaktır.
Bu insaf selinin önünde hiçbir engel duramayacaktır.
Katil siyonistleri Müslüman ve insaf sahibi insanlar alaşağı edecektir.
Dünyaya umudu dağıtan vicdan sahibi insanlar olacaktır.
Hiçbir ideoloji hiçbir akım veya felsefe vicdanın önüne geçemeyecektir.
Vicdan potası herkesin ve her kesimin ortak paydası olacaktır.
Gelinen son aşama, bu tabloyu gözümüzün önünde net bir şekilde sergiliyor.
İnsanların yüreklerinde ve bileklerinde inanılmaz bir öfke birikmesi var.
Gazze’nin üzerine yağan bomba kadar
Gazze’nin üzerine yağan ölüm kadar
Gazze’nin çektiği acı kadar
Bütün suskunlar kadar bir öfke birikmesi var.
İnsanlarda bu patlayacak. Bundan yana asla bir şüphe yoktur. Belki bugün belki yarın; ama mutlaka bu öfke siyonist rejime karşı patlak verecektir. Ve artık bu öfke patlamasının önü alınamayacaktır.
Halklar da artık kukla liderleri sorgulamaya başlayacak ve işin ucu kuklalara da dokunacaktır.
Saraylarında rahat oturamayacaklardır. Hep bir korku içinde olacaklardır. Diri halk onların kâbusları olacaktır.
Evet, şu an Gazze’ye ulaşmada arada sınırlar var. Fakat sınırların aşılması konusunda ciddi manada plan-programlar yapılıyor. İnsaf ehli insanlar, merhamet sahibi yürekler artık bu dayanılmaz acıya karşı bir şeyler yapmanın planlamasını yapıyor. Halklar ile Gazze arasında sınırlar bir şekilde patlatılacaktır.
Gazze ile dünya
Gazze ile ümmet
Gazze ile kardeşlik elbette buluşacaktır.