Gündem yoğun; gerçekten pislikten geçilmiyor. Annesinin canına kasteden mi dersiniz, uyuşturucuya müptela olanı mı dersiniz, sokak ortasında otopark yüzünden adam öldüren mi dersiniz… Değerlerimize sarılmadıkça iki yakamızın bir araya gelmesinin imkânı yok. Bunu net söylemek lazım.

Yine de tüm bu yoğunluğun içerisinde, bugün engelli vatandaşlarımızı hatırlayalım istedim.

Her engel, yeni bir fırsatın veya imkân kapısının aralanması ihtimalini doğurur. Gayretli insanların -Allah’ın yardımıyla- üstesinden gelemeyeceği hiçbir engel yoktur, olmayacaktır.

Unutulmamalıdır ki herkes bir engelli adayıdır. Bunu herkesin önce anlaması, sonra da düşünmesi gerekir. Allah’ın verdiği imkânlar sayısızdır; onları geri almak da yine O’nun takdirindedir.

Nimetlerine ram olduğumuz Yüce Rabbimize her bir an için binlerce hamd ü sena etmemiz gerekir.

Her türlü hastalık veya sakatlığın peyda olup bizi bulması için öyle zor şartlar gerekmiyor. Ani sakatlıkların veya ölümlerin sıradan olduğu hepimizin malumudur.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre 2025 yılı itibarıyla dünya genelinde küresel nüfusun %16’sını oluşturan, yaklaşık 1,3 milyar insan önemli bir fiziksel, zihinsel, düşünsel ya da algısal bozukluğu bulunan engelli bireylerden oluşmaktadır.

Türkiye’de Nisan 2023 verilerine göre Ulusal Engelli Veri Sisteminde kayıtlı ve hayatta olan engelli birey sayısı 1.414.643’ü erkek, 1.097.307’si kadın olmak üzere 2.511.950’dir. Ağır engeli olan kişi sayısı 775.012’dir.

Bu verilerin güncel olmaması sebebiyle bugünkü sayının daha yüksek olduğu düşünülmektedir. Resmî olmayan kaynaklara göre rakamın 9 milyon civarında olduğu ifade edilmektedir.

Engelli bireylerin karşılaştığı başlıca sorun alanları; sağlık hizmetlerine erişim, eğitim olanakları, istihdam imkânları ve ulaşım zorluklarıdır. Ayrıca kamu hizmetlerinden yararlanma, kaynak ve fırsatlara erişimde yaşanan ayrımcılık ile fiziksel çevrenin erişilebilir olmaması da bu sorunları derinleştirmektedir.

Toplumda adil ve kapsayıcı bir yapı oluşturulabilmesi için engelli bireylerin haklarına tam anlamıyla erişmeleri ve bu hakları kullanabilmeleri büyük önem taşımaktadır. Engelli bireylere yönelik her türlü ayrımcılığın önlenmesi, toplumun huzuru için de vazgeçilmezdir.

Herkesin hayatında elbette ki onu engelleyen bir unsur vardır. Ve her engel, birlikte olunduğunda daha kolay aşılır.

Engelli vatandaşlarımızın yardımına koşarak vazifemizi yerine getirmenin huzuruyla yaşayabiliriz.

Unutmayalım: Bir toplum, en güçsüz görünen bireyine ne kadar sahip çıkabiliyorsa o kadar güçlüdür.