• DOLAR 34.494
  • EURO 36.218
  • ALTIN 2954.585
  • ...

Geçen çocuğa giysi almaya gitmiştik.

Elbise tarzı kıyafetlerin üzerindeki etiketler büyük ancak etek boyu hep küçük olduğu için bilerek bir iki yaş büyük beden tercih ettiğim zaman ilgilenen kız müdahalede bulundu: “Efendim bu tür kıyafetler zaten böyle giyilir dedi.”

Bunun böyle giyileceğinin kuralını kim koymuş dedim. Ayrıca herkesin bir yaşantı tarzı vardır. Bizim yaşantı tarzımız da inancımıza göredir. Bir başkası öyle giyiniyor diye biz de onlar gibi giyinmek zorunda değiliz” deyince “haklısınız” dedi.

Çocuğunuzu uygunsuz ortamlara yollamak istemezsiniz hemen birileri size nasihat(!)etmeye başlar: “Çocuğu neden göndermezsiniz orası gayet uygundur, sadece kız kıza eğlenecekler, eee biraz da cahili müzikler eşliğinde tepinecekler haliyle, genç bunlar makyaj falan da yapacaklar, ne olmuş ki hepsi aslında dindar ve örtülü kızlar, bir güne has olsun böyle şeyler. Erkekler yok ancak bir kaç hoca var onları görecek bir kaç resim çekecekler. Eee ömürlerinde bir kere oluyor canım hep olmuyor ki böyle ortamlar, ne olur çocuğunuzu esirgemeyin böyle ortamlardan diye arayıp dil dökmeler...

Öte yandan başka kanallarla çocuğa ulaşıp illa katılmaya zorlamalar...

Yani inancı hayatının hiç bir safhasında kendine sınır çizmemiş, dini hükümleri gevşettikçe gevşetmiş ılımanlaştırıp, yumuşatıp tanınmaz bir hale koymuş insanlar kendisi gibi inancından ve duruşundan ödün vermek istemeyen kişilerden ne ister, neden onların da kendilerine benzemesini ister anlamıyorum?

Yıllar geçtiği halde ne yaşam tarzında ne de tesettüründe bir bozulma olmayan ve taviz vermeyen insanlar bir kesimin vicdanını rahatsız ediyor kanımca. İnancın takva düzeyinde yaşanabilmesi kendi yaşantılarının bozulmuşluğuna ayna tuttuğu için mi bu kadar rahatsızlık ve zorlama.

Bir aileden bakıyorsunuz bir kız tesettür demeye bin şahit ister tarzda giyinirken aynı aileden başka bir kız çarşafa bürünüp yüzünü iyice kapattığı için aile onun o peçesini abartılı ve tehlikeli görüp ve baskı uygulayabiliyor. Uğraşılması gereken tesettürsüz olan iken aile kızın peçesine kafayı takıyor.

Tesettür ayetleri hiç bir bozulma ve tahrife uğramadan karşımızda dururken onun hayata uygulanması noktasında bu gün içine düştüğümüz durum içler acısı. Bu malum zihniyet kafalarına göre yaşıyor yaşamasına ama hakkıyla yaşamak isteyenlere bulaşmaları artık canımıza tak ettiriyor.

Özellikle sayıları az aile ve kişiler bu tesettür ve İslami duruşunu muhafaza ederken, nedir bu aile ve fertlere karşı taarruzunuz. Derdiniz ne anlamıyoruz?

İstediğiniz şekilde başı örtülü ama pantolonlu, baş örtülü ama makyajlı, baş örtülü ama bilekler ve bacaklar, kollar dışarda, saçın önünden bir ponçik gösterebilir ve her yerde boy gösterebiliyorsunuz.

Size müdahale eden yok zaten. Cafe ve restoranlarda, eğlence merkezlerinde, tatil köylerinde ve hayatın her zevk/sefa alanında cirit atabiliyorsunuz başınız bağlı şekilde. Ama ne olur bize bulaşmayın. Çoluk çocuğumuzu, kızlarımızı yoldan çıkarmaya uğraşmayın, bize yol göstermeye, akıl vermeye sakın kalkışmayın.

Sınır çizmişiz tüm cahili ve gayri ahlaki yaşantı tarzlarına. Sizin aksinize biz örtünün bize bir sınır çizdiğine inanıyoruz. Bizi bazı şeylerden alıkoyması gerektiğine canı gönülden inanıyoruz. Bu aile kalemizde gedikler açmaya çalışmayın.

İslam’ın temsiliyet noktasında belki de son kaleler, okçular tepesinin son muhafızlarını, sözde muhafazakar zihniyetinize kurban vermeye bizim hiç niyetimiz yok.

Şimdi size gelin tesettür algımızı yeniden gözden geçirin yaşantınızın bazı mahrem alanlarını yeniden muhkem hale getirin desek bize uyacak mısınız?

Gelin Allah nasıl bir örtüden ve yaşantıdan razıysa öyle yaşayalım desek kabul edece misiniz?

Biraz bize takılın şöyle sohbet ortamlarına, Kur’an halkalarına, İslami hizmetlere katılın desek gelip iştirak edecek misiniz?

Gelmezsiniz birçoğunuz, işleriniz ve belli kriterleriniz vardır. O halde biz neden size uyacak ve size benzeyecek, sizin hatırınız için taviz verecekmişiz inancımızdan?

Allah’ın biz Müslümanlara vadettiği ebedi cennet varken bu dünyanın geçici bir kaç rahat ve hevesi için buna değer mi?

Allah hepimize tesettürü ve tüm İslami ilkeleri anlayacak ve hayatımıza geçirecek bir iman nasip etsin. Ancak lütfen eğer anlamaya ve yaşama niyetiniz yoksa bari bizi inancımızla rahat bırakın.

Yazarın Diğer Yazıları