Her Müslüman, israil'e karşı hazırlanıp teşkilatlanmalıdır

İslam ümmetinin hâlihazırdaki muharip düşmanı israil ve Amerika'dır. Hepimizin maddi ve manevi servetini Amerika ve israil yağmalayıp götürüyor. Bizi sürekli fakirlik, ekonomik, siyasi, kültürel ve askeri bağımlılığa zorluyor.

Birileri diyorlar ki: İsrail mallarını boykot edelim ama her şeyin en iyisini onlar üretiyor, çok çalışıyorlar! Ardından Müslümanları ve İslam ülkelerini kötülemeye başlayan ve bitmek bilmeyen hakaret dolu cümleler...

Ey Müslümanlar! İsrail ve Amerika ve Batılı ülkeler bu refah düzeylerini çok çalıştıkları için veya bilimde ilerledikleri için elde etmediler. Yağmacılığı ve sömürgeciliği meslek edinip başta İslam ülkeleri olmak üzere yeryüzündeki bütün halkları sömürdüler, soydular. Zorbalık kullanarak insanoğlunu köleleştirdiler ve bugünkü zenginliğe eriştiler.

Bakın, İslam ümmeti bütün diyarlarda sokaklardadır, meydanlardadır. Hükümetlerinin, devletlerinin mazlum Filistin halkına sahip çıkmasını; gerekirse bu uğurda ölmeye hazır olduklarını, bütün Ümmeti Muhammed haykırıyor. Ama ne yazık ki İslam ülkelerini yöneten yöneticiler, halklarının bu talebine kulaklarını tıkıyorlar! Duymazlıktan geliyor, sadece kınamakla yetiniyorlar.

İslam ülkeleri, mevcut sorunlarının çoğunun ana sebebi olan işgalci israil'e karşı hemen davranmalı ve olanca güçleri ile aziz Filistin halkını savunmalıdırlar. Her şeye sahip ve her türlü gücü bulunan İslam ülkelerine ne diye o küçücük israil gelip de tasallutta bulunsun? Bunun sebebi nedir?

Bunun sebebi; 1. Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan devletler; halklarından, milletlerinden kopuktur. Milletlerinin talep ettiği siyaseti sergilemiyorlar. Amerika'nın, israil'in, İngilizlerin menfaatlerine göre siyaset belirleyen yöneticiler olduğu müddetçe İslam ümmeti Filistin meselesinde pasif kalmaya mahkûmdur.

Bir başka sebebi de İslam ülkeleri birbirinden kopuktur. 1. Dünya Savaşı'ndan sonra İngilizlerin, Fransızların çizmiş olduğu sınırları kendi yurdu zannedip onun dışında kalan İslam beldelerini umursamayan yöneticiler, zihniyetlerini değiştirmediği müddetçe Filistin meselesi çözülmeyecektir.

Ey Müslümanlar seyirci olmaktan artık vazgeçin! Ayağa kalkın, doğrulun! İslami ve milli hudutlarınızın farkına varın! İngilizlerin çizmiş olduğu sınırları; vatan toprağı olarak görmekten vazgeçin.

 "Ezan-ı Muhammed'in okunduğu her yer vatanım/Ben Müslümanım diyen her kişi vatandaşım" bilinci ile hareket ederek gelin yeryüzünü tekrardan imar ve inşa edelim. Allah bu ümmete İslam'ın ve insanlığın düşmanı olan terör şebekesi israil’i, onun hamisi İngiliz ve Amerikalıları yenmeyi nasip eylesin.

Müslümanların birlik ve beraberliğini savunan bizler; öncelikle yapmış olduğumuz mitinglerde, basın açıklamalarında birlik ve beraberliği sağlamalıyız.

Kişisel, kurumsal, cemaatsel menfaatlerimizi bir tarafa bırakarak İslam ümmetinin menfaatini öncelemeli, özellikle; Filistin meselesinde yekvücut olmalıyız.

Buradan kardeşlerimize sesleniyoruz: Bir basın açıklaması yapıldığında veya acilen meydanlara toplanmak icap ettiğinde lütfen, Allah rızası için mensubu olduğunuz partinizin, vakfınızın, yöneticisinin etrafında toplanın! Alanlarda dağınık durmayın! Kafanıza estiği gibi slogan atmayın! Gözünüz daima liderlerinizin gözüne baksın, yöneticilerimizin talimatıyla hareket etmeyi öğrenmeliyiz.

Müslümanlar farklı dernekleri bir araya getirerek çeşitli platformlar oluşturuyor ve alanlarda tek ses olmak için birlikte hareket etmek istiyorlar. Birileri egoistçe bencilce davransa da bizler Vahdet bilinci ile hareket etmemiz hasebiyle birleştirici rolümüzü daima üstlenmeliyiz. Meydanlarda yapılan programların daha etkili olabilmesi için bütün kardeşlerimizi daha organizeli daha teşkilatlı, yöneticilerine daha itaatkâr ve daha bilinçli olmaya davet ediyoruz.

Buradan bütün Vakıf, dernek ve cemaatlere sesleniyoruz: Filistin meselesinde meydanlarda tek ses olalım, birlikte programlar yapalım, toplumumuzu, halkımızı yekvücuda dönüştürelim.

Vicdan sahibi iman sahibi bütün avukatlara bütün savcılara sesleniyoruz: İsrail terör şebekesi hakkında suç duyurusunda bulunalım. Başkanlığını Sayın Ali Yalçın'ın yapmış olduğu Memur-Sen, israil terör şebekesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Bu klas hareketi takdirle karşılıyor, gerek bireysel gerek dernek, vakıf, parti olarak israil terör şebekesini mahkemeye vermeye tüm Müslümanları davet ediyoruz.