• DOLAR 34.646
  • EURO 36.408
  • ALTIN 2912.758
  • ...

Ekonomi, savaş, muhalefet partileri, iktidar partisinin açıklamaları, mazota gelen zam, ayçiçek yağı derken konuşmamız gereken birçok şeyi konuşamıyoruz, unutuyoruz. Bu ülkede, halkı, toplumu yönlendiren kitle iletişim araçları; yıllardır ne yazık ki kötü niyetli insanların elindedir. Dolayısıyla gündemimizi rahmani insanlar belirleyemiyor. Gündemi, şeytani insanlar belirliyor. En basit bir örnek verecek olursak bu son ayçiçek yağı meselesi…

Ukrayna’da savaş olmasına rağmen, halk marketlere bu şekilde hücum etmiyor. Türkiye emniyet ve selamet içerisinde olduğu halde kötü niyetli insanların yönlendirmesiyle halkta panik havası oluşturuluyor ve düzen bozuluyor. Toplumu anarşiye ve endişeye sevk edenleri Allah zelil etsin.

Evet, halkımız ne yazık ki kötü niyetli insanlar tarafından bir sağa bir sola savruluyor. Halkımızın bu halde olmasının en büyük sebebi; bu ülkedeki rahmani insanların organizasyon, yönetim, idare ve sevk etme konusundaki koordineden mahrumiyetidir. Sosyal medya, televizyon, internet siteleri, oyunlar; kısacası kitle iletişim araçları ne yazık ki küfrün, zalimlerin, müstekbirlerin, emperyalistlerin kontrolündedir. Bu da Müslümanların ülke üzerindeki egemenliklerini, güçlerini kullanamamalarına sebep oluyor.

Ülkede savaş yok, sanki savaş Ukrayna’da değil de bizdeymiş gibi bir algı oluşturuluyor ve halk kitleler halinde marketlere akın ediyor. Araştırıyoruz, bakıyoruz ki mesele; gıda sektörünü elinde tutan kartellerin ellerindeki malı satmak için oluşturdukları bir algıdan ibaret…  Hatta tarım ürünlerindeki bazı vergi indirimlerinden dolayı yağ fiyatlarının ineceği bile öngörülüyor. Yani gerçekten halkımız, ciddi anlamda eziliyor; halkımızın hakları ellerinden alınıyor. Bu ezilmenin sebebi gıda sektörünü, ekonomiyi elinde tutan küresel şeytani güçlerdir.

Bu ülkede kim hükümete gelirse gelsin paraya hükmetmediği müddetçe toplumu yönetmede de başarısız kalacaktır. Dolayısıyla Müslüman yöneticilerin, mazlum, Mustazaf İslam Ümmetini; şeytani güçlerin pençesinden kurtarabilmeleri için öncelikle ekonomiye hükmedebilecek bir sistem oluşturmaları gerekir.

Ekonomiye hükmetmenin birinci adımı -ayçiçek yağı meselesinden de anlıyoruz ki- kitle iletişim araçlarını etkili kullanabilmeliyiz. Halkı doğru yönlendirecek ve halkın itibar ettiği, halkla iletişim kurulmasına vesile olacak şekilde kitle iletişim araçlarını organizeli bir şekilde kullanabilmeliyiz

Evet, mübarek şaban ayı içerisindeyiz. Ayrıca mart ayı Mustazaflar Ayı’dır. Mart ayı, mazlumların müstekbirlere karşı bayrak açtığı, direnişe geçtiği, haklarını savunma kararı aldığı bir aydır. Dünya genelinde birçok ülkede Mart ayında mustazaf halkların problemleri ve müstekbirlere karşı kıyamın meşalesi yakılır. Müslüman halk, mustazaf kavramını, müstekbir kavramını tekrardan hatırlar. Allah’ın yeryüzünü mustazaflara verme vaadini duydukça bilenir. Küfre karşı, zalimlere karşı, kafir, münafık ve mürtetlere karşı mücadele etme bilinci oluşturur.

Buradan Allah’ın dinini dert edinmiş; alim, vaiz, yazar, gazeteci, siyasetçi, imam, müezzin, öğretmen, doktor, avukat her kesimden bütün kardeşlerimize diyoruz ki; toplumumuza mustazaf ve müstekbir kavramlarını öğretelim. Emperyalist devletler başta olmak üzere yeryüzünde fitne ve bozgunculuk çıkarmak isteyen bütün güçlere karşı tedbir geliştirmek için kafa yoralım. Ve yeryüzünde ilahi adaletin tesisi için yeryüzünün mamur ve inşa olması için tüm insanların insan onuruna yakışır bir hayatı, emniyet içerisinde yaşayabilmesi için tekrardan İslam ümmetinin tek devlet olması için birleşmesi için başlı başına bir Ümmet olabilmesi için çalışalım.

Yurtlarından çıkarılmış, şehirleri viraneye dönmüş, namusları payidar edilmiş, yeraltı ve yer üstü zenginlikleri talan edilmiş, yeryüzünde hak ve hukuklarını savunacak bir devletleri olmayan mazlum ümmeti Muhammed’in tekrardan devlet sahibi olması için… Tek bir Ümmet olabilmesi için… Endenozya’dan Afrika’ya, Malezya’dan Tunus’a, Suriye’den, Irak’tan Pakistan’a, Doğu Türkistan’a kadar bütün İslam ülkelerini kaplayacak bir tek ümmete dönüşebilen, bir tek devlete dönüşebilen bir Ümmet olabilmek için çalışalım.

Bakın görüyorsunuz bugün Birleşmiş Milletler, NATO, Rusya, Çin, Amerika, Fransa, İngiltere ve diğerleri yeryüzünde kan akıtmaktan başka bir işe yaramıyor. Bugün insanlığa huzur getirecek, insanlığı birbiriyle barıştıracak, savaşlara son verecek bir güce ihtiyaç var. Bu güç İslam ümmetinden başkası olamaz. İslam ümmetinin güç sahibi olması için çalışalım. Müstekbirleri zelil eden değerli bir İslam aliminin sözleriyle sizi Allaha emanet ediyoruz:

“Siz ey dünya Müslümanları! Ve ey zalimlerin sultası altında bulunan Mustazaflar! Ayağa kalkıp birleşin! İslam ve mukadderatınızı savunun! Süper güçlerin gürültüsünden korkmayın! Zira bu asır Allah’ın izniyle, mustazafların müstekbirlere ve hakkın batıla galebe asrıdır.”