Gönüllere Girebilmek İçin...

Bizleri bir bayrama daha kavuşturan Allah’a hamd olsun. Ramazan ayında oruç tutmayı, teravi namazı kılmayı, sadaka, fitre ve zekat vermeyi nasip eden Allah’a hamdolsun. Seher cüzlerine gidip mukabeleye katılmayı nasip eden Allah’a hamdolsun. Sevdiklerimizi iftar yemeği için evimize çağırmayı nasip eden Allah’a hamdolsun. Bayram namazına gidip bayramlaşmayı lütfeden Allah’a hamd olsun. Bizleri İslam Ümmetimin bir ferdi olarak olarak yaşatan Allah’a hamdolsun. Ülkemize emniyet, afiyet dirlik ve birlik ihsan eden Allah’a hamdolsun. Şehirlerimize güven ve emniyet veren gönül huzuruyla bayramlaşmayı nasip eden Allah’a hamdolsun. İslam’ın egemen olduğu, kalpleri kuşattığı bu coğrafyada bizleri yaşatan Allah’a hamdolsun. Rabbimiz, bizleri kendisine hakkıyla kulluk edebilen, Allah’a hakkıyla şükür edebilen kullarından olmayı hepimize nasip etsin.

Bayramın ikinci günündeyiz. Allah-u Teala bayramları bereketli günler olarak yaratmıştır. Sıla-i rahim yapan, akrabalarını, komşularını, arkadaşlarını, sevdiklerini ziyaret eden; hal hatır soran kimseleri  Allah sever. Yunus emre hani der ya: “Yunus der hoca/İstersen var 1000 hacca/Hepsinden iyice/Bir Gönül’e girmektir.” Bu bayram vesilesi ile muhatap olduklarımızın gönüllerine girebilmek gerekir. İslam’ı toplumuna, şehrine, mahallesine, ailesine hakim kılmak isteyen her mümin bayramları vesile ederek gönüllere girmelidir. Bayramlar, İslam davetçilerinin kavimlerine, Halklarına, akrabalarına ulaşabilmeleri için verilmiş bir ikramdır.

Bizler, güçlü aileler, güçlü bir mahalle, güçlü bir şehir, güçlü bir ülke inşa etmeliyiz. İslam’ın zayıf düştüğü, Müslümanların tüm diyarlarda yenildiği, Kafirlerin maddi gücü ellerinde bulundurduğu Bir çağda yaşıyoruz. İslam’ın tekrardan yeryüzüne egemen olup insanları karanlıklardan aydınlıklara çıkarabilmesi için toplumsal bağlarımızın çok güçlü olması gerekiyor. O yüzden Peygamberimiz küsmeyi yasaklamıştır. Bir ailede, birbirine küsen kimseler olursa böyle bir aile hiçbir zaman güçlü bir aile olamaz. Aileler güçlü olmazsa mahalleler İslam’ın rengine bürünmez . Kendi mahallesini tanımayan, akrabalarıyla küsülü olan bir kişi hiçbir zaman İslam davetçisi olamaz. Hani peygamberimiz Hazreti Ali’ye demişti ya: “ ya Ali! Küslüolan iki kişiyi barıştırmak yapacağın tüm ibadetlerden hayırlıdır.Senin bu ıslah edici tavırın diğer amellerinden daha hayırlıdır.” Minvalinde söylediği nasihati, Hz Ali ölüm döşeğinde ilken Evlatlarına söylemişti.. İşte bizler, çevresindeki küsülü olanları, bizlerden ilgi alakasını kesenleri ziyaret ederek barıştırmalıyız, kaynaştırmalıyız. Özellikle kardeşlerimizden Aile bağlarını güçlendirip mahallelerini İslam’ın rengine boyama mücadelesini vermelerini bekliyoruz. İşte bayramlar evlerine gitmediklerimizin kapılarını açmaya bir vesile olduğu için bu fırsatı çok iyi değerlendirmek gerekir.

Değerli kardeşlerimizden istirhamımız, ziyaret etmediğiniz akrabanız, muhabbet etmediğiniz sevdiğiniz kalmasın.Ulaşabildiklerimizin bizzat evine giderek ulaşamadıklarımızı da arayarak veya en kötü ihtimal bayram tebrik mesajı göndererek ilgi ve alakalarımızı güçlendirmeliyiz.Allah’ın esenlik ve selamıyla bir bayram geçirmeniz dileğiyle...