• DOLAR 34.7
  • EURO 36.773
  • ALTIN 2961.825
  • ...

Kurban bayramı bitince içimi büyük bir boşluk kaplar. Acaba aynı şey sizde de olur mu? Çünkü mübarek gün ve gecelerin hemen hepsi geride kaldı. Recep, Şaban, Ramazan ayı ile başlayan ve içinde birçok hayrın olduğu üç aylardan hemen sonra gelen şevval, zilkade ve Hac ayı olan Zilhicce ayı gerçekten, kıymet bilene, ahret tarlasını ekmek için en mümbit aylardı. Tam altı ay var, üç aylara. Önümüzde yeni yılın ilk ayı olan Muharrem ayı,  daha sonra sefer, cemaziyel evvel, cemaziyel ahir, rebiül evvel, rebiül ahir ve tekrar üç aylar inşallah. İşte bereketli mevsimlerden ayrılık hissi oluştuğu için içimizi boşluk kaplıyor. Rabbim bizlere hayırlı bereketli bir ömür versin. Günlerin, hatta nefeslerin dahi kıymetini bilmeyi nasip etsin. Bu vesile ile okuyucularımıza hicri ayları takip etmelerini, hilali gördüklerinde çocuklarına göstererek `Bak oğlum- kızım işte Muharrem ay, sefer ayı …` diyerek ayları tanıtmalarının çok yararlı olduğunu ifade etmek isteriz. Ve her hicri ay bitmeden bir hatim yapabilsek dünyamız daha başka olacaktır.

Kuran okumayı ramazan ayında bırakan bir toplum iflah olabilir mi? Özellikle camilerimizde sabah namazından önce akşam namazından sonra mukabele devam etmeli ve her hicri ayda bir hatim indirilip halkımıza, mahallemize, şehrimize, ülkemize, tüm Müslüman ülkelere ve insanlığa dualar edilmeli diye düşünüyoruz. Bu konuda il müftülükleri camilerde görevli imam ve müezzinleri harekete geçirmelidir. Tabi imam hatipli gençler, ilahiyatçılar da bu işe destek olmalılar. İslami STK`lar da bu hayırlı işi dernek salonlarında halka açık olarak yapabilir. Unutmayalım ki karanlıkları ancak Kuran`ın nuru yok eder.

Bu arada hacılar, hacdan dönmeye başladılar. Allah haclarını mübarek etsin. Ne büyük bir rütbedir hacılık. Hacılarımızı havaalanlarında karşılamalı, evlerine ziyaretlerine gidip dualarını almalıyız. Hacca gitmenin yolu Allah`a misafir olmuş hacıları ziyaretten geçtiğini unutmamak gerek. Bu hac mevsiminde tarihi bir olay yaşandı. Arefe günü, Kabe`nin örtüsü çıkan çok şiddetli bir rüzgardan dolayı yırtılıp parçalandı. Bu olay daha önceden de eski tarihlerde yaşanmış. Bunun anlamını Kabe`yi idare eden devletin kısa zaman sonra zulümlerinden dolayı yıkılacağını söyleyen araştırmacılar var. Çünkü tarihte bu olayın yaşanmasından hemen sonra Kabe`nin eski idaresi yıkılmış ve yeni ve adil bir idare başa gelmiş. Evet, bayramda dahi komşusu Yemen`i bombalayan, tekfirci örgütlerin finansmanlığını yapan, ‘ABD ile dünyayı yönetiyoruz` diyecek kadar zalimlerle işbirliğini açıklamaktan imtina etmeyen, birçok fitnenin ve ayrılığın başı, ümmete ilk darbeyi vurup hilafet kurumunun yıkılmasının faili olan bir devlet, Suud yönetimi, artık yıkılsın değil mi? Yeter! Hatta Müslüman devletlerin reisleri, gelecek yıl hacda bir araya gelsinler ve Harameyni bu işgalci haydutlardan kurtarsınlar.

Bayram ziyaretine gittiğim bir akademisyen ile aramızda geçen bir diyaloğu da gündemle ilgili olması hasebiyle paylaşmak isteriz. Şu an hangi akademik çalışmalar yaptığını sordum: `Bundan yüz yıl önce hilafetle ilgili çıkan yazıların çevirisini yapmakla uğraşıyorum.` dedi. ‘Peki, niçin?` diye sordum. O da:` Çünkü artık hilafet çok daha fazla konuşulacak. Çünkü Müslümanlar acı tecrübelerle öğrendiler ki BM, AB, ABD gibi güçlerin hepsi İslam ve Müslümanlarla acımasızca savaşıyor. Dolayısı ile Müslümanlar bir çatı kurmayı artık arzuluyorlar. Bunun adı hilafet mi olur yoksa başka bir ad mı konulur bilmem ama Ümmet birleşmenin yollarını aramaya çoktandır başlamış. İşte biz de 1900`lü yıllardan hilafetin kaldırıldığı 1925 yılına kadar gazetecilerin, siyasilerin hilafetle ilgili sözlerini günümüz diline çeviriyoruz.` Dedi.

Bir hac mevsiminde ümmetin tek çatı altında birleştiğini görmek dileği ile…