• DOLAR 32.45
  • EURO 34.829
  • ALTIN 2438.673
  • ...

Bugünlerde daha net olarak ortaya çıktı ki, Aksa Tufanı harekâtı, Siyonist terör şebekesinin planlarını bozdu. Hatta bunun da ötesinde ciddi bir “yok olma kâbusu” yaşamaya başladılar.

Sadece öldürmeye, imhaya ve yıkıma odaklı vahşi bir saldırı gerçekleştiriyor Netanyahu ve yanındaki kuduz Siyonistler. “Yenilmez Siyonist ordu” mitinin adım adım çöküşüne şahit oldukları için de daha bir vahşileşiyor, daha bir kudurganlaşıyorlar.

Aslında Netanyahu, iktidarı eline aldığından beri Gazze’ye yönelik imha ve yeniden işgal planları için hazırlıklara başlamıştı. Bakanlarından Ben Gvir, Aksa Tufanından önce açıkça “Gazze’nin işgal edilmesi” gerektiğini söylemişti.

Kassam Tugayları, Siyonistleri beklemedikleri bir anda vurdu.

Çok kısa sürede 30 km’den fazla ilerledi Kassam Mücahitleri ve Siyonistlerin en önemli birliği olan Gazze Tümenini imha etti.

Kassam’ın operasyon sırasında baskın yaptığı istihbarat üslerinde ele geçirdiği belgelerin Ortadoğu’da siyasi depremlere yol açacağı söyleniyor. Hatta bundan dolayı bazı körfez ülkelerinin Siyonist rejimin başarısı ve HAMAS’ın ortadan kalkması için hamlelerde bulunduğuna, imkanlarını seferber ettiğine dair de ciddi iddialar var.

Ama ortada bir gerçek var.

Kassam komutanları 7 Ekim’den beri yaptıkları açıklamalarla zafere odaklanmışlar.

Siyonist terör çetesinin, arkasına 6 büyük devleti alarak abluka altındaki Gazze’yi hiçbir uluslararası sözleşme ve kural tanımadan bombalaması dünyada büyük bir hayal kırıklığına ve umutsuzluğa neden oldu. Soykırıma dönüşen vahşi katliam tüm dünyadaki “insanlığını kaybetmemişler”in tepkisini çekse de her yerde protesto gösterileri ve boykot çağrıları yapılsa da genel kanaat Siyonist çetenin Gazze’yi tümüyle işgal edeceği yönündeydi.

Ebu Ubeyde her konuştuğunda hava değişmeye başladı.

İşgalci teröristler, Kassam mücahitleri karşısında zelil olmaya başladı.

“Hayaletlerle savaşıyoruz” demeye başladı kimi rütbeli katiller.

Terörist cenazeleri ardı ardına gelince Tel Aviv’de “Netanyahu istifa” sesleri yükseldi.

Direniş hareketleri, öldürdükleri bazı teröristlerin “Paralı askerler” olduğunu söyleyince ve işgalci ordunun sadece rütbeli ölümlerini paylaştığı ortaya çıkınca aslında Siyonist işgal cephesinin verdikleri kayıpların söylediklerinden en az 10 kat fazla olduğu anlaşıldı.

Küresel Siyonist akıl “soykırım mağduriyeti” üzerinden elde edilen büyük kazanımların ve ayrıcalıkların yavaş yavaş kaybedildiğini görünce “onurlu bir çekilme” üzerinde düşünmeye başladı.

Sorumluluğu tümüyle Netanyahu’ya yükleyip Siyonist barbarlığı gözden kaçırma çabasının ne kadar etkisi olur zaman gösterir; ama soykırımcı Siyonist kafa, bedeli ne olursa olsun “HAMAS’ın olmadığı bir Gazze” için hesap üstüne hesap yapıyor.

Gazze’nin idaresinin işbirlikçi Mahmud Abbas’a verilmesi bir seçenek olarak görüldü ilkin. Ancak, Siyonist destek kuvvetlerine rağmen Batı Yaka’da hiç de sağlam bir otoriteye sahip olmadığı ortada. Mahmud Abbas’ın muhtemel bir esir takasında direniş taraftarı olan Fetih liderlerinin işgalci zindanlarından çıkmaması için işgal rejimi nezdinde girişimde bulunduğuna dair bilgilerin Filistin halkı arasında yayılması durumunda halkın arasına çıkma ihtimali bile kalmayacaktır.

Medyaya düşen bilgilere göre masadaki son seçenek, Gazze’deki Filistinlilerin Avrupa ülkelerine göç ettirilmesi…

Siyonistlere ait Kanal 12 televizyonu, İşgalci terörist rejimin, İngiltere eski Başbakanı Tony Blair'i "Batılı ülkeleri savaşın bitiminden sonra Gazze Şeridi'nden Filistinli mültecileri kabul etmeye ikna etmesi için" arabulucu olarak atamayı planladığını iddia etti.

Amaç Gazzelileri materyalist Batı sokağında asimile etmek…

Aksa Tufanı, Küresel fesat sisteminin kafasını o kadar çok allak bullak etmiş ki, içinde bulundukları durumun bile farkında değiller.

Birincisi Gazze düşmedi ki, Gazzeliler orayı terk etsin.

İkincisi ise Gazze dünyanın vicdan kapılarını çaldı ve olumlu cevaplar aldı. Siyonist terörizme karşı küresel bir intifadanın zemini oluşmuş durumda. Buna engel olmaya Siyonistlerin de dostlarının da güçleri yetmez.

Yazarın Diğer Yazıları