Mübarek Aksâ Tûfânı'nı..

Uygulama kararı aldıklarında..

Merhum Yahya Sinvar..

Veya Merhum Muhammed Dayf..

Yahut da beraberlerindeki Mücahidler..

Ümmeti İslam'ın da..

Bu kutsal kalkışmaya..

Hemen dahil olacağını değerlendirip..

Böylesi bir beklentiye de girmişler miydi..

Açıkça konuşmak gerekirse..

Pek sanmıyorum..!

Geçmişten günümüze..

Yaşanagelen büyük katliamlar..

Programlı soykırımlar..

Mescid-i Aksâ'nın yakılması vb..

Onlarca büyük hadise sonrası..

Bir türlü gelmemişse..

O beklenen..

Bu Aksâ Tûfânı'nda da gelmeyecektir, diye..

Hesaplamışlardır..!

Buna göre..

O bütün heybetiyle..

Şehid Sinwar:

"Herşeyi yakıp yıkacak..

Bir Tûfân ile..

Üzerinize geleceğiz..

O kahraman esirleri..

Ölüm zindanlarınızdan..

Koparıp alacağız..!"

Diye kükreyip haykırırken..

Tüm bu yaşananları da..

Eminim ki..

İyice hesaplamıştı..!


O halde..

Asla ve kella..

En ufak bir ümitsizliğe yer yok..!

"De ki:

Allah'ın bize yazdığından başka..

Başımıza hiçbir musibet gelmez!

Zaten O da bizim Mevlâmızdır.

O halde..

Mü'minler..

Sadece Allah'a dayansın..

Tevekkül etsin!"

(Tewbe Sûresi-51)