• DOLAR 32.214
  • EURO 34.768
  • ALTIN 2458.961
  • ...

Seçim öncesini yaşadığımız bu günlerde hem aynı hem ayrı zihniyete hizmet eden siyasi partilerin iktidar partisine karşı ittifak ettiği, yıllardır mazlum halka yapmadığını bırakmayan mürted örgüt yandaşlarının daha da azgınlaştığı, daha önce söylediklerinden sürekli çark eden Çarkçı Kemal`in oy uğruna BDP`leştiği, her ortam ve her fırsatta TC`nin Kürtleri demokratik haklarından mahrum bıraktığını dile getiren BDP`lilerin söyledikleriyle çelişerek CHP`leştiği bu zamanda; AKP`nin yanlış politikaları hakkında bir şeyler yazmak düşüncesinde değildim.

Ama

Haber sitelerini tararken doğruluğundan şüphe duymadığım bir internet sitesinde Başbakan Erdoğan ile ilgili okuduğum bir haber, bu yazıyı yazmama ve bu konuyu dile getirmeme sebep oldu.

Okuduğum haber kısaca şöyle; Can kaybı olmayan Hazro (AKP ilçe başkanın oğlu kaçırıldı), Cizre (İHL öğrencilerinin kaldığı yurt yakıldı) ve Silvan (AKP`li bir işadamının araçları PKK yandaşlarınca yakıldı) olaylarına haklı olarak tepki gösteren Başbakan Erdoğan`ın, Yüksekova`da içindekilerle birlikte yakılmak istenirken çatıya çıkarak korunmaya çalışan Mustazaf Der Yüksekova şubesi başkan yardımcısı Ubeydullah Durna`nın PKK/BDP yandaşlarınca açılan ateş sonucu şehid edilmesi olayını bu güne kadar dile getirmemesi manidar bulundu.

Acısı taptaze bir yarayı deşmek, bu olsa gerek. Dikkat edin, acısı taze diyorum. Çünkü can Ubeydullah kardeşin şahadetinin acısı hala yüreklerdeki tazeliğini ilk günkü gibi koruyor.

Fena-fil sırrına eren ve yüreklerinde kardeş acısı yaşayanlar; doğru ve güvenirliliklerinden şüphe duymadıkları muvahhitler mustazaf kardeşlerinin mazlumca şehid edilmesini unutmadı, unutmayacaklarda. Yani onların yüreklerindeki acı hiç dinmedi.

Durum bundan ibaretken, her şey apaçık ve berrakken, mustazaflar saldırılara uğrayıp şehid ediliyorken, haksızlıklar, karalamalar, iftiralar yoğunlaşmışken; mazlumları anlamamak, anmamak ve mesafeli yaklaşmak bu olsa gerek.

Sayın Recep Tayyip Erdoğan, söyle Allah aşkına!

5 Mayıs 2011 günü Yüksekova`da, azmış mürted örgüt yandaşlarının Mustazaf-Der başkan yardımcısı Ubeydullah Durna`yı şehid etmeleri olayını duymadın mı? Yaşananlardan bihaber miydin yoksa?

Gözü yaşlı anne ve eşleri, yürekleri iman aşkı ve İslam kardeşliğiyle yanan gençleri, kışkırtmalara rağmen sükûneti ve itidali elden bırakmayan Peygamber sevdalılarını ana haber bültenlerinde izlemedin mi?

Bunların hepsinden haberin vardır muhakkak. Ve bu olayla ilgili görüntüleri de izlediğini tahmin ediyorum.

Peki, neden bu menfur saldırıyı lanetlemedin, kınamadın! Bir güne bir gün bu olay hakkında bir açıklamada bulunmadın! Faillerinin bulunması için talimat vermedin!

Oysa başka bir olayda, failler hemen yakalanıyor veya şüphelilere operasyonlar yapılıyor.

Merak ediyorum!

Ubeydullah Durna`yı şehid edenlerin yakalanmaması, Ubeydullah Durna`nın mustazaf olmasından mı?

Ubeydullah Durna`nın katillerini kına(ya)maman, lanetle(ye)memen Ubeydullah Durna`nın Mustazaf-Der yöneticisi olmasından dolayı mı?

Ubeydullah Durna olayını -partinin işine gelmesine rağmen- seçim alanlarında, miting meydanlarında dile getirmemen şehide duyduğun saygıdan mı, yoksa dile getirdiğinde Kemal Kılıçdaroğlu`nun diline düşeceğin korkusundan mı?

Mustazaf-Der şubelerinin olduğu bütün illerde her görüşten insanların, insani sorumlulukları gereği taziyeye gelmeleri sizleri hiç mi rahatsız etmedi? Sizlerde bu insani sorumluluğu yerine getirmek istiyordunuz, ama çekinceleriniz mi vardı?

Aslında biliyorum. Sorun çekinceleriniz veya Kemal Kılıçdaroğlu`nun eline koz geçmesi değil. Sorun: Ubeydullah Durna`nın İslami kimliği ve Mustazaf-Der yöneticisi olmasıdır. Başka da bir şey değildir.

Öyle görülüyor ki, sizler mustazaflara mesafeli ve ön yargılı yaklaştıkça kaybedeceksiniz. Mustazafları terörist gördükçe, terörden çok çekeceksiniz. Sorun ve sıkıntılarıyla ilgilenmedikçe, sürekli problemler ile boğuşacaksınız.

Mustazaflara yapılan saldırı, karalama ve iftiralara fransız kalıp; kendinize ve çevrenize yapılan bir haksızlığı ve saldırıyı ise gündeme getirerek, mustazafların taptaze yarasını deştikçe, işte böyle yazılara konu olacaksınız.

Yeryüzünün gerçek öncü ve önderleri olan mustazaflardan olmak dileğiyle.

Allah Subhanehü ve Teâlâ`ya emanet olun.