Çöken sağlık sistemimiz üzerine
Sağlık sistemimizin sorunları ne zaman başladı? Büyük devasa şehir hastaneleri, en ileri tetkiklerin dahi yapıldığı hastane imkanları en ücra ilçeye dahi hastane inşa eden AK Parti hükümetinde sağlık sistemi en iyi yerlerde konumlanması gerekirken hem vatandaşlarımız hem de hekimlerimiz neden hep şikayetçi bir ruh haline büründü.
Sağlık bakanlığındaki problemler bir kartopu misali görünmezden geldikçe ortadan kaybolmadı, çözülmedi ve yok olmadı her ertelenen, görünmezden gelen problem gibi büyüdükçe büyüdü ve artık kangrenleşti. Sağlık bakanlığındaki ve sağlık sistemimizdeki problemlere neşter vurulmazsa sadece kolu değil bedeni(AK Parti) de kaybedeceğiz. İktidara geldiğinde ilk işlerinden biri bozuk ve yetersiz sağlık sistemini düzeltmeye koyulan Sayın Cumhurbaşkanı, meseleye can havliyle eğilmiş sağlık sistemini 2000’li yıllarda ilaç dahi zor bulunan özel muayenesiz hiçbir işlemin yapılmadığı durumdan en düşük gelirli vatandaşımızın dahi tüm sağlık hizmetine ücretsiz erişiminin sağlandığı harika düzenlemeler getirilerek halkımızın teveccühünü kazanmış, tekrarlanan her seçimde yola devam notunu almıştır. Sağlık sistemindeki tüm düzenlemeler sadece vatandaş eksenli yapılıp hekim arkadaşlarımız her defasında unutuldukça, örselendikçe, hırpalandıkça, ötekileştirildikçe ve en önemlisi yolunacak kaz gözüyle bakıldıkça sağlık sisteminde sessiz ancak derin yaralar açıldı. Devamlı kendini haksızlıklarla baş başa bulan hekim meslektaşlarımız çözümü özel sektöre geçmekte veya yurt dışına beyin göçü vermekte buldu. Sıkıntılara göğüs gerip hizmet vermeye çalışan hekim arkadaşlarımızın sabrının tükenmesine de ramak kalmış, son çare olarak sadece hekimlerden oluşan sendikalar kurmuş, Ocakta 1 gün Şubat ayında 2 gün grev yapmış sorunlar giderilmezse mart ayında 3 gün bir sonraki ayda 5 gün grev yapacaklarını ilan etmişlerdir. Meselenin ne kadar ciddi boyutlara ulaştığının anlaşılmamasının en önemli sebebi sağlık bakanlığındaki bürokratların ekseri çoğunluğunun hekimlerden oluşmaması yatıyor. Adalet bakanlığındaki bürokratların doktorlardan ve ya öğretmenlerden oluşması gibi bir şeyden bahsediyorum çıkacak problemleri siz düşünedurun biz hekimler yaşıyoruz.
Sağlık sistemimizdeki problemler hekimlerimizin birçok sebepten dolayı istifa etmesi ve istifa etmeyenlerin de artık verimli sağlık hizmeti sunamamasından kaynaklıdır. Vatandaş artık 2-3 aydan önce randevu bulamaz hale gelmiştir. Birkaç aya randevu bulanlar da muayene olduktan sonra istenen tetkikleri 3 ayda ancak tamamlayabilmektedir. Halkımızın sağlık sisteminde yaşadığı problemler gün geçtikçe artmaktadır. Halkımızın sağlıkta refahının yolu hekimlerimizin problemlerini çözmekten geçmektedir. Hekimlerin sorunları çözülmeden hekimsiz hastaneler, hekimsiz sağlık ocakları ve hekimsiz bir sağlık bakanlığının hayali zor değildir. Kaliteli hekim göçünün yeri yabancı uyruklu tıp bilgisi ülkemizdeki tıp fakültelerindeki eğitimin çok altında ve Türkçe dahi zor konuşan hekimlerle doldurulmaya çalışılması beyhude işlerdir. Meselenin özüne inilmez ve çözüm için ivedilikle adımlar atılmazsa halkımızdan sağlık sisteminin kırmızı kart görmesi ana meselesidir. İyi bir devletin kaliteli güvenlik hizmeti, ekonomik refah, adalet, kaliteli eğitim hizmeti ve VATANDAŞLARINA SUNDUĞU KALİTELİ BİR SAĞLIK HİZMETİ vardır. Bunlardan biri dahi sarsıntılı hale gelirse; toplum kendine yeni mevsimler arayan insanlar ile dolar sonra taşar ve sel olur da önünde kimseler duramaz, iş işten çoktan geçmiştir.
Bu yazımızın en önemli amacı; sağlık sistemimizde ters giden bir şeylerin olduğunun vatandaşlarımıza ve yetkililere özellikle de CUMHURBAŞKANIMIZ ve onun gözü, kulağı, sözcüsü ve BATI ve İSLAM isimli değerli eserin yazarı İbrahim KALIN Bey’e farkındalığını oluşturmaktır. Sağlık sistemimizdeki ana problemler ve çözüm önerilerine bir sonraki yazımızda değinilecektir. Kalın sağlıcakla…
