Bundan Sonrası Çok Önemli!
Suriye’deki gelişmeler ve yeni yönetimin şekillenmesi oldukça zaman alacak gibi görünüyor. Bu süreç son derece kritiktir. Badirelerin atlatılması ve sahil-i selamete ulaşılması, kolay olmayabilir.
Esed rejiminin ortadan kaldırılması uzun bir mücadelenin sonucu olsa da, son operasyonlar oldukça hızlı ve ani bir şekilde gerçekleşti ve elbette sonuç alıcı oldu. Ancak, inkılap, devrim veya adına her ne denirse densin, gerçekleşen büyük değişimin adalet düsturlu ve tüm kesimleri kucaklayıcı bir yapıda olması, bu dönüşümün kalıcı olmasının teminatı olacaktır.
Bundan sonra kucaklayıcı ve toparlayıcı olmak büyük önem taşımaktadır ve vazgeçilmezdir. Terör, kaos ve kargaşaya başvuranlar dışında tüm kesimlerle yeni, beyaz sayfalar üzerinden ilişki geliştirmek hem insani hem de İslami bir duruşun gereğidir.
Tekbirler ve tehlillerle gerçekleşen bu değişimin, halkın huzuruna ve refahına hizmet etmesi büyük önem arz ediyor. Arap Baharı sürecinde yaşanan hayal kırıklığının tekrar yaşanmaması için gerekli dersler alınmalıdır.
Baasçı despot yönetimin yerine, başka hiçbir despot veya zalim yönetim gelmemelidir. Esin alınacak yöntem ve yönetim ne Marksizm ne Kapitalizm ne de Kemalizm olmalıdır. Halkın değerleriyle uyuşmayan Fransız tipi laikliği savunanları görünce ürküntü duymamak mümkün değil.
Müslüman coğrafyanın kodlarına en uygun yönetim şekli, İslami hukuka dayalı bir sistemdir. Çünkü özgürlük, insan hakları ve adalet denince akla Ömerler, Aliler gelir. Onların uyguladığı sistem, ilahi nizama uygun İslam hukuk sistemiydi. Müslümana da Hristiyana da diğer din mensuplarına da adaletle muamele ettiler, adaletle hükmettiler.
Suriye’de Müslüman halkın umut bağladığı bu dönüşümün başka ideolojilere evrilmesine izin verilmemelidir. Yeni düzenin çalınmasına ya da yozlaştırılmasına engel olunmalıdır.
Şimdiden Suriyelilerin topraklarına göz diken siyonist israilin çıkarlarına hizmet edecek hiçbir anlaşmanın içinde bulunmamak elzemdir. Nereden gelirse gelsin bu tür dayatmalara karşı boyun eğilmemelidir.
Afganistan örneğinde olduğu gibi, emperyalist ABD ve onun siyasetini yürüten güçlere karşı daima uyanık olunmalıdır. Bu çevrelerden gelebilecek siyasi ve askeri müdahalelere karşı teyakkuzda olmak şarttır. Sahada kazanılan savaşın, dikkatsizlik sebebiyle masada kaybedilebileceği gerçeği asla unutulmamalıdır.
Zalim Esed’in devrilmesi, elbette iyi olmuştur. Görünüşe bakıldığında olup bitenleri, Müslüman halkın bir başarısı olarak görüyoruz. Ancak, asıl niyetlere vakıf olan
Rabbimizden bütün süreçlerin mazlum halkın lehine sonuçlanmasını temenni ediyor ve dua ediyoruz.