Provokasyonlar ve HÜDA PAR'ın duruşu

Bir siyasi parti düşünün, Doğu ve Güneydoğu illerinde "Devletle beraber çalışıyor" diye hedefe konulmaya çalışılıyor, batı illerinde de ise "Devlet düşmanı" diye hedef gösteriliyor. Ama bütün bu yalan, iftira ve provokasyonlara rağmen dürüst ve yapıcı siyasetiyle günden güne tanınıyor, büyüyor ve halkın teveccühünü kazanıyor.

HÜDA PAR'dan bahs ediyoruz.

“Önce İnsan Öncelik Adalet” sloganıyla yola çıkan HÜDA PAR on iki yıllık siyasi hayatı boyunca siyasetini insan ve adalet merkezli yapıyor.

Kimseye küfür etmeden, hakaret etmeden, İslami ve insani sınırlar çerçevesinde yol alıyor. Her kesimle diyalog yollarının açık olması için elinden gelen tüm çabaları sarf ediyor. Her türlü sorun ve müşkilatın çözüm adresi diyalog yolu olduğunu sürekli kamuoyuna açıklıyor.

Kimden gelirse gelsin doğruya doğru yanlışa yanlış diyor. Bunun için bazen eleştiriliyor bazen hakarete uğruyor bazen hedef gösteriliyor bazen de büyük zulümlere maruz kalıyor.

Toplumun maslahatını öncelediği için bütün bu haksızlık ve hukuksuzlukları sineye çekip yalancı, müfteri ve zalimleri El-Adil olan yüce Allah (c.c)'a havale ediyor.

Devlet içindeki FETÖ ve onun gibi yapıların bütün kumpaslarına rağmen tuzağa düşmediler ve siyasal zeminde haklarını arama konusunda ısrarcı oldular.

6-8 Ekim olaylarında birçok parti binaları yakıldı, tahrip edildi, üyeleri şehid edildi yine de vakur duruşlarını bozmadılar. Bir iç karışıklık çıkıp toplum huzursuz olacaksa biz yine sessiz kalıp hesabımızı yevm-i mahşerde sorarız deyip itidalli duruşlarını muhafaza ettiler.

HÜDA PAR'ın bu sağlam duruşu ve doğal büyümesi zaten karanlık mihrakların dikkatini üzerine çekmişti.

14 Mayıs 2023 seçiminde sayın Erdoğan'a destek açıklamasından sonra ise bilimum iç ve dış karanlık odakların hedefi oluverdi. HÜDA PAR ismini duyunca kırmızı görmüş boğa gibi burunlarında soluyarak içlerindeki kin ve nefreti kusarcasına yalan ve iftira dolu cümleler kurmaya başladılar.

CHP, İYİ Parti, Mansur Yavaş, Zafer Partisi, HDP/PKK başta olmak üzere birçok kişi ve partinin hedef göstermesiyle önce siyasi linç girişimi başladı. HÜDA PAR'ın itidalli duruşu bu müfterilerin oyununu bozdu. Bu sefer fiili olarak kışkırtmalar başladı.

Derken; Adana, Edirne, Konya gibi illerde parti tabelası, afiş ve standlara müdahale edildi. Mersin'de sol örgütler HÜDA PAR'ın standına saldırıp sopa, bıçak ve silah kullanarak 3 parti üyesini yaraladılar.

Son olarak sözde vatanperver olan provokatörler Trabzon'da devreye girdiler.  Özellikle ZP ve İP'lilerin halkı kin ve düşmanlığa sevk etme çabalarına karşı stanttaki HÜDA PAR yetkililerin provoke olmamaları, Trabzon halkının HÜDA PAR'ı sahiplenmesi ve Trabzon İl Emniyet Müdürlüğünün süreci başarılı olarak idare etmesi büyük bir oyunu bozdu.

Yoksa HDP/PKK’nin çağrısıyla 6-8 Ekim 2014'te katledilen Yasin Börü vakası gibi bir vaka da ZP ile İP'in hedef göstermesiyle Trabzon'da yaşanabiliridi.

HÜDA PAR'a yönelik işlenen hukuksuzluk, yalan ve iftiralara karşı HÜDA PAR'ın sükuneti muhafaza etme adına her türlü fedakarlığı yapması takdire şayandır.

Yapılan bütün provokatörlüklere rağmen tuzağa düşmeden vakur duruşu ve hikmetli açıklamaları HÜDA PAR'ı Trabzon başta olmak üzere Karadeniz ve tüm Türkiye'de güçlü bir siyasi parti yapacaktır.

Gerek HÜDA PAR Genel Merkezini arayarak evini, dükkanını ve yüreğini açan Trabzon'lu ve Karadeniz'li vatandaşlar gerekse sosyal medya üzerinden Karadeniz'de kaldığı ili belirterek her türlü desteği vermeye hazır olduğu ve bu provokatörlükleri yapanların toplama çapulcular olduklarını, Trabzon'luları temsil etmediklerini açıklamaları değerli açıklamalardır.

Dolayısıyla toplama provokatörler, aynı merkezden aldıkları emirle belki içlerindeki kini kusarak halkı galayane getirmek için başarılı olduklarını düşünebilirler. Ancak uzun süreli düşünüldüğünde yapılan bu hadsizlikler ters tepip HÜDA PAR için hayırlı sonuçlar doğuracağı muhakkakır.