Mustafa Karakaş/DOĞRUHABER

Yahudi aklı hiçbir zaman değişmiyor. Kendini kurnaz; karşıdakini ahmak sanan bu hastalıklı akıl her ne kadar devletleşmişse de, her ne kadar güç ve kudrette en şaşaalı günlerini yaşıyorsa da kelimelerle oynama hastalığından vazgeçemiyorlar.

DEDEKTÖR DEĞİL; ALGI OPERASYONU

Son 10 günde Mescid-i Aksa`nın girişine metal dedektörler yerleştiren siyonistler bu uygulamanın mescidin önüne dedektör koymanın sıradan bir uygulama olduğuna dünya kamuoyunu ikna etmek için yine kelime oyunlarına, algı operasyonlarına sığındı.

Siyonist israil Savunma Bakanlığı`na bağlı bölgelerarası koordinasyon birimi yayınladığı sözde bilgi formu ile algı operasyonu düzenledi. Mescid-i Aksa`daki metal dedektör terörizmini meşrulaştırmak için dünyada bu uygulamanın olduğuna dair örnekler sunan koordinasyon biriminin listesine göre Bengladeş Merkez Camii girişinde, Hindistan`ın New Delhi Camii girişinde, 2016 yılının yaz aylarında Mısır Giza Camii girişinde ve yine yaz aylarında Kuveyt Camii Girişinde metal dedektör uygulamasında bulunulmuş.

Endonezya Jakarta Kilise'si girişinde ve Mısır kilisesinde magnometrik kapıların bulunduğunu iddia eden siyonist bakanlık kendince şark kurnazlığı yapmaktadır.

SİYONİSTİN ÖRNEK VERDİĞİ ÜLKELER SİYONİST DOSTU!

Siyonist rejimin verdiği örnekleri tek tek incelediğimizde karşımıza korkunç bir algı operasyonu çıkıyor. Örnek verilen ülkelerden Bengladeş`te cunta rejiminin uygulamaları küresel ölçekte tepki çeken uygulamalar iken; insan haklarına hassasiyet gösteren bir ülkeden örnek alınmış gibi bir tavır takınılması ilginç!

Keza Mısır`da darbeci bir yönetimin olduğu gerçeğini bilinçli bir şekilde ıskalayarak bu uygulama Mısır`da da var o halde ben de yapabilirim anlayışı problemli bir bakıştır.

MESCİD-İ AKSA ÜMMETİNDİR!

Keza Hindistan`da Keşmir meselesinden dolayı bir süre uygulanan bu uygulamayı Mescid-i Aksa`ya teşmil etmeye çalışmak 2 nedenden dolayı asla kabul edilemez;

Birincisi Mescid-i Aksa toprakları hem şer`i hem mer`i hem de uluslararası hukuka göre israilin değil Filistin toprağıdır. Resmiyette ise Mabed, Ürdün`deki Aksa Vakfına bağlıdır ve yönetimin izni olmadan oraya çivi çakmak bile yasal değildir.

Mescid-i Aksa`ya siyonistlerin metal dedektör takamayacağının ikinci ve en önemli gerekçesi ise bu bölgenin tüm Müslümanlar tarafından; hatta Hristiyanlar tarafından kutsal sayılan bir bölge olmasıdır. Müslümanlarca 3. Kutsal bölge olarak hürmete değer bulunan Kudüs`te bu uygulamada bulunmak başkalarının toprakları üzerinde tasarrufta bulunmak olacağı için ne Mısır, ne Bangladeş ne de Endonezya örneklerine uymaz.

MESELE DEDEKTÖR DEĞİL

Siyonist israil, dünya Müslümanlarının öfkesine neden olan bu uygulamadan vazgeçmemek için direnecektir. Kudüslü Müslümanlar da detektörlerden geçerek mescide girdikleri an Aksa`nın düşeceğini ve siyonist toprağına dönüşeceğinin farkındadır. Meseleye at gözü ile bakanlar nezdinde basit bir şekilde “detektörden geçsinler ne olacak ki!” ifadesi meseleye şaşı bakmaktır. Zira Filistinliler mescide girişin detektörden geçme iznine tabi olmasının aslında Kudüs`ten vazgeçmek anlamına geldiğini bildikleri için tüm gücü ile direniyorlar. Ümmet de bu bilinçle hareket etmeli ve meselenin ciddiyetini kavramalıdır.