İlginç Kareler / PKK'nin Hol Kampı’ndaki ‘Müslüman Bayan’ Katliamı!

Suriye’nin Haseke kentindeki Hol Müllteci Kampı’nda 40 bini çocuk, geri kalanlarının çoğu kadın olmak üzere yaklaşık 64 bin insan bulunuyor.

BM’ye bağlı yardım kuruluşlarıyla ayakta duran kampta PKK tam da kendine yakışan terörü estiriyor.

PKK Zihniyeti, işlediği bütün cürümlere DAİŞ'lilere karşı savaşıyoruz" kılıfını uydurarak sorgulanmaktan ve yargılanmaktan kurtulmaya çalışıyor.

PKK’nin geçmişten günümüze işlediği insanlık suçları sorgulanmamışken bunlara bir yenisini daha ekliyor.

Mültecilerle ilgili her yıl çok sayıda rapor düzenlenir. Bunlardan biri olan Mülteci Hakları Raporu'na göre PKK, son günlerde Suriye'deki HOL KAMPI'nda 30 Müslüman kadını katletmiş.

Mülteci Hakları Derneği, daha önce Hol Kampı’nda kalan 10 kadın tanıkla görüşerek bir rapor hazırlıyor “21. Yüzyılda Köleliğin Diğer Adı” başlıklı raporda çarpıcı iddialar var. 

Bu iddiaların %10'u bile gerçek olsa tüm insanlığın utanç arşivini doldurur.

Mülteci Hakları Derneği’nin raporunda bu katliamın detayları anlatılırken Marksist-Leninist PKK için katliam gerekçesi yine aynı; yani “İslam Düşmanlığı”..

Varlık sebebi “Kürt Meselesine çözüm aramak değil tamamıyla İslam ve Müslümanlara düşmanlık olan PKK’nin Hol Kampı’ndaki çarşaflı kadınların varlığına tahammül etmediği sık sık işlenen konulardan biriydi.

Hal böyle iken, PKK istihbaratı üçü-beşi bir araya gelen çarşaflı Müslüman kadınları bir tehdit unsuru olarak rapor ediyor.

Bir çadırda Kur’an- Kerim öğrenmek ve öğretmek için bir araya gelen yaklaşık 30 çarşaflı kadın PKK’li canilerin radarına yakalanıyor.

Bu duruma tahammül etmeyen YPG/PKK’li caniler her zamanki propaganda yalanlarıyla “İçeride teröristler var, eylem hazırlığı yapıyorlar” diyerek dört bir yandan kurşun yağmuruna tutuyorlar.

Saldırıda 30 çarşaflı bayan katlediliyor.

Suçları; ‘Çarşaf giymek ve PKK’nin hoşlanmadığı Kur’an eğitimiyle uğraşmak’ olan bu bayanlar için kullanılan ifadeler ayrıca yaralayıcı.

Hol Kampı’ndaki PKK istihbaratı yabana atılır gibi değil. İnsanları adım adım takip eden PKK aynı zamanda dış istihbarat güçlerine de bilgi sağlıyor.

Bu istihbarata rağmen nasıl oluyor da çadırda Kur’an okumak için toplandıklarını bilmiyor?

Elbette ki biliyor ve özellikle bunun için toplananları katlediyor.

Tabii bu PKK’nin bu tarzdan yaptığı ilk katliam değil.

Daha önce de DAİŞ’li diyerek çok sayıda yargısız infaza imza atmış, çok sayıda insanı kaçırmış ve hatta Kamp içerisinde 5-6 yaşlarındaki küçük bir çocuğun PKK’lilere taş atmasını hazmedemedikleri için yakın mesafeden silahla vurmuşlardı.

Hol Kampı’nda Kur’an eğitimine ciddi yaptırımlar uygulayan PKK yönetimi aslında BM tarafından sadece “Dış Güvenlik” ile görevlendirilmiş.

Ancak PKK Zihniyeti, İslami gerçeklere olan düşmanlığından dolayı kamp içinde en küçük bir İslami hareketliliği hazmedemiyor.

Oysa aynı PKK’nin Kuzey Kürdistan(Bakur) denilen Türkiye’nin Doğusunda yaptığı propaganda faaliyetlerinde devamlı “İslami değerlere saygılı olduğunu” vurguluyor.

Ne yazık ki başta mazlum Kürd halkı olmak üzere PKK’nin bu yalan propagandasının çok sayıda alıcısı bulunuyor.

İşin ilginç olan yanı: PKK’nin Hol Kampı özelinde; tutuklu tuttuğu tüm insanlara gayr-ı insani davrandığı ve BM tarafından gelen yardımları çalıp para karşılığı satma, mahkumların ibadetlerine izin vermeme, keyfi muameleler ile insanları işkenceden geçirme...gibi barbarlıklara imza attığı bilinmektedir.

Tüm bunlara rağmen hem ‘Barış havarisi’ kesilmesi hem de ‘İnançlara saygılı’ olduğu yönündeki söylemleriyle göz boyama çabaları PKK’nin, çirkin yüzünü gizlemeye çalışmaktan başka bir şey değildir.