Mehmed Göktaş

Taze, sıcak, hazır Anayasa bulunur!

08.01.2025 01:00:00 / Mehmed Göktaş

Yazımın başlığını mezarlarda “Taze okunmuş Yasin”  satışlarından aldığımı hemen anlamışsınızdır?

Hani büyükşehirlerin mezarlarına girdiğinizde ellerinde Kur’an, başlarında takke sizi bekleyen birileri vardır, size “henüz yeni okunmuş taze Yasin” olduğunu söylerler.

Suriye’deki Esed rejiminin yıkılmasının ardından sanki Ahmed Şa’ra acil talepte bulunmuş gibi dört bir yandan kendisine anayasa taslakları sunuluyor.

Batıdan gelen siyasilerin her biri yazıya dökmemiş olsalar da Suriye’ye sözlü anayasa takdim ediyorlar; “Kıyafet serbest olsun, örtünme zorunluluğu olmasın, içki ve içkili yerler serbest olsun... “

Emperyalist küfür cephesinin başta terör devletinin güvenliği olmak üzere anayasal olarak uyulmasını istedikleri diğer taleplerini hepimiz biliyoruz.

Gelelim bizim cenaha. Suriye’nin nasıl bir anayasaya sahip olması gerektiği konusunu kendilerine birinci dert edindiklerini görüyoruz.

Suriye ziyaretimizden sonra hatta ondan önce Şam’ın da ele geçirilmesinin ardından bizim cenahtan bazıları “Suriye nasıl bir anayasa ile yönetilecek” telaşına düşmüş durumdalar, bize en çok sorular hep bu minvalde. Daha da ileri giderek mezarlıklardaki taze Yasinciler gibi taze anayasa sunuyorlar. Hem de bu anayasayı kabullenmedikleri takdirde Müslüman sayılmayacaklarını iddia edenler bile var.

Aslında bunları ciddiye almak ve cevap vermek gerekmez ama yine de şunları söylemeden  edemeyeceğim; Laik bir ülkede, kıyıları plajlarla çevrili, meydanları dokunulmaz heykellerle dolu bir ülkenin mensupları olarak Suriye için “tavizsiz bir Tevhid ve Şeriat” istemeyi her şeyden önce haddini bilmezlik olarak görüyorum.

Müsaadenizle bu konuda konuşacak olanlar Suriyelilerin, Suriye’yi zulüm ve diktatörlükten kurtaranların ta kendileridir, bunun haricindekilerin yaptıkları küstahlıktan başka bir şey değildir.

Bizim gibi hariçten konuşanlara gelince; hiç olmazsa bizzat oraya giderek yerle bir olmuş, viraneye dönmüş, yolları ve alt yapısı tahrip edilmiş, barajları, petrol kaynakları ve tahıl depoları Amerika güdümlü örgütlerin elinde kalmış, yüz binlerce insanı katledilmiş, milyonlarcası komşu ülkelere sığınmış bir Suriye’yi bizzat görmek ve ondan sonra konuşmak gerekmez mi?

Aslında akıl vermek niyetiyle Suriye yönetimiyle görüşmeye gidenlere bir şart getirilecek; önce viraneye çevrilmiş Suriye’yi baştan sona gezip göreceksiniz, daha sonra Ahmed Şa’ra ve yönetimle görüşebileceksiniz!

Bu duygularla herkese selam ve muhabbetle!

Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar