Aynur Sülün

EVLERİNİZE DÖNÜN AMA SADECE BEDENLERİNİZLE DEĞİL

23.02.2022 05:00:00 / Aynur Sülün

Bir kadının kocası, bir çocuğun babası olan erkeklere sesleniyorum. Ağabeylerime, kardeşlerime...

Lütfen evlerinize döndüğünüzde sadece bedenlerinizle değil, kalplerinizle, aklınızla, şuurunuzla, tüm benliğinizle dönün...

Dışarının tüm yorgunluğunu, stresini atacağınız, dinlenebileceğiniz yuvanızı sizin için bu dünyanın cenneti kılan Yüce Rabbinizin, sizi ailenize yönetici olarak atadığını (Nisa:34) unutmayın. Verilen bu yetkiyi ancak "Sevgi ve şefkat ile (Rum 21)" yerine getirme sorumluluğunuz olduğunu da...

Bu yetkinizi kullanarak hanımınızın ve çocuklarınızın yüreklerine yük olmayın, yükünüzü dışarıda bırakıp, öylece içeriye girin. Ev ahalisine ve kendinize esenlik dileyerek, selam vererek... Ancak bu şekilde cennetin birer numunesi gibi olan aile bireylerinizle kalpten kalbe köprüler kurabilirsiniz.

 Size Allah tarafından emanet olarak verilen hanımınızı ve çocuklarınızı gayri ahlaki ve manevi tüm kötülüklerden koruma gibi bir sorumluluğa sahip olduğunuzu unutmayın. Onlar konusunda Allah’tan korkun, çünkü emanetin sahibi bir gün mutlaka emanete nasıl sahip çıktığınıza bakacaktır.

 "Aranızda imanı en kamil olan ailesine en iyi davranandır" hadisi gereğince ailenize olan davranışlarınızın, imanınızın bir göstergesi olduğunu aklınızdan çıkartmayın. İyi olmayı, anlayışlı ve sabırlı olmayı şartlara bağlamayın. Şeytanın vesveselerine yenik düşüp de kötü davranmak için gerekçeler üretmeyin. "Kötülüğü iyi davranışla savın (Fussilet:34)" ayeti gereği yanlışları nasihatle, güzellikle, sabırla düzeltmeye çalışın. Çünkü onlar sizin hayat bahçenizin çiçekleri. Eğer solmuşlarsa çözüm arayın ve yeniden canlandırmaya çalışın.

"Her biriniz çobansınız ve sürünüzden mesulsünüz" hadisi gereğince ailenizdeki her ferdin gidişatından bizzat sorumlu olduğunuzu unutmayın. İnsanlar yaşadığı sürece kimi yerde yönetici, kimi yerde yönetilen konumundadır. Madem ailede yönetici konumundasınız, başka bir kurumda iyi bir yönetici olmaktan daha fazlasını yapmak zorunda olduğunuzu es geçmeyin. Siz yargıç ya da savcı değilsiniz, bir kadının sırtını dayadığı kocası, bir çocuğun dağ gibi babasısınız.

 Rum suresi 21. Ayette geçtiği gibi aile bağlarını "sevgi ve şefkatle" koruyabilirsiniz. Sevginizi tavırlarınızla mutlaka belli edin. İçinizde saklamayın. Göstermekte cimri davranmayın. Ailenizi dışarıdaki insanlarla yaptığınız sıcak sohbetinizden, tebessümünüzden mahrum bırakmayın. Dışarıdakilerden esirgemediklerinizi, fazlasıyla verin. Verin ki Yüce Allah daha fazla rahmetiyle kuşatsın sizi.

Akşam olduğunda yolunuzu gözleyen, evinize, malınıza, çocuklarınıza sahip çıkan, Allaha kulluk eden iffetli bir hanıma sahipseniz Rabbinize çokça şükredin. Çünkü Nisa suresi 34. Ayete göre sizin hanımınız Yüce Allah'ın methettiği 'saliha kadın' kategorisindedir. Allah Resulü (sav) "Saliha kadından daha kıymetli bir dünya nimeti yoktur" buyurmuştur.

Bütün kötülüklerin ailenizi çepeçevre kuşattığı, çocuklarınızı yoldan çıkartmak için bin bir türlü tuzağın kurulduğu bu dönemde çocuklarınızın sorumluluklarını sadece hanımınızın üzerine yüklemeyin. Onu bu ağır yükün altında desteksiz, yardımsız bırakmayın. Hanımınızın eksik kaldığı tarafları siz tamamlayın. Ama gönül kırmadan, anneliğini ve emeğini küçümsemeden… Okulda, sosyal medyada onlarca elin çocuklarınıza uzandığı bir zamanda çocuklarınıza her daim şefkatli varlığınızı hissettirin ki, sizin oluşturduğunuz boşluğu kötü insanların fikirleri doldurmasın. Sizinle başından geçen her olayı paylaşabilsin.

Eğer hanımınızın hoşunuza gitmeyen bir tarafı varsa "Eşlerinizle iyi geçinin, onların bazı davranışlarını beğenmiyor olsanız bile. Umulur ki o beğenmediğiniz davranışında sizin için nice hikmetler vardır siz bilemezsiniz (Nisa:19) ayetini hatırlayın. Belki bir bakmışsınız ki, sorun olarak gördüğünüz şey küçülüvermiş gözünüzde.

Buna rağmen küçülmemişse, hanımınızın düzeltmesi gereken yanları varsa "Eğer dik başlılıklarından korkarsanız onlara nasihat edin (Nisa:34)" ayetinin gereğini yapın. Ama sakın azarlama, horlama yolunu seçerek onurunu incitmeyin. Kişiliğini zedelemeyin. Onuru sürekli incinen, evlatları önünde rencide edilen annelerin çocukları üzerinde de iyi bir eğitici olamayacağını unutmayın. Eğer eşinizi ve çocuklarınızı incittiyseniz erken tamir edin. Oluşturduğunuz tahribatın ardından yeni tahribatlar meydana getirmeyin. Yürekleri daraltmayın. Sabır ve tahammülünüz yetersiz ise Rabbinizden hoşgörü, gönül genişliği ve anlayış isteyin. Yalvarın, yakarın! Ama yakıp yıkmayın...

"Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velileri/dostlarıdırlar. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar (Tevbe:71)" ayeti gereği iyiliğe yönlendirmek ve kötü olandan sakındırmanın yolunun dostça, samimice davranmaktan geçtiğini hatırınızdan çıkarmayın.

 

 

Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar