Rusya ile 24 Kasım`da yaşanan uçak krizinden sonra Türkiye yeni doğalgaz kaynakları aramaya başladı. Katar, Azerbaycan ve Kuzey Irak Kürdistan Özerk Yönetimi ile anlaşmaya varıldı. Dördüncü alternatif kaynak olarak İsrail gazı vardı. Ancak Marmara Gemisi saldırısından sonra, Türkiye İsrail ilişkileri neredeyse tamamen bitmişti.
Türkiye tarafından, Türkiye İsrail ile ilişkilerin düzelmesi için Marmara Gemisi saldırısı nedeniyle 20 milyon dolar tazminat ödenmesi, özür dilenmesi ve Gazze ablukasının kaldırılması şartları İsrail`e karşı koşulmuştu. İsrail bu şartları yerine getirmediğinden Türkiye-İsrail ilişkileri hala bitik.
Rusya ile yaşanan krizi İsrail değerlendirmek istedi ve Türkiye`ye doğalgaz verebileceği teklifini yaptı. İsrail Türkiye ile Rusya arasındaki krizden nemalanmak ve biten ilişkileri yeniden başlatmak istiyor.
Henüz kesin bir anlaşma sağlanmış olmamakla beraber, AKP sözcüsü Ömer Çelik`in İsrail ve halkını dost görmesi üzücüdür. Türkiye`de yaşayan Müslüman halk, İsrail ve halkını Filistin ve Mescidi Aksa`nın işgali nedeniyle asla dost görmez. Yukarıdaki üç şart yerine gelmeden bir anlaşmaya varılmasını asla kabul etmeyecektir. Onları dost görmek Müslümanların inancıyla da bağdaşmaz.
Zaten Allah (c.c.) bu durumu Kur`an-ı azimüşşanda şöyle beyan ediyor: “Müminler, müminleri bırakıp inkarcıları dost edinmesin. Kim böyle yaparsa Allah ile bir ilişiği kalmaz. Ancak onlardan (gelebilecek tehlikeden) korunmanız başkadır. Allah asıl sizi kendisine karşı dikkatli olmanız hakkında uyarmaktadır. Çünkü dönüş Allah`adır.” (Ali İmran 28)
İsrail Akdeniz`den doğalgaz çıkarıyor. Bir kere bu doğal gazın birinci sahibi Gazze halkıdır. Ancak bu gazın israil ve ABD`li üç şirket tarafından sahiplenildiği görülüyor. Bu gazı Avrupa`ya ulaştıracak en kolay ve ekonomik yol Türkiye üzerinden geçiyor ve başka alternatif yol da yok. Bu gazın çıkarılma maliyetleri yüksek. Bu gaz ya çıkarılmayacak ya da çıkarılıyorsa satılacak. Gazın satılacağı boru hattı da Türkiye üzerinden geçmesi gerekiyor. Bunun için israil Türkiye`ye muhtaç ve yukarıdaki şartları kabul edecek gibi görünüyor.
Bu gazın Türkiye`ye getirilmesi 2020`yi bulsa da LNG gazına karşılık avantajlı görülüyor. Çünkü LNG gazının sıvı halde taşımak gerekiyor. Sıvılaştırma yatırımları, yatırım gerektiren gemilerle taşıma ve ithalatçı ülke tarafından ithalat terminali yani tekrar gazlaştırma santralinin kurulması bir maliyet gerektiriyor. Boru hattın yapımı 4-5 yılı bulacaktır. Buna karşılık İsrail`in Türkiye`ye karşı süreceği bazı şartların da olacağı kesin. Bu şartlar henüz netlik kazanmamış olmakla beraber ağır şartlar olacak gibi görünüyor.
Türkiye`ye konulan karşı şartlardan “Hamas`ın Türkiye`deki aktiviteleri sınırlandırılacak ve Hamas`ın askeri kanadının önemli isimlerinden, İsrail`in askerlerinin kaçırılıp öldürülmesiyle ilgili suçladığı Salih El Aruri Türkiye`den sınır dışı edilecek” maddesi kabul edilebilecek cinsten değil. Bu madde AKP`nin şu ana kadar yürüttüğü siyasete de ters bir maddedir. Bu maddenin kabulü Hamas, Filistin halkı ve Mescidi Aksa`ya hakaret olur.
“Anlaşma imzalandığı andan itibaren Türkiye ve İsrail gaz arama çalışmalarında işbirliği yapmayı, Türkiye, İsrail gazı almayı Avrupa`ya İsrail gazının taşınması için boru hattı inşasını kabul edecek.” Bu da İsrail`e karşı Türkiye`nin elinin ve kolunun bağlanması demektir.
“Türkiye baskını gerçekleştiren İsrail askerlerine açtığı davalardan vazgeçecek. Karar TBMM`den kanun olarak geçirilecek.”
İsrail tilki gibidir. Kurnazdır. Beş kazanmadan bir vermez. Yapılacak anlaşma her ne kadar Türkiye`ye bir nebze yarasa da israil`e daha çok yarayacaktır. İsrail bununla daha çok güçlü olup azgınlaşacak ve Filistin halkına daha çok saldıracaktır. Bu yüzden bu anlaşmanın içimize sinmeyeceğini belirtiyor ve sizi Allah`a emanet ediyorum.