Onaylanması zaruri. Başarı şansı yüksek. Ben iyimserim. Fakat bu oturup bekleyenin iyimserliği değil, çalışanın iyimserliği. Halkımızın ve davamızın yararına olan bu projenin başarıya ulaşması için herkesi işbirliğine davet ediyorum. Bölünmüşlük sayfasını; hepimizi yorgun düşüren bu sayfayı kapatmanın vakti geldi. Bu projenin mümkün olan en kısa sürede tamamlanmasını ümit ediyoruz.

 

 

Ebu Mazin (Mahmud Abbas) ile buluşmamda bu dosyanın hızlı bir şekilde kapatılması gerektiği üzerinde durduk. Konunun ayrıntılarına girdik. Bu dosyanın önümüzdeki birkaç günde kapatılacağını ümit ediyorum. Bunun için pratikte Mısır`ın gözetiminde Filistinli grupların temsilcilerinden oluşan "siyasi özgürlükler" isimli bir komite teşkil edildi. Mısır`ın rolünü memnuniyetle karşılıyoruz. Mısırlı kardeşlerimizin rolü büyük ve takdire şayan. Teşekkürü hak ediyor. Fakat bu bizim, Fetih Hareketi`nin ve diğer Filistinli grupların doğrudan işbirliği yapmamıza ihtiyaç kalmadı anlamına gelmiyor.

 

 

Biz, olumlu ve gerçekçi konuşmaya gayret ediyoruz. Filistinlilerin, Arapların ve Müslümanların ilerlemedeki yavaşlığı eleştirdiğini, hayal kırıklığı yaşadığını ve uzlaşının uygulanmasının gecikmesinden rahatsız olduğunu biliyorum. Fakat buna karşılık iç ve dış engellerin boyutunu da tarafsız bir şekilde göz önünde bulundurmalarını dilerim. Sorunun bir çok tarafı var; Siyonist düşman var, bir takım şartlar ileri süren ve cezalandırmakla tehdit eden, uzlaşıya gidilmesi halinde yaptığı yardımları keseceğini söyleyen Batılı güçler var. Bir tarafta da bizi bölünmüşlük batağında boğan ve son yıllarda kendisinden çok çektiğimiz acı deneyimlerin kötü mirası var. Bu kötü mirastan kurtulmak o kadar kolay değil. Ayrıca farklı derecelerde işlenen çeşitli kişisel hatalar var. Fakat ben diyorum ki, bugün gerçekten bölünmüşlük halinden kurtulmak için şartlar olgunlaştı.

 

 

Şartların olgunlaşmasını sağlayan birçok faktör oldu. Birincisi, bölünmüşlük hali tüm Filistinliler için artık büyük bir yük haline geldi. Bize dayatılan bu durum istisnai ve geçici bir durumdur. İkincisi, siyasi ufuk tamamıyla kapalı. Uzlaşının öncelikli olmadığını düşünenler daha sonra bu şekilde tutunamayacaklarını, sahiplendikleri projenin çıkmaza girdiğini fark edip iç konulara dönmenin kaçınılmaz olduğunu anladılar.

 

Üçüncü faktör ise, güzel başlayan Arap Baharıyla birlikte Arap halklarının haklı olarak geçici bir süre Filistin’i bırakıp kendi içlerine dönmesidir. Arap halklarının kendi içine dönüp sorunlarını halletmeleri tabii ki doğal haklarıdır. Bu durum Filistinliler olarak bize de öncelikle kendi evimizle ilgilenmemiz gerektiğini öğretti. Diğer bir faktöre de değinmekte yarar var o da Mısır’da her şeyi değiştiren muazzam devrimdir. Buradaki değişim, Mısır’ın barış dosyasını yeniden (ve farklı) ele almasına vesile oldu.

 

 

Aslında mesele FKÖ’ye iştirak etme meselesi değildir. Bilindiği gibi varılan uzlaşının bir çok maddesi var. Filistin yönetimi ve bu yönetimin kurumlarını birleştirme, siyasi bölünmenin sonlandırılması, FKÖ dosyası, FKÖ’nün yeniden yapılandırılması, Filistin Meclisi, seçimler gibi uzlaştığımız bir çok konu var. Dolayısıyla burada birinin diğerine katılması gibi bir durum yok ortada. Şu anda geçici bir durum yaşıyoruz. Parlamento seçimlerine hazırlık sürecinin olgunlaşması için herkesin katıldığı bir liderlik komisyonu görüşmeleri sürmektedir. Aralık ayında yapılan toplantıda Şubat ayında ikinci bir toplantının yapılmasına karar verildi.

 

 

Şunu iyi bilelim ki şu anda siyasi olarak farklı düşünmemiz işgal yönetimini fazla ilgilendirmiyor. Çünkü yol kapanmış, işgal hükümeti inatçı tutumunu sürdürüyor, Amerika kendi seçimleriyle ilgileniyor ve bütün dünya kendisinin barışın önünde önemli bir engel olduğunu da biliyor. Ama ya münafıklıktan veya acziyetinden dolayı barışı engelleyen tarafa baskı yapmıyor, yapmak da istemiyor.

 

Diğer taraftan bizim ilgilendiğimiz başka öncelikler var. FKÖ kurum ve kuruluşlarını yeniden yapılandırdıktan sonra bu kez onun siyasetini gözden geçirecek ve siyasi programını ele alacağız. FKÖ’nün yarınlarda takip edeceği siyasi programın ayrıntılarını konuşmak için zamana ihtiyacımız var.

 

 

Mayıs ayında seçimlere girme konusunda uzlaştık. Fakat bunun için öncelikle zeminin hazırlanması, havanın olgunlaştırılması gerekir. Seçimlere girmemiz için herkese eşit şartların oluşturulması lazım. Fakat elimiz bağlı ise, bazıları seçime katılmayacaksa o zaman seçimlerin bir anlamı olmaz. O nedenle iç barışı sağlama ve birlik hükümetini kurma işi bizi buna yaklaştıracaktır. Benim için önemli olan seçimlerin Filistinliler tarafından engellenmemesidir. Çünkü bu bizim elimizdedir. İşgalciye gelince zaten ismi üzerinde işgalci, bunu yapması doğaldır.

 

 

İki hükümetin iş başında olması iç bölünmenin alametidir. Biz ancak ulusal birlik hükümetiyle seçime gidebiliriz. Abbas ile yaptığım son görüşmede bunu aşacak bir izlenim edindim. Ocak ayının sonuna geldiğimizde şartların olgunlaş tığını göreceğiz. O zaman Şubat ayında da hükümet kurmak için adımlar atacağız.

 

 

Bu konuda iki önemli unsur olduğunu düşünüyorum. Bu iki durum, Amerika ve Batı`nın farklı tutum sergilemesine neden olmuştur. Birincisi, Batı`nın siyaset, hukuk ve demokrasi ilkelerini uğruna çiğnediği bir işgal yönetimi var. İkincisi, Arap dünyasındaki değişim Amerika ve Batı`nın görmezlikten gelemeyeceği büyüklüktedir. Olup biten, seçimle olan bir değişim değildir ki Amerika ve Batı bunun sonuçlarını baskıyla değiştirebilsin. Olup biten tam bir siyasi ve demokrasi tsunamidir. Dolayısıyla özelde Amerika genelde ise Batı`nın bunu kuşatması, yok etmesi, aksatması mümkün değildir.

 

 

Hamas olarak bu değişimden gayet memnunuz. Arap dünyasındaki demokratik değişimin bu güçleri iktidar yapması bizi elbette sevindiriyor. Arap ve İslam ülkelerindeki Müslüman kardeşlerimizin başarı kazanması da bizi sevindiriyor. Bunun yanında bizim dışımızdaki akım ve partilere de açığız. Dolayısıyla Tunus, Fas ve Mısır’daki İslamî çevrelerin kendi dışındaki gruplarla ittifak kurmaları ve onlara kucak açmaları bizi hoşnut ediyor ve umutlandırıyor. Seçimlerden sonra İslamî kesimlerin bu insanlarla birlikte ortak çalıştıklarını da göreceğiz. Aynı şeyi biz de Filistin’de yapmaya kararlıyız.

 

filistinhaber