IĞDIR – Bu yıl ikincisi düzenlenen,  Peygamber Sevdalıları Platformunun Doğu ve Karadeniz koordinatörlüğünün organize ettiği ‘Yürüyen Kur’an Hz. Muhammed(sav)’  adlı Kutlu Doğum etkinliği, Iğdır halkının yoğun katılımıyla gerçekleşti.

Halkın yoğun  katılım gösterdiği program  Burak Yaşar Sarı Hoca’nın okuduğu Kur’an-ı  Kerim tilavetiyle başladı. Ağrı Vahdet İlahi Gurubu’nun  seslendirdiği Türkçe  Mevlid ile, halk duygulu anlar yaşadı. 

Mevlidin ardında grubun seslendirdiği bir birinden güzel ilahiler ile Iğdırlılar coşkulu anlar yaşadı. 

Program, Rehber TV programcılarından eğitimci yazar Özkan Yaman hocanın günün anlam ve önemiyle ilgili  yaptığı  konuşma ile devam etti. 

Yaman Hoca konuşmasında,” Aslında günlük hayatımızda hep Allah Resulü’nü anıyoruz. Besmelemiz, ezanımız, salavatlarımızla her an O(sav)’nu anıyor ve zikrediyoruz. Gelin ömrümüz boyunca Allah Resulü’nden bahsedelim. O (sav)’dan söz edelim, çocuğumuza O’nu öğretelim. O’nun ismini, O’nun hayatını, O’nun hadislerini, O’nun ahlakını  ve O’nun adabını öğretelim. Gelin O’na şahitlik edelim. Şahitlik edelim ki O (sav) Allah’ın Resulü’dür. Hayatımızla şahitlik edelim, namazımızla, orucumuzla şahitlik edelim. O, bizim Yasin’imizdir, O, bizim fatihamızdır. O, bizim salavatımızdır. O, karşılaştığımız zaman verdiğimiz selamımızdır, O, komşum aç iken götürdüğüm bir tas çorbamızdır ve bir yetimin başını okşadıysak o el bizim değil Hz. Muhammed (sav)’in elidir. Evet O (sav) bizim namazımızdır. O Hz. Muhammed Mustafa’dır. Hz. Muhammed (sav) bize Ebubekirleri verdi, Ömer, Ali, Fatma, Hasan ve Hüseyinler verdi. O bizlere Bilalleri verdi, O’nunla nice ashab  ve nice alim tanıdık. Allah bizi çok seviyor, hem de çok çok seviyor. Rabbimiz  bizi bizden fazla seviyor. Zira en çok sevdiği kulunu bize nasip ediyor. Bizden öncekilere değil,  Allah Hz. Muhammed (sav)’i bize önder kılıyor. Zira Hz.Musa (as)’nın çok istediği şeyi yani Hz. Muhammed (sav)’e ümmet olma şerefini bize lutf etti.” ifadelerini kullandı. 

Hz. Muhammed (sav)’i en çok üzen şeyin, ümmetinin  kendi içerisinde bir birine kin beslemeleri olduğunu belirten Yaman, ” Ne zaman ki biz haset eder ve birbirimize kötülük düşünürsek, Allah Resulü (sav) üzülür, acı çeker ve kahrolur. O yüzden eğer O ’nu (sav) sevdiğimizi söylüyorsak, O’nu üzmememiz gerekir.” diyerek sözlerini noktaladı. 

Konuşmanın ardından tekrar sahne alan Vahdet İlahi Gurubu, seslendirdikleri ilahiler ile izleyenleri bir kez  daha  coşturdu. 

Ardından Doğubayazıt Mustazaflar Cemiyeti Tiyatro Gurubunun sergiledikleri tiyatro gösterimi, programa renk kattı. 

Program, Peygamber Sevdalıları Platformu Doğu ve Karadeniz koordinatörlerinden Mehmet Ali Ortaç Hocanın yaptığı Kürtçe konuşma ile devam etti. 

Ortaç Hoca konuşmasında,  “Hz. Muhammed (sav) dünyaya baharda geldi. Zira o gelmeden evvel insanlık manevi bir kış ve manevi bir karanlığın içerisindeydi. Allah Resulü ile maneviyatımıza ve insanlığımıza bahar geldi. Zira Allah u Teala Kuran-ı Kerimde ‘Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.’ ayeti bunun delilidir. O (sav), alemlere rahmet oldu, kız çocuklarını diri diri gömme gibi vahşi bir adetten kurtardı. Değersiz bırakılan kadınları yüceltti. Zira ‘Sizin en hayırlınız hanımlarına karşı en iyi olanınızdır’ hadisi buna delildir. O (sav), zalimlere, zorbalara, kan emici zihniyetlere mani olmadı. Ve fakir ve yoksulları, zayıf ve korumasızları müşriklerin elinden kurtardı.” İfadelerini kullandı. 

Allah Resulü ve sahabelerinin Kuran-ı Kerim’i tebliğ ederek yer yüzüne rahmet oldukları dile getiren Ortaç Hoca, ”Onlar Kuran’ı okudular, anladılar, hayatlarına geçirdiler ve hayatlarını Kur’an ile süsledikten sonra İslam dinin tebliğini gece gündüz demeden yürüttüler. Bu sayede Medine halkının gönlünü fethettiler. İslam Devletini orada kurdular ve İslam’ın  güzelliğini Medine’ye gösterdikten sonra yönlerini Hayber’e döndürdüler. Hayber’i de fethettiler, Mekke’yi fethettiler, dünyayı fethettiler ve Iğdır’ı fethettiler. Şimdi Muhammedi baharlara yine hasret kaldık. Bugün hayat var yarın yok. Bugün sağız fakat yarın yokuz. Yarın mahşer gününde şu yeryüzünde kimi kendimize önder ve lider yapmışsak mahşer günü o kişinin arkasından Allah’ın huzuruna gide ve öyle hesap veririz. Gelin Kuran-ı Kerim’i kendimize önder, lider ve imam yapalım, gelin Hz. Muhammed (sav)’i kendimize imam yapalım. Bakın Kürt ve Türklere yalancı önderler çıkarmamışlar mı? Müslüman Türk’ün önderi de Hz. Muhammed (sav)’tir, Müslüman Kürt halkın önderi de Hz. Muhammed (sav)’tir. Kürt ve Türkler tek bayrak olan Tevhit sancağının altında ve Resulullah’ın önderliğinde beraberce Allah Rasulü’nün sünnetinin ardından gitmemiz gerek.” Sözleriyle konuşmasını bitirdi. 

Program okunan dua ile  son buldu.  (Hasan Özbay - İLKHA)