BİNGÖL - Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Bingöl`ün Ormanardı (Dodan) köyünde düzenlenen ‘Kutlu Doğum’ etkinliği köy halkının katılımıyla gerçekleşti.

Kur`an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinlik, Mevlidi Şerif`in okunmasıyla devam etti. Ardından Özlem Ajans sanatçıları ilahi ve ezgiler seslendirildi.

Sunuculuğunu Ömer Aşkın’ının yaptığı etkinlikte Yazar İbrahim Dağılma ile Merhamet Eli Gıda Bankası Başkanı Yazar Mehmet Tamaç birer konuşma yaptı.

“Kur’an hidayet rehberidir ve hidayet yoludur”

Programda konuşan Yazar Mehmet Tamaç, “Peygamber efendimizi anlatmak ne benim haddim ne de karımdır. Lakin Allah-u Teâlâ izin verirse onun hayatından birkaç örnek paylaşmak istiyorum.”diyerek sözlerine başladı.

 Konuşmasında Kur’an-ı Kerimden örnekler veren Tamaç, “Allah, Kur’an-ı Kerim’de ‘Ben Muhammed (as)’i size hidayet üzerine gönderdim. Bu hidayet hiç şüphesiz Kur’an-ı Kerimdir.’ Allah-u Teâlâ Bakara süresinde bize şöyle ferman buyuruyor: ‘Bu kitap kendisinde hiçbir ihtilaf bulunmayan bir hidayet rehberidir.’ Tabi hidayet isteyenler için Kur’an hidayet rehberidir ve hidayet yoludur. Hz. Muhammed yürüyen bir Kur’an’dı. Göklerin ve yerlerin sahibi olan Allah yeryüzüne gönderdiği 124 bin peygamberin sonuncusu olarak Hz. Muhammed’i bütün insanlığa göndermiştir. Bizler de insan olarak Hz. Muhammed’in hayatını tanımak onun hayatını kendi hayatımıza aktarmak ve onun yolundan yürümek zorundayız. Aksi takdirde sonumuz hüsran ve ziyan olacaktır. Allah muhafaza eylesin.” ifadelerini kullandı.

 “Bizler her konuda onu örnek almak zorundayız”

Peygamber efendimizin İslam davasını uğrunda çok çileler çektiğini anlatan Tamaç, “Peygamber efendimiz bu davayı bizlere getirirken çektiği sıkıntıları ne dilimiz anlatır. Ne de vaktimiz vardır. Allah Resulü kurtuluş reçetesi olan Kur’an-ı bize getirirken nice zorluklarla karşılaşmış. Biz Müslümanlara düşen onun çektiği sıkıntılara karşı duyarsız kalmamaktır. Bizlerin de bu davayı omuzlarımıza alıp her tarafa götürmemiz gerekir. Bu dava hepimizin davasıdır. Ben Müslümanım dedikten sonra başıboş bırakılmayacağımızı Allah’u Teala bize bildiriyor. Bizler Allah Resulünün her merhalesini kendi hayatımıza aktarmak zorundayız. Peygamber efendimiz ticarette bize ölçü vermiştir. Biz ticarette ona uymak zorundayız. Peygamber efendimiz komşuluk ilişkilerinde bize ölçü vermiştir. Bizler ona uymak zorundayız. Bakın efendimiz bazı insanların ticarette hile yaptıklarını görüyor ve onlara diyor ki ‘Bizi aldatan bizden değildir’ Bizler her konuda onu örnek almak zorundayız. Aksi takdirde biz Allah Resulüne değil kendi nefsimize tabi olmuş oluruz. Efendimiz ‘Müslümanların dertleriyle dertlenmeyen ve kederlenmeyen bizden değildir.’, ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir.’ diyor. Bütün bunlar bizim için hayata tatbik edecek bir ölçüdür.” dedi.

 “Bizim onu sevmemiz ancak ona tabii olmamızla mümkündür”

İslam yolunda sahabelerin çektiği sıkıntılara da değinen Tamaç, “Efendimiz bu davayı ve ölçüleri bize getirirken nice zorluklara katlanmış. Sahabeler mızraklarla parçalanmış Develere bağlanarak ikiye ayrılmışlar. Onların çektiği bu sıkıntı ve cefa Kurtuluş rehberimiz olan Kur’an’ın bize ulaşması içindi. Peki, bizler bu davaya gerektiği gibi icabet edebildik mi? Bizler bu davayı evimizin caddemizin her tarafına götürebildik mi acaba? Yoksa bu dini sadece mescitlere mi hapsettik? Allah için bu soruyu kendimize soralım. Efendimizin bu kadar ceza ve eziyet çektiği bu dava için ne yaptık. Onun davasını kendi öz çocuğuma anlatabildik mi? Kendi çocuğumuzu ona asker edebildik mi? Biz seni seviyoruz demek yetmiyor. Bizim onu sevmemiz ancak ona tabii olmamızla mümkündür. Aksi takdirde biz onu hiç sevmiyoruz. Biz Müslümanlar olarak kıldığımız namazlarda günde 17 defa diyoruz ki Rabbimiz bizi hidayet yoluna ilet. Bizi Kur’an yoluna ilet. O yol ki sen kendilerine nimet verdiğin yoldur. O yoldur ki Ebu Bekir Sıddık’ın Ömeri Hattab’ın ve Aliyül Kerrarın yoludur. Bizler de diyoruz ki; ‘Rabbim bizi bu yola ilet’ ama amelimizle bunu söylüyor muyuz? Biz bu sorunun cevabını alabiliyorsak biz kurtuluşa ermiş oluyoruz ama eğer bunun cevabını alamıyorsak bu eksiklerimizi gidermek zorundayız. Allahu Teala bizi Kur’an’dan ayırmasın. Allah’u Teâlâ Kur’anı bize düstur kılsın.”diyerek konuşmasını bitirdi.

 “işimiz ve derdimiz İslamdır”

Programda Zazaca bir konuşma yapan Yazar İbrahim Dağılma, Peygamber efendimizin hayatından kesitler sundu.

 “işimiz ve derdimiz İslam’dır.” diyerek konuşmasına başlayan Yazar Dağılma, “İşimiz Hz Muhammed (A.S) aşkıdır. İşimiz onu sevmektir. Kardeşlerimiz işte biz bu dava için size geldik. Biz şunu söylüyoruz: Allahu Teâlâ bize bir elçi gönderdi. O elçide Hz Muhammed’dir. Bu Peygamber öyle büyük bir peygamberdir ki, bütün âlemlere rahmet olarak gönderildi.”dedi.

 “Hz Muhammed sizin için şefkatlidir”

Allahu Teâlâ’nın ‘Size bir peygamber gönderdim. O sizden biridir.’’ ayetine işaret eden Dağılma,  Hz Muhammed sizin için şefkatlidir. Size çok düşkündür. Onun için hayatını ve mücadelesini öğrenip yaşamalıyız. Bize miras olarak bıraktığı sünnetine tabi olmamız gerekir. Onun istediği şekilde bir hayat seçmemiz lazım.” şekline konuştu.

 Program yapılan duayla sona erdi. (Nihat Kanat/Ahmet Becerikli-İLKHA)