• DOLAR 32.34
  • EURO 34.879
  • ALTIN 2393.529
  • ...
Azerbaycan`da neler oluyor?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Azerbaycan Milli eğitim bakanlığının Mayıs 2010 tarihinde başlattığı okullarda forma zorunluluğu uygulaması ile kız örgencilerin başörtülü okula gelmelerine engel oluşturacak bir sözlü talimat vermişti.

Bu uygulamaya başta örgenci velileri ve dindar vatandaşlar karşı çıkmış okul idarelerine tepkilerini göstermişlerdi. İdari bir sorun olmadığı ve milli eğitim bakanlığının adres olduğu anlaşıldığı günden itibaren çeşitli eylemler ortaya koyan vatandaşlara yönelik Azerbaycan hükümeti sert tepkiler vermiştir.

Bu eylemler sürecinde, Azerbaycan bağımsız basınına düşen görsel ve yazılı haberlere ve Mazlumder’in saha araştırmasına göre; gösteri ve yürüyüş hakkının engellenmesin yanında, kadın ve çocuk ayrımı yapmaksızın polisin aşırı şiddete başvurması, eylemcilerden birçoğunun eylem alanında tutuklanıp sorgusuz 3 ila 15 gün arasında hapiste tutulmaları gözlenmiştir. Ayrıca; göstericilere, gösterici dışında tamamen ilgisiz suçlamalar istinat edilip daha fazla ceza verilmiştir. Bazı STK’lara yönelik siyasi ve psikolojik baskıların yanında fiili baskınlarda yaşanan olaylardır.

 

Azerbaycan İslam Partisi (AİP) genel başkanı Dr Mohsin Samedov, yasaklara dikkat çeken açıklamasının ardından Ocak 2011 tarihinde tutuklanmış ve tutukluluk süresi halen devam etmektedir. Sayın Samedov ile birlikte üst düzey parti yönetiminden birçok isim yine halen tutkuludur.

 

Seçimlere giren ve siyasi faaliyetleri yıllardır devam eden (AİP) partiye, terör örgütü suçlaması yapılması ve düzmece delillerle baskıların devam ettiğine dikkat çekmek lazımdır.

 

6 Mayıs 2011 tarihinde milli eğitim bakanlığı önünde yapılan başörtüsüne özgürlük eyleminde, polis şiddete başvurmuş, kadınları yerlerde sürüklemiştir. Eylem yerinden ve sonrasında eyleme katıldığı kamera kayıtlarında bulunan onlarca kişi gözaltına alınmıştır. Bu tutuklamalardan halen 16 kişinin tutukluluk halleri 4 ayı geçmesine rağmen devam etmektedir.

 

Genel itibarı ile 2009 yılından itibaren dindar Müslümanlar üzerinde devam eden baskı son 8 aydır üst seviyedir. Toplum içerisinde yaşantılarına yansıyan tedirginliklerinin başında; bir araya gelememe, telefon görüşmelerinde aşırı korkuları, bulundukları mekânların dinlenme olasılığı, sokakta takip edilme halleri ve yakın komşularının muhbir olma olasılığı birçoğunun kafasına yerleşmiş durumdadır.

 

Bizim gözlemlerimizin yanında görüştüğüm bu kişilerin bu tedirginliklerine deliller getirdiği ise göz önünde bulundurula bilir.

 

Son olarak 11 Ağustos 2011 de biri İslam partisi genel başkan yardımcısı, biri gazeteci ve bir ilahiyatçı olmak üzere üç kişi daha tutuklanmıştır. Bu son tutuklamaların birkaç detayı vardır. Bu detayları yan yana koyunca önümüzde ki günlerde yeni tutuklamaların olması tahmin edilmektedir.

 

Birinci detay: bu tutuklamalar yapılmadan önce İran genelkurmay komutanın Azerbaycan hükümetini hedef alan, ülkede İslamcılara karşı alınan tavrın yanlışlığına vurgu yapan açıklaması idi.

 

İkinci detay: daha önceleri tutuklamalardan sonra içeride fazla tutmak istedikleri kişileri tespitten hemen sonra deliller buluyorlardı ama şimdi suçlu ve delili aynı zamanda bulununca akıllarda uzun süreli tutuklama ve tutuklamaların devamı mı var sorusunu canlandırdı.

 

Üçüncü detay: ilk kez Azerbaycan milli güvenlik bakanlığı (MTN) tutuklamalarla alakalı olarak bir açıklama yapmıştır.

 

Azerbaycan’da yaşanan yargılama süreci 3 aşamalıdır. Gözaltı, kısa süreli hapis ve yargı sürecinde delil toplama için orta vadeli hapis cezası

 

Orta vadeli hapis için genellikle şuana kadar tutuklanmış kişilerden çoğuna iftira niteliğinde suçlarla ceza verilmiştir. Bu iftiraların başında ise maalesef; eroin kullanıcısı veya satıcısı suçlaması vardır. Bununla birlikte silah ve cephane bulunması da yaygın bir alışkanlıktır.

 

Son tutuklamalarla alakalı üçüncü detayda bahsettiğimiz ayrıntı ile özellikle Ramin Bayramov ve Abgül Süleymanov’un radikal dini bir örgüt üyesi ve yöneticisi olduğu yazmaktadır. Abgül’ün; Ceza kanunun terör ve devlete ihanet suçlaması ile 2008 yılından hakkında uluslar arası arama talebi olan bir suçlu ile ilişkisi olduğu duyurmuştur.

 

Ramin Bayramov’un gazeteci kimliğini radikal dini örgütün propagandacısı olarak kullandığını iddia etmişti. MTN açıklamasında bu kişilerin yakalanmasında evlerinde ve üzerinde silah ve uyuşturucu yakalandığını yazmış olmasına rağmen suçlamayı devlet güvenlik merkezli yapmıştır.

 

Ama tutuklanan Arif Geniyev, Ramin Bayramov ve Abgül Süleymanov’a dünkü mahkemede verilen 2 aylık tutuklu kalma cezaları ve suçlama Ramin ve Arif için sadece silah bulundurma ve eroin iken Abgül için sadece eroin kullanıcısı olduğu gerekçe gösterilmiştir.

 

Azerbaycan’ın en fazla takip edilen basın organı Müsavat haberi “ülkede İslamcılara yönelik yeni tutuklamalar” olarak vermiştir. Liberal bir yayın organı olan Müsavat konuyu kısaca özetlemiştir. Azerbaycan da insan hakları alanında çalışma yapan Devamm’ın internet sitesi olan Deyerler.org, selamnews haber ajansına atfen kısaca olayı değerlendirmiştir. Tutuklanan Ramin Bayramov’un yayın yönetmeni olduğu İslam-azeri. Az sitesi ile alakalı ara ara detaylar vermektedir.

 

Şahsımın Azerbaycan kurduğu iletişimlerde ise Ramin beyin yardımcısı birkaç sefer ifade vermek için istihbarata çağrıldığı, yine bazı İslami hassasiyetli yayın yapan haber sitelerine yönelik ifade alma çağrılarının olduğunu söylüyorlar.

 

Örneğin önümüzdeki günlerde “milli manevi derneğinin” başkanı olan Mehdi Memmedov’un da tutuklanacağını söylemeleri çok ilginçtir.

 

MTN’ nin yaptığı açıklama yargı sürecine önceden müdahale olduğu gibi yargının aldığı ilk kararından vaz geçip daha fazla toplumsal tabana yayılacak bir suçlamanın temelini söylemesi ise durumun vahametini gözler önüne sermektedir. Bu konu ile alakalı olarak MTN’ nin resmi sitesinde açıklama mevcuttur.

 

Önümüzdeki günlerde Azerbaycan İslam Partisi ve devletin adını “Caferi radikal dini gurup” olarak nitelendirdiği ama tahminen “milli manevi içtimai değerler derneğine” yönelik olacağı, aynı zamanda birçok şehirde tutuklamaların olacağını görmek mümkündür.

 

Eski ve yeni tutuklamaların davalarını birleştirecekleri yeni isim MTN (milli güvenlik bakanlığı) tarafından şimdiden ilan edilmiştir.

 

Azerbaycan, Türkiye’nin yaşadığı süreci taklit edercesine, ülkesindeki İslamcılara tabir yerinde ise 28 Şubat süreci yaşatmaktadır.

 

İran veya başka bir ülke bahane edilerek yaşanan bu süreç uluslar arası kamuoyu tarafından dikkatle takip edilmelidir. Yargı süreci bitince mağdurların Avrupa insan hakları mahkemesine davaları götüreceğide konuşulmaktadır.

Üzeyir Yiğit

Bu haberler de ilginizi çekebilir