• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Pazar günü yapılan yerel seçimlerin resmi olmayan sonuçları üzerine ciddi siyasi değerlendirmeler yapmak gerekiyor.

Her ne kadar yerel seçimler belediyecilikle, yani hizmet ile ilgili olsa da Türkiye’de yerel seçimler bundan öte anlam ifade ediyor.

Seçmen yerel seçimlerde aynı zamanda partilerin siyasetlerini oyluyor. Bu anlamda 31 Mart’ta sandıklara giden seçmen, tercihte bulundu ve sandık sonuçları ile partilere mesajlarını verdi. Bundan sonrası liderlerin bu mesajları alıp almaması ile alakalı!

Ak Parti Neden Kaybetti?

İstanbul’da oluşan belirsiz tablonun yanında Ankara ve Antalya gibi şehirlerin kaybedilmesi, seçmenin Ak Parti’ye ceza kestiğini gösteriyor.

Aslında uzun zamandır Ak Parti’ye oy veren kitle içinde ciddi rahatsızlıklar vardı. Bu rahatsızlığı 7 Haziran seçimlerinde sandıklara yansıtarak gösterdiler. Ancak seçim sonrası oluşan karşı cepheden ürken seçmen, Ak Parti’nin tepesinden “mesaj alınmıştır, düzelme yönünde adımlar atılacaktır” açıklamalarını da duyunca, 1 Kasım’da tekrar dönüş yaptı. Ancak zaman içinde beklediği düzelmeler olmadığı gibi rahatsızlıklar da katlanarak devam etti. 

Bu kez, bu şekilde gitmez diyen seçmen, Ak Parti’ye pahalıya mal olacak bir ders verdi.

Gidişatın gidişat olmadığını böyle giderse tokat yeneceğini söyleyenlere kulak asılmadığı gibi, bu iyi niyetli uyarılar, Ak Parti cenahında farklı muamele gördü hep.

Ak Parti’nin kaybetmesinin ardında madde madde;

Yolsuzluklar,

İhaleye fesat karıştırma,

Adam kayırma,

Güvenlik soruşturmaları ve mülakat mağdurları,

FETÖ ile mücadelede yapılan yanlışlıklar,

Milliyetçi, aşırı kutuplaştırıcı, toplumu geren dil,

Her kademeyi saran iktidar kibri var.

O kadar çok “var” var ki…

Ak Parti bunlarla kaybetti.

Zabıta amiri, memurunu tokatladığı ve o memur yere yıkıldığı zaman, kaybetti Ak Parti…

Polis, gözaltına aldığı kıza cinsel taciz görüntüsü verirken ve bu polisi görevden almak yerine İçişleri Bakanı toplumun her kesimini rahatsız eden bir açıklama yaparak bu polisi savunduğunda, kaybetti Ak Parti…

İzmir adayının, Kemalistlerin oyunu alacağım diye, bir şarap içmediği kaldığında, kaybetti Ak Parti…

Kumarı, faizi, zinayı kanunlarla meşrulaştırıp, meşru evliliği yasaklayıp, binlerce gencin evlilikten cezaevine girmesine sebep verdiğinde, kaybetti Ak Parti…

Çıkardığı kanunlarla aileler dağıldığında, kaybetti Ak Parti…

Ve o kadar çok kaybettiği şeyler var ki…

Bugüne kadar görmediler, inşallah bundan sonra görür, düzelir ve düzeltirler. Yoksa bu, sonun başlangıcı olur kendileri için.

Evet, İslam düşmanlarının sevinmelerine üzülüyoruz ama İslam’ın Müslümanlar elinde lekelenmesi ve adalet fırsatının birilerinin heva ve heveslerine heba edilmesi de bizleri kahretmişti.

Bu seçimde sadece kaybeden Ak Parti mi?

HDP de kaybetti

Bu seçimin ikinci bir kaybedeni de HDP oldu.

Seçmen Şırnak, Ağrı, Muş, Bingöl ve Bitlis üzerinden HDP’ye de ceza kesti. HDP’nin siyasetini onaylamadığını gösterdi.

Aslında iktidarın rahatsız edici milliyetçi dili, devletin süren yanlış politikaları olmasa, HDP’nin kaybı daha büyük olacaktı şüphesiz.

Devletin ve iktidarın yanlışları olmasa idi, çözüm umutlarını binlerce Kürt genci ile birlikte hendeklere gömen HDP’yi, seçmen sandıklara gömecekti.

HDP sadece doğuda kaybetmedi, batıda da seçmenine Kürtlerin celladı diyebileceğimiz CHP’ye oy verdirerek aslında kaybetti.

Her şeye rağmen kazananın memleket olması duası ile…