• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...

Mustazaflar Hareketinin partileşme süreci ile beraber İslam`da siyasetin olup olmadığı sorusu halk arasında tartışma konusu olmaya devam ediyor. Peki İslam`da siyaset var mıdır?

Bu soruyu cevaplayabilmek için İslam nedir? sorusunu yeniden cevaplamak gerekir.

İslam; içtimai hayatı düzenleyen bir ahlak dinidir.

Hayatın her alanını kapsayan evrensel bir dindir.

Aile ilişkilerinden ticari hayatımıza kadar her şeyimizi düzene koyan bir dindir.

Adaletle yönetmeyi/yönetilmeyi emreden bir dindir.

İçerisinde hukuk kurallarını barındıran bir dindir.

Toplumsal yardımlaşma ve dayanışmayı düzenlemek için Zekâtı kurumunu, sadakayı ve infakı emreden bir dindir.

Kalplerde gömülü kalmayı değil, toplumun içerisinde yeşerip boy göstermeyi emreden bir dindir.

Sadece kendi içinde değil diğer devletlerle de iyi ilişkiler içerisinde olmayı emreden bir dindir.

Faizin (haksız kazancın) her türlüsünü yasaklayan bir dindir.

Fuhşu ve fuhşuyatı men eden ve bununla aile kurumunu koruma altına alan bir dindir.

İnsanlar arasındaki renk, ırk, neseb gibi ayrılıkları İslam potasında birleştiren bir dindir.

Her dili Allah`ın bir ayeti bilip, her dile gereken değeri veren bir dindir.

İslam; namaz (Cuma) ve hac gibi ibadetleri devletin halifesinin liderliğinde yapılmasını emreden bir dindir.
...
Kısacası İslam, insanın olduğu her yere ve mekana sahip olmak isteyen bir nizamdır.

Peki, şuan Müslümanların yönetildiği siyaset nasıl bir siyasettir?

İçtimai hayatı yaptığı ahlaksızlıklarla bozan bir siyasettir.

Dini devlete müdahil etmeyen ama dinin her alanına devleti cebren müdahil eden bir siyasettir.

Aile mefhumunu ortadan kaldırmak için her türlü çaba ve gayreti sergileyen bir siyasettir.

Hukuk kurallarını kişiye özel kullanan bir siyasettir.

Bireyler arasındaki ekonomik uçurumlarla toplumu çalmaya, çırpmaya teşvik eden bir siyasettir.

Faizin her türlüsünü meşrulaştırarak helal kazançlara faizi bulaştıran bir siyasettir.

Fuhşu ve fuhşuyatı teşvik eden hatta destekleyen bir siyasettir.

İnsanları tek tipleştirmeye çalışan bir siyasettir.

Kullandığı dilin dışında diğer dilleri inkar politikası geliştirerek kabul etmeyen bir siyasettir.
...

Şuan yönetildiğimiz siyaset ile İslam`ın emrettiği siyaset arasındaki dağlar kadar farkı görmek için bu kıyaslamalara bakmak yeter.

İslam`da siyaset yok diyenler acaba İslam`ın bir hayat nizamı olduğunu bilmiyor mu?

Veya (Haşa) İslam dini bir devleti yönetemeyecek kadar basit mi?

Vergilerini Müslümanların verdiği/vermek zorunda kaldığı bir ülkede, neden Müslümanların istedikleri gibi kanun ve yasalar çıkarılmıyor?

Müslümanlar neden inançlarından dolayı kendi vatanlarında ikinci sınıf insan muamelesi görüyor?

Müslümanlar bu ülkeyi yönetecek bilgi ve birikime sahip mi değil?
...

İslam dini dünyaya adaleti, huzur ve refahı getirecek tek dindir. Öncelikle bütün Müslümanlar buna inanmalı ve nüfusunun %97 `si Müslüman olan bir ülkenin Müslümanca yönetilmesi için çaba sarf etmelidir.

Allah (cc), bu dini toplum içerisinde yaşanması ve yaşatılması için göndermiştir. Asla evlere ve camilere hapsolsun diye göndermemiştir.

Kalplerde gizli kalmasını değil, yeryüzüne hakim olmasını istemiştir.

Müslümanca yönetilmek için gayret etmeyenler, laik bir yönetimce isteseler de istemeseler de yönetileceklerdir.

Müslümanlar tercih yapmak zorundadır. İslam mı? Yoksa laiklik mi?

Allah`a emanet olun...