• DOLAR 32.331
  • EURO 35.061
  • ALTIN 2282.613
  • ...
Nisan ayı girdiğinden bu yana birileri Muhammedî atmosferin coğrafyamızda hâkim olmaması için elinden gelen her türlü dalavereyi çevirmeye başlamış durumdadır.
 
Güzellik yarışmasıyla başlayan bu süreç, kutlu doğum etkinliklerini sabote etmeye yönelik hareketlerle devam etti. CHP, BDP, PKK ve din düşmanları el ele verip, Peygamber Sevdalılarına karşı siper almaya başladı.
 
Üç gün dür Dicle Üniversitesinde gerçekleşen olaylar, birilerinin Kutlu Doğum etkinliğine hazmedemediğini göstermektedir. Tabi bu hazmedememe sadece avamla sınırlı değildir.
 
Sözde milletin vekili olanlar, Kutlu Doğum etkinliğine saldıran grubun yanında olduğunu her fırsatta onları desteklediğini göstermek için Üniversiteye kadar gelip olayları yatıştırmak yerine olayların daha da şiddetlenmesine sebep oldu.
 
Göz boyamayı iyi beceren bu sözde milletin vekilleri, ekranlarda sukunet çağrısı yaparken alttan alta avam tabakayı olay çıkarmaya çağırıyor. Üniversite kampüsünde yürürken yanındakilere talimat vermeyi de unutmuyor.

Bugüne kadar BDP/PKK`nin hiçbir sağduyu çağrısı bize gerçek gelmemiştir. Çünkü dün medya önünde yapılan sağduyu çağrılarının hiçbiri yerine getirilmedi. Diyarbakır Merkez Yenişehir ilçesinde dün akşam protesto gösterileri devam ederken akşam 20.30 civarlarında Bağlar İlçesinde bulunan Yusufî-Der`e ses bombası atıldı. Sözde sağduyu çağrılarının yapıldığı bir zamanda akşam protestoların yapılması ve İslamî hizmetlerde bulunan bir derneğe ses bombasının atılması ister istemez “Bu nasıl sağduyu çağrısı?” dedirtiyor.
 
Geçmişte olduğu gibi günümüzde de samimiyetlerine zerre kadar inanmadığımız bu güruhun bir internet sitesinde bakın neler söyleniyor:
 
“YDG-H, Hizbullah gençliğini devletin kirli oyununa gelmemeye davet ederken, Kürt halkı ve yurtsever gençliği de Dicle Üniversitesi öğrencileri ile dayanışmaya çağırdı.”
 
Mütedeyyin insanları devletin kirli oyununa gelmemeye davet ederken, yurtsever (!) gençliği Dicle Üniversitesindeki öğrencilerle işbirliği yapıp olayları daha da büyütmeye çağırıyor. BDP/PKK`nin milletvekilleri ekranlarda sözde sağduyu çağrısı yaparken BDP/PKK`nin yan kuruluşları yurtsever gençliği provokatif eylemlere davet ediyor. İşte BDP/PKK`nin samimiyeti bu kadar…
 
Basına yansıyan haberlere gelince…
 
Basın olayları yatıştırmak yerine olayları alevlendirecek haberleri yapmayı hep kendine şiar edinmiştir. Dicle üniversitesi Rektörü Prof Dr Ayşegül Jale Saraç`ın Dicle Üniversitesinde üç gündür yaşanan olaylarla ilgili basına verdiği demeci manşetten vermeyip geçiştirmeye çalışan malum medya, nedense Dicle Üniversitesinde yaşana kavgaları dakika dakika manşetlerine taşıdılar. Bu da gösteriyor ki, medya da sukunetten yana değil…
 
Velhasıl, birileri coğrafyamızın Muhammedî boyaya boyanmasını Devletiyle, BDP/PKK ve CHP`siyle engellemeye çalışıyor. Ama kimse bu konuda muvaffak olamayacaktır. Hz. Peygamber`in daveti nasıl dünyanın dört bir yanına dağılmışsa, bu davette coğrafyamızın her tarafına yayılacaktır. Köyünden Kasabasına, Mahallesinden Caddesine kadar bu davanın girmediği hiçbir yer kalmayacaktır…
 
Dua ile wesselam…