• DOLAR 34.659
  • EURO 36.368
  • ALTIN 2928.71
  • ...

Bu köşemizde en son Allah Teala’nın gökleri yaratması üzerinden meydan okuyuşunu ve her bir şeyin kendi lisanı haliyle Hak Teala’ya işaret ettiğinin altını çizmiştik. Öncelikle birkaç cümleyle buna devam edelim.

Evet, görmezden gelinmeyecek bir hakikat ki, Allah dışında başka ilahlar arayanlar, İslam dışında beşeri ideolojilere gönüllerini kaptırıp dünya ve ahiretlerini perişan edenler en nihayetinde insandırlar. İnsanın bazen haddini aşmasına sebep olan akıl ve irade olsa da kaçınılmaz gerçek de insanın soyadı acizliktir, eksikliktir, ihtiyaçlardır, yetersizliktir. Beni Adem’in soyadı olarak hatta kendisi diye tabir edeceğimiz bu kusurlar varken insanoğlu düze çıktığında, bolluk ve refah gördüğünde “küçük dağları ben yarattım” edasıyla hareket etmesi tabii ki akıllara ziyandır. Küçük kâinat hükmündeki insanın büyük bir insan hükmündeki kâinatı yaratması söz konusu olamaz. İnsanın Allah dışında ilah edindikleri de yeri ve göğü yaratması söz konusu değildir. Bundandır, kendi yaratamadığı gibi sahte ilahlarının da yaratamadığı ve ancak Allah’ın yarattığı gökler merkezli meydan okuyuşta Allah’ın yaratmasında kusur arayan gözler kıyamete kadar her seferinde yorgun ve bitkin geri dönmeye mahkûmdur.

Asıl mevzuya gelirsek, Kelam-ı Kerim, “…Allah'ın dışında tapmakta olduklarınız -hepsi bunun için bir araya gelseler dahi- gerçekten bir sinek bile yaratamazlar. Eğer sinek onlardan bir şey kapacak olsa, bunu da ondan geri alamazlar. İsteyen de güçsüz, istenen de. (Hac-73) diyerek, tabiri caizse hayatınızın hâkimiyetini beşeri hükümlerine bağladıklarınız var ya! Bir sineğin kanadını bile yaratamazlar; üstüne bir sineğe bile güç yettiremezler. Sineğin onlardan aldığını da geri alamazlar. Fakat marifet sinekte değil, o da sahte ilahlar gibi, insan gibi aciz.

Sinek örneğinin dışında Kelam-ı Kerim, Ankebut suresinde, Tevhidin “la”sıyla kalplerindeki ve hayatlarındaki kirleri gideremeyenlere bu sefer örümcek üzerinden yüklenir. Ey insanoğlu hemcinsin dün şöhreti, zenginliği, asilliği(!), yıldızları, güneşi, ateşi ve çamurdan, tahtadan, taştan putları ilah edinmişti. Her biri bir musibetle helak edildiler, övündükleri kabileleri, çok sevdikleri ihtişamlı sarayları, güvendikleri debdebeli orduları,  saltanatları, güç ve kuvvetleri nerde? Esameleri bile okunmuyor. Bu gün Müslümanım deyip; kadını, makamı, mülkü, teknolojiyi, beşeri izim ve ideolojileri veli edinenler! Bir sinek kanadını bile yoktan var edemeyen, bir sineğin kendisinden ve senden aldığını geri alamayan, ölüm kapını çaldığında mal, makam, kadın, mülk ve tüm gönül kaptırdığın İslam dışı fikirler, izimler ve ideolojiler etkisiz elamana dönüyorsa, seni ölümün elinden kurtaramıyorsa;

“Allah'ın dışında başka veliler edinenlerin örneği, kendine ev edinen örümcek örneğine benzer. Gerçek şu ki, evlerin en dayanıksız olanı örümcek evidir; bir bilselerdi.”(Ankebut-41) Ayetinden ders al. Hayatını İslam’la tezyin etmeyi bırakıp; dayanaksız, çürük evler imar etmeyi bırak. Çünkü Allah namına yapılmayanın hiçbir şeyin kıymeti yoktur. Madem öyle bir daha belirtelim, “gayemiz Allah”tır, Allah olmalıdır ve zaman her şeyin hakiki malikine rücu etme zamanıdır. Vesselam.