Aynı Nakarattan Çok Mangır Çıkmaz
“Şarkının tekrarlanan kısmına” Nakarat denir. Nakaratın bir manası da gagalamadır. Aynı zamanda nakarat, çok sık tekrarlanan, bundan dolayı bıkkınlık vererek önemini yitiren sözdür.
“Ağaç kakan gagasına benzer ucu sivri bir uçla oyulmuş madeni paraya mangır adı verilir.
Ekonomi yönetiminde kullanılan argümanlar artık nakarata dönüşmüştür. Çok teknik olmasına rağmen neredeyse herkes bu argümanları ezberlemiş durumdadır.
İşbu nakaratın farklı dizilişi şöyledir,
Faiz- enflasyon - döviz
Enflasyon - döviz - faiz
Döviz - faiz - enflasyon
Bu dizilişin altı kombinasyonu olabilir ama nakarat aynı.
Politika faizini düşürelim. Para bol olsun millet bol bol alışveriş yapsın. Ama bu sefer döviz yükseldi para bolluğu enflasyona da sebep oldu. Düşük faizli krediye dadanan ahali enflasyonu yükseltti. Ahalinin cingöz olanı ise aldığı ucuz krediyle dolar aldı. Piyasayı canlandırmak için pompalanan para piyasanın canına okudu. Bu seçenek berbat oldu.
Politika faizini yükseltelim. Sıkılaştırma politikasıyla para kısıtlaması olsun. Para arzı az olunca tüketim azalacak. Bu da enflasyonu düşürecek. Ahali biraz rahat edecek diye düşünürken bu sefer ahalinin cin ve şeytanları parayı faize yatırdı.
Bankalar tefeci oldu. Bu sefer üretim ve büyüme yavaşladı. Daha kötüsü paradan para kazanmak üretimi, yatırımı durdurdu. İşsizlik arttı. Kahretsin bu da olmuyor.
Dövizi serbest bırakalım kendi kendine dengeyi bulsun. Ama o da olmuyor. Döviz almış başını gidiyor. Ekonomisinin yarısı ithalata dayanan bir ülkede bu da enflasyonu körüklüyor. Dolarizasyon TL’nin canına okuyor. Of bu da olmuyor.
Ne yapalım o zaman? Bir şey yapılamaz çünkü nakarat aynı. Argümanlar aynı. Burada bir politikadan söz edilemez. Sadece tercih önceliği var. Hangisini başa, ortaya ve sona yerleştirelim, bütün politika bu.
Araçlardan hangisinin önde ortada veya sonda olacağının inanın hiçbir önemi yok. Bu aynı nakarattır. Bu nakarattan hasıl olan mangır da tabii olarak değişmez. İstediğiniz kadar nakaratı değiştirin ortaya çıkan mangır - para değişmiyor. Sonuçta paranın ortası delik oluyor. Bu durumda piyasada sıkılaştırma olmuş olmamış, faiz düşmüş yükselmiş bir şey değişmiyor. Mangırın gerçek kıymeti azalıyor, artmıyor. O halde mesele bu nakaratın değişmesidir.
Bunun için sistemin dışına çıkmak gerekiyor. Tabi bu da ayrı bir güç ve kapasite ister. Daha önemlisi millete bunun bilincini vermek lazım gelir.
Makul ve gerçekçi bir zaman cetveli verilerek imkanı elinde bulunduranlar başta olmak üzere fedakarlık yapmak suretiyle bu nakaratın değişmesi mümkündür.
Burada sihirli anahtar kelimeler var;
Toplumun doğru bilgi ve inançla bilinçlenmelerinin sağlanması,
Şeffaf ve güvenilir bir ekonomi politikası,
Toplumun buna inanmasının, inandırılmasının sağlanması,
Fantastik ve lüks tüketim yerine tasarrufun bir süre teşvik edilmesi,
Her alanda üretim seferberliğinin başlatılması,
Aslan payının varlıklı kesime ait olması kaydıyla topyekûn fedakarlık,
Doğru politika, yerinde ve acil müdahaleler,
Sabır için inandırıcı ve makul bir zaman cetvelinin ortaya konulması,
İşte o zaman bu nakarat bozulacak ve hem değer hem de hacim olarak mangır - para artacaktır.