Mardin’de ‘Terörist’ Ankara’da Barış Güvercini!

İmralı’nın temsilcileri nihayet Bahçeli ile görüştüler. Maşallah iki taraf da vuslat pınarından kana kana içmiş gibi rahatladılar. Darısı İmralı’nın başına(!)

Bahçeli, onu da kapı da karşılar mı ya da o gelirken Bahçeli’nin klasik araba tutkusuna ithafen arabasının aynasına asması için içerde yaptığı boncuktan bir kuş hediye olarak getirir mi onu bilmem.

Kuş, Bahçeli’nin Beşiktaşlılığından dolayı siyah beyaz mı olur yoksa yeşil-sarı-kırmızı mı ona da adına Devlet Görevlisi dedikleri MİT karar verir herhalde.

Ortada çok açık bir illüzyon var gibi. DEM kendine birdenbire çok geniş bir elbise biçti. İmralı’dan döner dönmez aldıkları göreve çok sıkı bağlı bir nefer edasıyla hemen siyasi partileri ziyaret edeceklerini açıklayarak işe başladılar.

Kim verdi bu görevi onlara?

Niye önce MHP diye soracak gibi oldum ama sonra vazgeçtim. Ne de olsa bu durum MHP Genel Başkanı’nın bir sözüyle başlamıştı.

Bir dakika burada duralım.  Ya Bahçeli’nin kafası atar da? Tekrardan kürsüden ip atarsa ne olacak?

Bu soru biraz kışkırtıcı mı oldu acaba? Yok. Bence tam yerinde bir soru. Ortada bir şeyler dönüyor ve kurum olan Devlet izlerken parti başkanı olan Devlet işi kotarmaya çalışıyor.

Hani biri kalkıp da nerde bu Devlet? Diye sorsa cevabın nerden geleceği tam bir muamma.

Cumhurbaşkanı nedense kendini yaşananların dışında tutuyor gibi bir tavır içerisinde. Devlet kurumları da çok hevesli görünmüyorlar.

Allah’ın işine bak sen! İş geldi MHP ile DEM’e kaldı…

DEM şimdi kapı kapı dolaşarak partilerle görüşecek. Kendileri biz Kürt Partisi değiliz diyorlar. Bir şekilde kendilerini Kürt ve Kürdistani parti olarak tanımlayan hiçbir parti ile görüşmek planları da yok ama Kürt sorununu çözmek istiyorlar.

Kürtlerin sorununu Kürtlerden azade bir şekilde çözeceklermiş de!

Hem de MHP ile… Yapay zekâ bile zekasını yitirir bu paradoksta.

Gelelim başka bir garabete! Mardin Belediyesine kayyım atandığında bunu selamlayıp, ‘belediyelerde teröriste yer yok’ diyen MHP o belediyenin terörle iltisaklı denen başkanını kapıda karşılayıp ağalığın şanına yakışır bir kehribar tesbihi hediye olarak kabul etti.

Kürt sorunu çözülecek ama işin içerisinde Kürtler yok. Teröriste yaşam hakkı yok deniliyor ama terör iddiasıyla görevden alınan belediye başkanı ülkenin en Türk milliyetçisi partisince kapıda karşılanıyor.

Mardin Belediyesi’ne giremeyen Ahmet Türk, Meclis’e girebiliyor ve orada hürmet görüp övgü alabiliyor.

Mardin’de terörist Ankara’da barış güvercini olmak Ahmet Türk için de çok kolay bir durum olmasa gerek.

Hasıl-ı Kelam, bindirildiler bir alamete gönderiliyorlar kıyamete!

İnşallah her şey yaşanıp bittiğinde ağa yine ağalığa maraba ise yine marabalığına dönmüş olmaz da terörist, faşist gibi laflar havada uçuşup durmaz.