Bunun nedenlerini şu şekilde sıralamak mümkün...
Dünyanın tamamına yakınında Müslümanlar, yöneticilerin baskı ve dayatmaları altında yaşamak zorunda bırakılmıştır.
İki yüzlü, satılmış, Batı hayranı yöneticiler tahtlarının muhafazası için elinin altındaki halklara zulmetmekten hiç çekinmemiştir.
Yeraltı ve yerüstü zenginliklerinin tamamı Batının hizmetine sunulurken kendi Müslüman halkı açlık sınırları altında yaşamak zorunda kalmıştır.
Nüfusunun tamamına yakını Müslüman olmasına rağmen çıkarılan hiçbir yasa Müslümanların inançları göz önüne alınarak çıkarılmamıştır.
Müslümanlar dünyanın her yerinde baskı ve tecritlere maruz kalmıştır.
...
Müslümanların iktidara talip olmasının önemini anlamak için Peygamber Efendimiz (sav)`in iki gülünden biri olan Hz. Hüseyin (ra)`in kıyamına bakmamız yeterlidir.
Hz. Hüseyin (ra), haşa makam-mevki sevdası için kıyam etmemiştir. O (ra) kıyamının gerekçelerini şu şekilde tarif etmiştir:
"Ben buraya gösteriş yapmak, rüşvet almak, kötülük yayarak zarar vermek için ve hatta kendi isteğimle gelmedim. Allah`ın elçisi ceddim Resulullah`ın getirdiği hak yol üzere buraya geldim. İyiliği yaymak, kötülükten sakındırmak ve ceddim Resulullah ve babamın yolunda gitmekten başka bir isteğim yoktur."
Hz. Hüseyin (ra);
İnsanlar önünde açıkça günah işlemekten utanmayan, hal ve hareketleri ile Müslümanların onurunu çiğneyen, elinin altındakilere zulmeden Yezid`le mücadele etmiştir.
Halkı idare edecek yeteneklere sahip olmayan, makam-mevki ve şehvet düşkünü Yezid`le mücadele etmiştir.
Hz. Hüseyin (ra);
Ayaklar altına alınan Müslümanların onurunu, haysiyetini ve şerefini korumak adına 72 yareni ile beraber Yezid`in ordusunun karşısına dikilmiş ve hakkı haykırmıştır.
...
Şu an Müslümanları yöneten yöneticilerle Yezid arasında ne fark var?
Bugün dünyanın dört bir yanında zalim ve diktatör yöneticilerin elinde inim inim inleyen Müslüman halkların idareye geçme günü değil de ne zamandır.
Müslümanlar ne zaman Yezid zihniyetli yöneticilere başkaldırıp idareyi eline alacaktır?
Devletin yönetiminden uzak durarak zalimleri alaşağı edeceğini mi zannediyorlar?
Yapılan baskı ve tecritleri sinelerine çekerek muvaffak olacaklarını mı düşünüyorlar?
Asla...
Müslümanlar, şu zaman diliminde devlet idarelerinden kaçarak bu sorunları gideremezler. Kesinlikle yönetime talip olup Allah`ın razı olacağı bir şekilde Müslüman halkları yönetmelidirler.
Müslüman halkları sistemin kulluğundan kurtarıp Allah`ın kulluğuna yöneltmelidirler. Kutsanan sistemin örümcek ağı gibi kuvvetsiz ve korumasız olduğunu kalplerine gaflet perdesi geçirilmiş halkımıza gösterilmelidir.
Bunu yaparken elbette laiklikle, demokrasi ile, politik aldatmalarla değil, tamamen Allah (cc)`ın Kelamı Kur`an`ı Kerim`le yapmalıdırlar/yapacaktırlar inşaAllah...
Müslümanlar bir işe el attı mı onun hakkını verirler Allah`ın izni ile... Bunun en bariz örneği STK`lar, radyolar ve TV`ler...
Televizyon kanalı açıldığı zaman halkın ister istemez endişeleri oldu ve olması kadar da doğal bir şey yoktur. Fakat TV açıldıktan sonra herkesin rahatlıkla seyredebileceği bir kanal ortaya çıktı. Her programında İslami hassasiyetler göz önünde bulunduruluyor ve programlar buna göre dizayn ediliyor.
Önümüzdeki günlerde Allah (cc)` ın izni ile açılacak Parti de de bu hassasiyetleri göreceğimizden eminim. Nerden mi biliyorum?
Hz. Ömer (ra), Halife olunca minbere çıkıyor ve "Ben bir hata yaparsam siz ne yaparsınız?" Sahabeler; "Seni kılıçlarımızla düzeltiriz" diyor. Hz. Ömer (ra): "Beni kılıçlarıyla düzeltecek insanlar var eden Allah`a hamd olsun" diyor.
Bugün yapılabilecek en ufak bir hatada Allah`ın izni ile Onları uyaracak milyonlarca insan vardır. Ve bu düzeltmelerle inşaAllah Müslümanların çekmiş olduğu bu sıkıntılar son bulacak ve iktidarı netice verecektir.
Görelim Mevlam Neyler, Neylerse Güzel Eyler...
Dua ile...
Dünyanın tamamına yakınında Müslümanlar, yöneticilerin baskı ve dayatmaları altında yaşamak zorunda bırakılmıştır.
İki yüzlü, satılmış, Batı hayranı yöneticiler tahtlarının muhafazası için elinin altındaki halklara zulmetmekten hiç çekinmemiştir.
Yeraltı ve yerüstü zenginliklerinin tamamı Batının hizmetine sunulurken kendi Müslüman halkı açlık sınırları altında yaşamak zorunda kalmıştır.
Nüfusunun tamamına yakını Müslüman olmasına rağmen çıkarılan hiçbir yasa Müslümanların inançları göz önüne alınarak çıkarılmamıştır.
Müslümanlar dünyanın her yerinde baskı ve tecritlere maruz kalmıştır.
...
Müslümanların iktidara talip olmasının önemini anlamak için Peygamber Efendimiz (sav)`in iki gülünden biri olan Hz. Hüseyin (ra)`in kıyamına bakmamız yeterlidir.
Hz. Hüseyin (ra), haşa makam-mevki sevdası için kıyam etmemiştir. O (ra) kıyamının gerekçelerini şu şekilde tarif etmiştir:
"Ben buraya gösteriş yapmak, rüşvet almak, kötülük yayarak zarar vermek için ve hatta kendi isteğimle gelmedim. Allah`ın elçisi ceddim Resulullah`ın getirdiği hak yol üzere buraya geldim. İyiliği yaymak, kötülükten sakındırmak ve ceddim Resulullah ve babamın yolunda gitmekten başka bir isteğim yoktur."
Hz. Hüseyin (ra);
İnsanlar önünde açıkça günah işlemekten utanmayan, hal ve hareketleri ile Müslümanların onurunu çiğneyen, elinin altındakilere zulmeden Yezid`le mücadele etmiştir.
Halkı idare edecek yeteneklere sahip olmayan, makam-mevki ve şehvet düşkünü Yezid`le mücadele etmiştir.
Hz. Hüseyin (ra);
Ayaklar altına alınan Müslümanların onurunu, haysiyetini ve şerefini korumak adına 72 yareni ile beraber Yezid`in ordusunun karşısına dikilmiş ve hakkı haykırmıştır.
...
Şu an Müslümanları yöneten yöneticilerle Yezid arasında ne fark var?
Bugün dünyanın dört bir yanında zalim ve diktatör yöneticilerin elinde inim inim inleyen Müslüman halkların idareye geçme günü değil de ne zamandır.
Müslümanlar ne zaman Yezid zihniyetli yöneticilere başkaldırıp idareyi eline alacaktır?
Devletin yönetiminden uzak durarak zalimleri alaşağı edeceğini mi zannediyorlar?
Yapılan baskı ve tecritleri sinelerine çekerek muvaffak olacaklarını mı düşünüyorlar?
Asla...
Müslümanlar, şu zaman diliminde devlet idarelerinden kaçarak bu sorunları gideremezler. Kesinlikle yönetime talip olup Allah`ın razı olacağı bir şekilde Müslüman halkları yönetmelidirler.
Müslüman halkları sistemin kulluğundan kurtarıp Allah`ın kulluğuna yöneltmelidirler. Kutsanan sistemin örümcek ağı gibi kuvvetsiz ve korumasız olduğunu kalplerine gaflet perdesi geçirilmiş halkımıza gösterilmelidir.
Bunu yaparken elbette laiklikle, demokrasi ile, politik aldatmalarla değil, tamamen Allah (cc)`ın Kelamı Kur`an`ı Kerim`le yapmalıdırlar/yapacaktırlar inşaAllah...
Müslümanlar bir işe el attı mı onun hakkını verirler Allah`ın izni ile... Bunun en bariz örneği STK`lar, radyolar ve TV`ler...
Televizyon kanalı açıldığı zaman halkın ister istemez endişeleri oldu ve olması kadar da doğal bir şey yoktur. Fakat TV açıldıktan sonra herkesin rahatlıkla seyredebileceği bir kanal ortaya çıktı. Her programında İslami hassasiyetler göz önünde bulunduruluyor ve programlar buna göre dizayn ediliyor.
Önümüzdeki günlerde Allah (cc)` ın izni ile açılacak Parti de de bu hassasiyetleri göreceğimizden eminim. Nerden mi biliyorum?
Hz. Ömer (ra), Halife olunca minbere çıkıyor ve "Ben bir hata yaparsam siz ne yaparsınız?" Sahabeler; "Seni kılıçlarımızla düzeltiriz" diyor. Hz. Ömer (ra): "Beni kılıçlarıyla düzeltecek insanlar var eden Allah`a hamd olsun" diyor.
Bugün yapılabilecek en ufak bir hatada Allah`ın izni ile Onları uyaracak milyonlarca insan vardır. Ve bu düzeltmelerle inşaAllah Müslümanların çekmiş olduğu bu sıkıntılar son bulacak ve iktidarı netice verecektir.
Görelim Mevlam Neyler, Neylerse Güzel Eyler...
Dua ile...