Kapı kapı kovulmuş, siyasi kulvarda kabul görmemiş şahsın biri Türkiye’de ne kadar fitneye sebep olacak mesele varsa, bunlara çomak sokuyor. Bu adam dediği gibi milletsever olsa ülkesine bu kötülüğü yapamaz. Bu olsa olsa içişleri bakanının dediği gibi biridir. Çünkü ainesi iştir kişinin, lafa bakılmaz. Bunun işi de lafları da sadece ve sadece ülkede bir iç çatışmaya hizmet eden açıklamalardır.
Bir insanın siyasi görüşü ayrı olabilir. Farklı çözümler sunabilir. Farklılık toplumun aslında olan bir meseledir. Çünkü toplum farklılıklar ile ayaktadır. Çünkü kimimiz öğretmen, doktor, savcı, asker, kimimiz çoban, inşaatçı, tamirci, boyacı…. Bu farklılıklar bir toplumu oluşturur. Aynı zamanda farklı milletlere de sahip olabiliriz. Çünkü bu topraklar tarih boyunca sürekli el değişirmiş, çeşitli milletlerin yaşadığı alanlar olmuştur. Ayrıca göç yolları üzerinde bulunması sebebiyle de bir geçiş koridoru olmuştur. Dolayısıyla bu toprakların bir tık daha farklılıklara tahammül etmesi, barındırması ve sahiplenmesi lazım. Elhamdülillah, milletimiz bu konuda çok özverili ve fedakâr. Bunun için ne kadar övünsek azdır.
Ancak sinek küçüktür ama mide bulandırır misali, milletimiz içinde bazı odaklar kendilerine bazı kisveler de giyerek her konuda fitne çıkarmaya, bir iç savaş ve huzursuzluk yaratmaya çalışmaktadırlar. Bu vatanı seven bu vatanın sorunlarına çözüm üretendir. Yoksa bu sorunlara sorun katan değildir. Onun toplumsal birlik ve beraberliğini arttıracak çalışmalar yapanlardır, yoksa onu bir iç karışıklığa sürükleyenler değildir. Bu işler öyle kuru laf ile olmaz. İki köpeği sokakta gezdirmekle hiç olmaz. Suriyeli, Afganlı dükkânına girip onu aşağılamakla da olmaz. Erkek isen bir Yahudi veya Hristiyanın dükkânına gir aynı hareketleri yap. Üstünde İngilizce, Fransızca yazan bir dükkana gir aleyhte iki laf söyle. Akdeniz ve Ege sahillerine git, bu sahildeki turistlere de bakalım buraları işgal ettiniz, sizin yüzünüzden denize giremiyoruz de bakalım. Var mı bu cesaretin. Birinci dünya savaşında atalarımızı kıyımdan geçirenlere iki hakaret et bakalım. Yüreğin buna yetiyor mu? O kadar cesaretin var mı? Yok tabi. Olsaydı zaten şimdiye kadar söylerdin. Ama gariban Suriyeliye ve Afganlıya aslanlar gibi kükrüyorsun değil mi? Kükre be aslanım kim tutar seni!!!!!!!!
Şimdi de gelmiş Şehit Şeyh Said’e dil uzatıyor. Şunu bil ki o doğru bildiği yolda hayatını feda etti. Kimseye hakaret etmedi. Talan ve yağma yapmadı. Darağacına da gittiğinde kimseye yalvarmadı. Tarihte doğru bildiği yolda ölüme giden nice insanlar vardır. Bu işler tamamen gönüllülük esasına dayanan işlerdir. Kimse kimseyi zorlamadı. Senin onlara dil uzatman onların değerinden hiçbir şey eksiltmez. Ama sana senin sözlerin gibi cevaplar da veremiyoruz çünkü sürekli haram geçen o kursağında daha nice necis kelimeler vardır ki duymak bile istemeyiz. Seni intikam sahibi Allah’a havale ediyoruz.
Şehit Şeyh Said İslam’a göre gerekenleri yapmıştır. Cihat ruhuyla bu toprakları bizlere vatan yapan şehitlerin hatırasına sahip çıkmıştır. Bu topraklardan İslam’ı silmek isteyenlere karşı kıyam etmiştir.
Allahın dini için mücadele eden ve bu topraklarda yaşayan son ‘emirül mücahidin’ olan Şehid Şeyh Said hazretleri ve yarenlerine selam olsun.
Mehmed Göktaş
Dr. Abdulkadir Turan
Konuk Yazar
Riyad Makaev
M.Emin Özmen
M. Zülküf YEL
