M. Ziya Gümüş

Onların bayramı yok

16.06.2024 01:00:41 / M. Ziya Gümüş

Evet, onların bayramı yok. Onlar “Bayram gelmiş neyime” türküsünü mırıldanarak uyanırlar.

Onların bayramı yok. Onların bayramı olmayınca camiye bayram namazına da gidemiyorlar.

Onların bayramı yok. Onlar mezar ziyaretlerine de gidemiyorlar.

Onların bayramı yok. Onlar hiç kimseye telefon açamıyorlar, hiç kimse de telefonda onları arayamıyor.

Onların bayramı yok. Onlar çocuklarını öpemiyorlar, onlar çocuklarına herhangi bir harçlık veremiyorlar.

Onların bayramı yok. Hiçbir çocuk şeker almak için kapılarını çalamıyor.

Onların bayramı yok. Onlar sevdiklerine sarılamıyorlar. Elleri öpülmüyor, el öpemiyorlar.

Onların bayramı yok. Onlar arabalarına binerek yollara düşemiyorlar.

Onların bayramı yok. Onlar bayramlık almak için çarşıya çıkamıyorlar.

Onların bayramı yok. Onlar “Müslümanın iki bayramı vardır” hadisi-şerifine farklı bir yorum getirirler.

Onların bayramı yoktur. “Bayram sofrası” onlar için herhangi bir anlam ifade etmez.

Onların bayramı yok. Onların seyrangâhları yok

Onların bayramı yok. Onlar için “Bayram tavsiyeleri” haberleri bir anlam ifade etmez.

Onların bayramı yok. Onları “Et nasıl saklanmalı?” sorusu ilgilendirmez.

Onların bayramı yok. Onlar Karadeniz’in kıyıcığında gezintiye çıkmaz, ölümün kıyıcığında gün sayarlar.

Onların bayramı yok. “Bayram ikramiyeleri” onların lügatinde bulunmaz.

Onların bayramı yok. Onların çocukları boynu bükük yetimler gibidirler.

Onların bayramı yok. Ne onlar bayrama uğrarlar ne de bayram onlara uğrar.

Onların bayramı yok. Neşe yerine hüzün doluyor onlar. Sevinç yerine acı çöküyor yüreklerine onların.

Onların bayramı yok. Onlar şeker paketlerinden çok yargı paketlerine değer verirler.

Onların bayramı yok. Onların ne geleneksel ne de bilmem nesel sevinçleri yoktur. Onların üzerinde devamlı karabulutlar gezinir.

Onların bayramı yok. Onlar hep “Çifte bayram” hayaliyle avunurlar. Ama her seferinde de hükümetten çifte yerler.

Onların bayramı yok. Onlar gözyaşlarına mahkûm olmuş mahkûmlardır.

Onlar sadece mahkûm değildirler, onlar aynı zamanda mahrumlardır. Bayramı olmayan bu mahkûmlar bizim için sevinç onlar için keder olan bugünlerde hatırlanacaklar mıdır?

Bu mahkûmlar Türkiye’nin atar damarlarını tıkamış durumda. Anjiyo ile ise anjiyo ile değilse makul bir af ile o damar açılmalıdır. Aksi halde Türkiye’nin belki de AK Parti’nin bir kalp krizi geçirmesi mukadderdir.

Ve geleneksel duamız; bu bayram içeride geçirdikleri son bayramları olsun. Allah haksız yere cezaevlerinde ömür tüketenleri tez zamanda sevdiklerine kavuştursun. Bayramları onlar için bir sevinç vesilesi kılsın. Onlara bayramlar yaşatsın.

Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar