Esra Gülşahin

Dernek Kapılarında Bırakılan Kardeşlik!

04.08.2017 07:42:00 / Esra Gülşahin

İslam kardeşliği müminler için büyük bir nimet iken, aksi bir durum ise insanlara yalnızlığın doruğunu yaşatacağından kâbusa çevrilen bir hale dönüşür. İnsan ‘yalnızlık libasını` kimi zaman giymek ister ancak bu çok geçici bir süre devam eder ve sonrasında sıkıntı ve yalnızlık sendromuyla yine bir başkasına muhakkak ihtiyacı olur. Yaratılış itibariyle de yalnızlığa meyli olmayan fıtrattan, böyle bir şey istemek de abes olacaktır. Bundandır ki insan sosyal bir varlık olmasının yanı sıra insanlarla iç içe yaşamaya mecburdur. Bu mecburiyette en önemli husus ise beraber olduğu kişilerin İslam`a olan yakınlığı ya da uzaklığıdır.

Bu nedenle insanın etrafında oluşan İslam kardeşliği insan için önemli bir ihtiyaç olup kıymet bilmeyiş de bir o kadar sıkıntı getirecektir.

Özellikle başka şehirlerde ailesinden uzakta yalnız yaşayan insanlara kardeşlik merhem gibi derman olabilir. Ya da ona dünyadan başka bir şey veremeyen akrabaları olsa bile kardeşlik müminin nazarında o akrabadan da öte bir konumda olacaktır. Dünyevi sıkıntılarda dahi uhrevi bir reçete sunarak her derde deva niteliğinde dünya ve ahiret saadetine vesile olacaktır. Paylaşma, derdi beraber göğüsleme, birbirinden güç alma, tavsiye alıp haline razı olma, hastalandığında bekleyişte olma hep Müslüman kardeşinden bekleyeceğin hususlardır.

Oysa biz kardeşliği dernek kapılarında bırakıyoruz sadece! Sohbetten sohbete görüp sorumluluğumuz bitiyormuş gibi herkes kendi rehavet saçan evlerine çekiliyor. Eğer bayramlarda ‘kardeşlik` konuşmuyorsa, eğer zor durumda kardeşliğin ‘yardımcılığı` olmuyorsa, eğer yokluğunun büyük bir kayba neden olduğunu kardeşlik dile getirmiyorsa sıkıntımız var demektir, kardeşler!

Dernek sohbetlerine gelmede bile üşengeç davranan ayaklar kardeşlik hatırına bile, orada kardeşimi görecem umuduyla dahi gelmiyorsa bu nimetin farkına varamayış bize yokluğunu yaşatırsa işte o zaman anlarız. Fakat geç olabilir.

Kendimiz ile İslam kardeşliği arasında bir ağ örüp bu tadı doyasıya yaşayıp bu lezzeti ve faydayı her hususta dile getirmeliyiz. Kardeşimizin yanı başımızda var olduğunu bilmek yetmez, çünkü bir gün bu düşünceye sahip bile olmayabiliriz. Arayış içinde olduğumuzda, kendisine güvenip elinden ve dilinden emin olup, vereceği her tavsiye ahiret endeksli olan kardeşlere ihtiyaç duyup ta elimizi tutamadığını görmek /düşünmek bize kardeşliğin önemini asıl o zaman hissettirecektir. Ama korkarım ki geç olur… Malum imtihan dünyası! Yarınımızın ne olacağını bugünden kestirememek kadar dünya bulanık bir dönüş halinde… Baki muhabbetle…

 

Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar