Geçmiş yıllarda yaşanan maaş farkları, bu soruyu basit bir takvim tercihi olmaktan çıkarıp doğrudan gelir kaybı riski haline getirdi. Nitekim yalnızca başvuru tarihi farklı olduğu için 2024 ve 2025’te emekli olanlar arasında yaklaşık yüzde 30’a varan maaş farkları oluştu. Benzer bir tablonun 2025–2026 geçişinde de yaşanabileceği değerlendiriliyor.

Maaşı ne belirliyor?

Uzmanlara göre emekli aylıkları üç temel faktör üzerinden şekilleniyor:

Aylık bağlama oranı (ABO), prim gün sayısı ve prime esas kazançlar, güncelleme katsayısı (enflasyon + büyüme)

Özellikle son yıllarda güncelleme katsayısı, emekli maaşları arasındaki farkın ana belirleyicisi haline geldi. Enflasyonun yüksek seyrettiği yıllarda emeklilik dilekçesi verenler, sonraki yıllara göre daha avantajlı maaşlarla sisteme girdi.

Kritik eşik: 2025–2026 farkı

Mevcut ekonomik göstergeler, 2025 enflasyonunun 2024’e göre daha düşük olacağını işaret ediyor. Bu da emeklilik dilekçesini 2025 bitmeden verenler ile 2026’da verenler arasında ciddi bir maaş farkı oluşabileceği anlamına geliyor.

Hesaplamalara göre 2025 bitmeden emeklilik başvurusu yapanların aylıkları, 2024 enflasyon ve büyüme verilerinin yüzde 30’u esas alınarak hesaplanacak.

1 Ocak 2026 sonrası başvuru yapanların maaşları ise 2025 yılı verileri üzerinden belirlenecek.

Bu durum, enflasyon düşüşü nedeniyle 2026’da emekli olanların daha düşük maaşla sisteme girmesi sonucunu doğurabilir.

Somut fark ne kadar?

Uzmanların yaptığı örnek hesaplamalara göre; tüm yasal koşulları (prim gün sayısı, kazanç, sigortalılık süresi) aynı olan iki kişiden:

2025’te emekli olan bir kişi yaklaşık 35 bin TL aylık alabilirken,

2026’da emekli olan kişinin maaşı 30 bin TL civarında kalabiliyor.

Aradaki fark yalnızca ilk yıl için değil, ömür boyu maaşa yansıyor.

Muhabir: Muhammed Mahsum Tuna