İTTİHADUL ULEMA Genel Başkanı Molla Enver Kılıçarslan, her yıl 14 Şubat’ta bazı kesimlerce kutlanan "Sevgililer Günü" münasebetiyle önemli uyarılarda bulundu.

Hristiyanların ve Yahudilerin, Müslümanların arasında yaygınlaştırmak istedikleri bu gibi günlerle, Müslümanları İslami kültür ve ahlaktan uzaklaştırıp gayr-i ahlaki bir anlayışı yaymak istediklerini belirten Kılıçarslan, her Müslümanın bundan uzak durması gerektiğini kaydetti.

"14 Şubat Sevgililer Günü"nün İslam’da yerinin olmadığını, bunun Yahudi ve Hristiyanlar tarafından Müslümanları İslami yaşantılarından uzaklaştırmaya yönelik bir girişim olduğunu belirten Kılıçarslan, "Bizler İslam topluluğuyuz. O yüzden bizler Allah’a, Peygamberine ve Kur’an-a bağlı insanlarız. Peygamberimiz, Müslümanların sevgisinin ilk önce Allah’a olması gerektiğini belirtiyor. Çünkü Allah bizleri yaratmış, kâinatı da bizler için yaratmıştır. Müslümanların birbirlerini sevmesi imanın ahlakındandır. Bunun dışındaki gayr-i ahlaki sevgiler; ahlaksızlığın, edepsizliğin, terbiyesizliğin yayılmasına sebep olan ‘14 Şubat Sevgililer Günü’ İslami bir ahlak değildir. Bu ahlak Yahudi ve Hristiyanların ahlakıdır ve Müslümanların arasından hayâyı, edebi ortadan kaldırmak için onlardan bizlere gelmiştir." dedi.

"İslami toplulukları da kendileri gibi yapmak istiyorlar"         

"14 Şubat Sevgililer Günü" gibi günlerle İslami ahlakın toplum içinden çıkarılmak istendiğini vurgulayan Kılıçarslan, "Amaçları İslami terbiyeyi Müslümanların arasından çıkarıp Yahudi ve Hristiyanların ahlakını yerleştirmektir. Yahudi ve Hristiyanlarda ne namus ne de aile mefhumu kalmış durumda. Hatta onlarda evlilik müessesesi bile ortadan kaldırılmıştır. İşte İslami toplulukları da kendileri gibi yapmak istiyorlar. Bir insan, yabancı birinin kendi kızına sevgi besleyip, gayr-i İslami, ahlaki bir şekilde onunla beraber olmasına karşı gelmezse ve buna göz yumarsa, sessiz kalırsa o domuzdur. Kesinlikle bu ahlaksızlığa karşı gelmesi gerekir ve kendisi de böyle bir şey yapmamalıdır. Onun için bu ahlak İslam’dan gelmemiştir. Amaçları bizleri İslami kültürden, Allah’tan, Peygamberimizden, Kur’an’dan uzaklaştırmaktır." diye konuştu.

"Avrupai bir hayatı aramızda yaymak istiyorlar"

Aile kurumunda büyük bir çöküş yaşayan Avrupa’nın Müslümanları da kendisine benzetmek istediğine dikkat çeken Kılıçarslan, "Bu ahlak hayvani bir ahlaktır. Hatta hayvanda dahi bir kanun vardır. Allah Teâlâ, insanların akılları olmasına rağmen akıllarıyla tefekkür etmediklerini, gözleri var; ama gözleriyle hakkı görmediklerini, hakkıyla kâinata bakmadıklarını, bundan dersler çıkarmadıklarını ve bunların cehennem ehli olduklarını belirtiyor. Eğer bizler cehenneme müstahak olmak istemiyorsak ve dünyada şeref ve izzet sahibi olarak yaşamak istiyorsak Peygamberimizin Kur’an’dan bize öğrettiği İslami ahlakımızı terk etmememiz gerekir. Nasıl toplum arasında namus sahibi olmayanlar ayıplanıyorsa işte biz Müslümanları da bu şekle koymak istiyorlar. Avrupai bir hayatı bizlerin arasına yaymak istiyorlar. Bu da İslami ve insani değildir." ifadelerini kullandı.

"Çocuklarımızı edepsizlikten ve hayâsızlıktan muhafaza etmeliyiz"

"14 Şubat Sevgililer Günü"nün hayâsızlık aşıladığını, her Müslümanın bundan uzak durması gerektiğini aktaran Kılıçarslan, "İslam dini insanın tabiatına uygun bir dindir. Üstad Bediüzzaman, ‘İslam şeriatı insanın fıtratına uygundur’ diyor. Allah insanı yaratırken ona uygun bir fıtrat seçmiştir. Tüm İslam ahkâmı bu fıtrata uymuştur. Sevgililer Günü bahanesiyle gayr-i İslami, haram bir şekilde milletin kızıyla görüşülmesi, ona sevgi gösterilmesi örfümüzde yeri yok ve biz buna namussuzluk, domuzluk diyoruz. Her Müslümanın bundan uzak durması gerekir. Bunu yapanlara domuz, edepsiz, hayâsız, terbiyesiz deniyor. Bunun için bizler çocuklarımızı bu gibi edepsizlikten ve hayâsızlıktan muhafaza etmeliyiz." şeklinde konuştu.

"Onları takip edersek onlarla beraber cehenneme gideceğiz"

Konuşmasının sonunda Kılıçarslan, şunları söyledi: "Peygamberimiz, ‘İman ve hayâ arkadaştırlar. Hayâ gittiği zaman iman da gidiyor’ diye buyuruyor. Bu Sevgililer Günü edepsizlik ve hayâsızlıktır. Hayâsızlık olursa iman da gidiyor. Zaten Yahudi ve Hristiyanların bizlerden istediği de budur. Bizleri hayâsız ve edepsiz yapmak istiyorlar. Onlarda zina, edepsizlik serbesttir, nesilleri kalmamıştır. Bizlerin de onlara tabi olmamızı istiyorlar. Biz her Fatiha Süresini okuduğumuzda Allah’tan bizleri Yahudi ve Hristiyanların yolundan gitmemizi engellemesini istiyoruz. Ama maalesef eğer ki bizler bu gibi günleri kutlarsak Yahudi ve Hristiyanların yolunu takip ediyoruz demektir. Onlar cehenneme gidiyor ve eğer ki onları takip edersek, bizler de onlarla beraber cehenneme gideceğiz." (Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)