Feyzullah ZEREY

1903 yılında Balıkesir’in Gönen ilçesinde dünyaya geldi. Babası haram yememeye çok dikkat eden bir çiftçiydi. Çocuklarını eğitmeye ve İslam terbiyesiyle büyütmeye çalışan babası, kendisine bir Kur’an mushafı alarak medreseye gönderdi.

12 yaşında hafız oldu

Gönenli Mehmet Efendi 12 yaşında hafız oldu.  Hafızası o kadar kuvvetliydi ki “Dünyada hiç yazılı Kur’an kalmasa Allah’ımızın inayeti ile eksiksiz, hatasız yeni baştan Kur’an’ı yazabilirim’ diyordu. Küçük yaşından itibaren talebe okutmaya başladı. 1920-22 yıllarında Anadolu’nun birçok yeri gibi Gönen de işgal edildi. Mehmet Efendi, halkın dağlara çekilmesine yardımcı olmuş; bebekleri, çocukları taşımıştı. Halkın ihtiyaçlarını deruhte etmeye çalışmıştı.

İlim tahsili için İstanbul’da

1920 yılında İslami ilimleri tahsil etmek için İstanbul’a geldi. Bu dönemde medreseler dağınık durumdaydı. Birçok güçlükle eğitimini sürdürdü. Devrin en ünlü kıraat alimi (Serezli) Hacı Ahmet Efendi  Hazretlerinden kıraat ilmini aldı. Aşere, takrib derslerini alarak icazet aldı. Tefsir ve Arapça derslerine yıllar boyunca devam eden Mehmet Efendi 1927 yılında İmam Hatip mektebini bitirdi. Memleketinde imamlık yaptıktan sonra İstanbul’daki bazı camilerde görevine devam etti. Mehmet Efendi, Reis’ül-kurra idi; yani Kur’anı yedi kıraat, on rivayet üzerine okuyan kurra hafızlarını yetiştiren hocaların hocasıydı.

Zindan hatıraları

1940`lı yıllarda ise kovuşturmaya uğradı. Düşüncesi yüzünden zindana atıldı. Denizli zindanında Üstad Bediüzzaman ile aynı koğuşu paylaştı. Üstad ile zindanda geçirdiği anılarını şöyle anlatırdı: “Üstadın yanına gidince, bana `Hoş geldin Muhammed Efendi,  hoş geldin. Sen burada lâzımdın. Korkma! Korkma!` dedi. `Korkum yok efendim` dedim. Mahkemeye gidip geldik, beraber kelepçelendik. Ben içerdeydim, Üstad ise avludan beni dinlerdi. `Muhammed Efendi Kur`ân okusun` der, benim Kur`ân okumamı arzu ederdi. Biz Kur`an`ın mânâsına çalışıyoruz, Gönenli Mehmet Efendi ise lâfzına çalışıyor. Onun talebelerini kendi talebelerim gibi Nur talebesi kabul ediyorum, derdi.”

Sultan Ahmet Camii İmamı

Saygın kişiliği, ilmindeki dirayeti ve insanlar arası ilişkilerindeki alicenaplığı dolayısıyla Sultan Ahmet Camii’ne imam olarak atandı. 1950-1982 yılları arasında Sultan Ahmet Camii’nde görev yaptı. Yaşı ilerleyip sağlığı bozulmuş olmasına rağmen, iki koluna girildiği halde camiye giderdi. Eşi “Artık çok yoruldunuz bugün de gitmeseniz” deyince kendisi: “Belki cemaatime söylemeyi unuttuğum bir şey kalmıştır” diyerek camiye gitmeye devam etmişti.

Tek başına bir vakıf müessesesiydi

Verdiği vaazlarda şafkat çok ön plandaydı. Bu yüzden kadınlar onun vaazlarına çok gelirdi. Gönenli Mehmet Efendi’nin yetiştirdiği talebelerin ihtiyaçlarını gidermek için kadınlar kendi aralarında çalışma yaparlardı. Anadolu’dan İstanbul’a gelen talebelerin sığınağıydı. Kimseden maddi bir beklenti içine girmezdi. Fakat insanlar onun yetiştirdiği talebelerin ihtiyaçlarını karşılamak için kendisine maddi yardımda bulunurdu. Olandan alır, olmayana verirdi. Vefatına kadar hayır ve irşat hizmetlerine devam etti.

Vefatı

Ömrünü Kur`an hizmeti yolunda harcayan Gönenli Mehmet Efendi, 2 Ocak 1991 tarihinde Hakkın rahmetine kavuştu. Onbinlerce Müslüman’ın katıldığı cenaze namazı Fatih Camii’inde kılındı. Allah rahmet etsin.

Kur’an-ı okumaya Euzu Besmele ile başlayın. Euzu onun anahtarıdır.

Bir mushafı ele aldığınız vakit abdestli olun.

Kur’an-ı Kerim’i okuma esnasında başınızı örtün ( takke giyin )

Hürmetli ve toplu bir durum alın.

Hürmetli bir vaziyet almayacakların yanında Kur’an okumayın.

Mushaf-ı Şerif-i daima tazim ile karşılayın.

Kur’an-ı Kerim’e dil uzatan veya onu hafife alanlarla asla beraber olmayın.

Kardeşin de olsa Kur’an düşmanını destekleme.

Hem sevelim hem sevilelim.

İnsan Kur’an’ın kuvveti ile kuvvetlenmeli.

İyi sözlerde şifâyâb olunur.

Bir söz insanı cennete götürür, bir söz cehenneme...

Birisi seni rahatsız ettiği zaman “Hamd olsun, ben kimseyi rahatsız etmiyorum” de.

Evinize gülerek girin, gülerek çıkın.

Bir insana iyilik yaptın mı yanından kaç, senin karşında küçülmesin, utanmasın.

Ne gelirse yahşidir(güzeldir), çünkü Hakk’ın bahşidir.

Gönenli Mehmet Efendi’yi anma

Her yıl olduğu gibi bu yıl da Gönenli Mehmet Efendi adına, 9 Ocak 2010 cumartesi günü öğle namazını müteakip Sultanahmet Camii’nde  Mevlid-i Şerif okutulacaktır. Pazar günü saat 19:00’da Fatih Müftülüğü Konferans Salonu’nda “ Hafızlık Yarışması” düzenlenecektir.