• DOLAR 32.205
  • EURO 35.116
  • ALTIN 2500.695
  • ...
Tek İsteği Kardeşinin Taziyesine Gitmekti
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Salih Keskin - İbrahim Toprak Doğruhaber
 
Cezaevlerinde kalan mahkûmlar, Ergenekoncu kanadın bir mensubu değillerse kanunlar onlar için farklı işliyor. Bu çifte standardın son örneği Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevinde kalan Fahri Arcagök ile iyice somutlaştı.

SİLİVRİ’DE KALANLARA İZİN VERİLMİŞTİ

23 Ekim’de Van’da yaşanan 7,2’lik depremde hayatını kaybeden kız kardeşi Ayşegül Arcagök’ün taziyesine gitmek isteyen mahkûm Fahri Arcagök’e izin çıkmadı. Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı, mahkûmun “Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde” kaldığını gerekçe göstererek Hizbullah hükümlüsüne izin vermedi. Bu durum, eşini kaybeden ve “Silivri Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde” kalan Ergenekon sanığı Doğan Yurdakul’u akıllara getirdi. Doğan Yurdakul, hayatını kaybeden eşinin cenazesine katılmak ve taziyeleri kabul etmek için 2 gün izinle Yüksek Güvenlikli Cezaevi’den çıkarılmıştı. Ergenekon sanığına verilen iznin başka mahkumlardan esirgenmesi ‘çifte standart yapılıyor’ yorumlarına yol açtı.

TEK İSTEĞİ TAZİYEYE KATILMAKTI
23 Ekim’de Van’da yaşanan 7,2’lik depremde, Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde okuyan Ayşegül Arcagök, enkaz altında kalarak hayatını kaybetti. Arcagök’ün cenazesi ailesi tarafından alınarak Diyarbakır’a getirildi ve Yeniköy Mezarlığı’nda defnedildi. Bu arada kız kardeşinin ölüm haberini alan ve Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan ağabey Fahri Arcagök ve ailesi, Adalet Bakanlığı ile Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe ile taziyeye katılma talebinde bulundu.

OLUMLU RAPORA RAĞMEN İZİN VERİLMEDİ

Dilekçeler üzerine verilen cevabi yazıda Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğü müspet cevap vermiş ve iznin verilebileceğini teyid etmiştir. Ayrıca Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü tarafından da ‘güvenliğin sağlanabileceğine’ dair olumlu rapor bildirilmiş olmasına rağmen savcılık izin vermemiştir. Bu durum da “Bir çifte standart mı uygulanıyor?” sorularını akıllara getirdi.

HUKUKÇULAR KARARA TEPKİ GÖSTERDİ
Son yapılan yasal düzenlemelerle tutuklu ve hükümlü ayrımı yapılmaksızın cezaevinde bulunan herkesin özel hallerde izin alabileceğini belirten Avukat Rasim Saygın, Fahri Arcagök’e uygulanan prosedürün tamamen keyfi olduğunu belirtti.
 
Savcının belirttiği “Yüksek Güvenlikli Cezaevinde kalıyor” bahanesine de tepki gösteren Avukat Saygın, Silivri Cezaevinin de yüksek güvenlikli bir cezaevi olduğunu dile getirdi. Avukat Bülent Demir de, uygulanan işlemin kamu görevlilerinin yorumuna dayalı bir çifte standart olduğunu söyledi. Demir, “Halbuki böylesi durumlarda olması gereken; insanî ve vicdanî yorumun herkes için aynı standartta yapılması ve tüm bireylere eşit, hakkaniyetli ve adaletli uygulanmasıdır” diyerek savcının Arcagök’e izin vermemesini keyfi bir tutum olarak değerlendirdi.

KANUN NE DİYOR?
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’un 94. maddesinde mazeret izinleriyle ilgili, hükümlülük süresinin beşte birini iyi hâlle geçirmiş olanlara hükümlünün isteği ile;

a) Ana, baba, eş, kardeş veya çocuğunun ölümü nedeniyle ceza infaz kurumu en üst amirinin önerisi ve Cumhuriyet Başsavcılığının onayı ile,

b) Yukarıdaki bentte sayılan yakınlarından birisinin yaşamsal tehlike oluşturacak önemli ve ağır hastalık hâllerinin veya deprem, su baskını, yangın gibi felâketler nedeniyle zarara uğradıklarının belgelendirilmesi koşuluyla kurum en üst amirinin görüşü, Cumhuriyet Başsavcılığının önerisi ve Adalet Bakanlığının onayı ile; Yol dışında on güne kadar mazeret izni verilebilir” deniliyor.

Aynı maddenin devamında, özellikle Ergenekon sanıkları için yapılan değişiklik maddesinde, “Tehlikeli hükümlüler hariç olmak üzere, hükümlünün, dış güvenlik görevlisinin refakatinde bulunmak şartıyla, talebi ve Cumhuriyet Başsavcısının onayı ile ikinci derece dâhil kan veya kayın hısımlarından birinin ya da eşinin ölümü nedeniyle cenazesine katılması için yol süresi dışında iki güne kadar izin verilebilir” ifadeleri yer alıyor.

AKILLARA TAKILAN SORULAR
-Kanun maddesi bu kadar açık iken savcılık, Arcagök’ün, depremde kaybettiği kız kardeşinin taziyesine katılmasına neden izin vermemiştir?

-Kısa bir süre önceYüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan bir sanığa verilen izin başka bir mahkum için uygulanmıyorsa bu açık bir ayrımcılık ve eşitsizlik olmuyor mu?

-Cezasının beşte birini değil (kanun maddesi beşte biri diyor) neredeyse üçte ikisini bitirmiş yani cezaevinde 17 yılını doldurmuş bu mahkumun nesi tehlikeli görülmüş olabilir ki ayrıca bu konunun irdelenmesi gerekmez mi?

-Son olarak da; savcının vermiş olduğu kararda Fahri Arcagök’ün İslami davadan hükümlü oluşunun etkisi olabilir mi?
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir